Bebek ve Cocuk Haberleri |
Yanıt Yaz | Sayfa 123 13> |
Yazar | |
Beyza
Moderatör Kayıt Tarihi: 27 Ara 2007 Durum: Aktif Değil Puanlar: 8752 |
Konu: Bebek ve Cocuk Haberleri Gönderim Zamanı: 02 Mar 2011 Saat 15:10 |
Bebekler ve cocuklarla ilgili bütün haberleri buradan yayinlayabilirsiniz...
|
|
Şeker küpü olarak doğdum,sonra neşe küpü,bir zaman sonra zeka küpü,derken sinir küpü şimdilerde sabır küpü gibiyim. Sonumdan endişeliyim...
|
|
peperutka
Elmas Üye Kayıt Tarihi: 23 Tem 2010 Konum: mutlu Durum: Aktif Değil Puanlar: 6954 |
Gönderim Zamanı: 02 Mar 2011 Saat 15:11 |
Eline saglık
|
|
Beyza
Moderatör Kayıt Tarihi: 27 Ara 2007 Durum: Aktif Değil Puanlar: 8752 |
Gönderim Zamanı: 02 Mar 2011 Saat 15:16 |
Ufak bir hatirlatma yapayim, yazilari kopyalarken iceriginde reklam olmamasina dikkat edelim arkadaslar.iyi paylasimlar..
|
|
Şeker küpü olarak doğdum,sonra neşe küpü,bir zaman sonra zeka küpü,derken sinir küpü şimdilerde sabır küpü gibiyim. Sonumdan endişeliyim...
|
|
peperutka
Elmas Üye Kayıt Tarihi: 23 Tem 2010 Konum: mutlu Durum: Aktif Değil Puanlar: 6954 |
Gönderim Zamanı: 03 Mar 2011 Saat 09:18 |
Çünkü su besinleri ve oksijeni organlara taşmak, vücut ısısını dengelemek, metabolizmayı düzenlemek, vücuttaki toksik maddelerin atılmasını sağlamak ve enfeksiyonlarla savaşmak gibi birçok önemli görev üstleniyor.
İLK 6 AY SU İÇİRMEYİN! Dr. Öngün, bebeğe ilk 6 İlk 6 SUSUZLUK BEBEĞİ HUZURSUZ VE BİTKİN YAPIYOR Yetersiz su alımı çocuklarda ishal ve enfeksiyon hastalıkları gibi ciddi sonuçlar ortaya çıkmasına neden olabiliyor. Üstelik vücut ağırlığının yüzde 5’i kadar su kaybı çocuklarda herhangi bir belirti de vermiyor. Vücut ağırlığının yüzde 10’u kadar su kaybı durumunda ise; huzursuzluk, dudak ve gözlerde kuruluk gibi belirtiler ortaya çıkıyor. Vücuttaki su kaybı yüzde 15’e ulaştığında halsizlik, baş dönmesi, bulantı, kusma ve gözyaşı azalması şeklinde belirtiler görülüyor. ZİHİNSEL PERFORMANSI DÜŞÜRÜYOR Dr. Öngün, yetersiz su tüketiminin sadece fiziksel değil, aynı zamanda zihinsel performansı da düşürdüğü ve konsantrasyon bozukluğuna yol açtığı uyarısında bulunarak, “Yetersiz su tüketen çocukların konsantrasyonları düşüyor ve öğrenme yetenekleri azalıyor. Bunun sonucunda da okul çağında ise derslerinde NE ZAMAN SU VERİLMELİ? Arzu Özgeneci Öngün Çocuğunuz 1-5 yaş arasında ise her 2-3 saatte bir yemek sonlarında 100 ml su vermeyi ihmal etmeyin. Yemekten önce verilen su karnın şişmesine ve yetersiz beslenmeye neden oluyor. Dolayısıyla çocuğunuza suyu yemek sonrasında vermenizde Alıntı
changeTarget(document.getElementById("news_content"))
|
|
peperutka
Elmas Üye Kayıt Tarihi: 23 Tem 2010 Konum: mutlu Durum: Aktif Değil Puanlar: 6954 |
Gönderim Zamanı: 04 Mar 2011 Saat 11:30 |
Diyetisyen Elif Yıldırım KARACANOĞLU Tebrikler! Artık bebeğinizin ve sizin beslenmeniz için çok daha özen göstermeniz gereken bir döneme giriyorsunuz. Bebeğinizin doğum ağırlığı, sizin dokuz ay boyunca alacağınız kiloya bağlıdır. Sınırlandırılan ağırlık kazanımı düşük doğum ağırlıklı bebek doğurmaya neden olacaktır. Gebelik Öncesi Ağırlığınız; Normal ise; 12,5- 17,5 kg, Yapılan çalışmalar eğer anne zayıfsa ağırlık kazanımının 2. ve 3. trimesterda haftada 500 gramın altına düşmemesi gerektiğini gösterir. Buna karşın eğer hafif kilolu bir anne adayıysanız (Beden kitle indeksi 26?nın üzerinde ise) haftalık 300 gr ağırlık kazanımı yeterlidir. * Tam yağlı süt ve süt ürünü yerine; yarım yağlı Kişisel farklılıklar da ağırlık kazanımına etki etmektedir, o nedenle gebeliğin ilk aylarında görülen iştahsızlık, bulantı, kusma, aşırı uyku hali besin alımını güçleştirir. Gebeliği izleyen ilk 3- 4 aylık dönemde bu yakınmaların azalması ile annede ağırlık kazanımı 20. haftada 3,5 kg, gebeliğin sonuna kadar da haftada 300- 500 gr?lık artışlarla toplam 10-12 kg ağırlık artışına ulaşır. Bunun sonucunda da 3-3,3 kg ağırlığında bir bebek dünyaya gelebilir. Gebelik süresince alınan aşırı kilolar doğum sorunlarına öncelikle sezeryan, postmatürasyon (doğum tarihinin gecikmesi), fetusta mekonyum aspirasyonu, gestasyonel diyabet gebelik şekeri) gibi anne ve bebek için riskli durumlara yol açabilir. Ayrıca anne adaylarının gebelik süresince yetersiz kilo almaları, düşük doğum ağırlıklı bebek doğurma riskini artırırken, annede bazı sorunların ortaya çıkmasına da yol açabilir. Gebelikte, çoğu besin öğesinin gereksinimi artmaktadır. Gebelikte beslenmenin temel amacı; Gebelikte, enerji, protein, karbonhidrat vitamin ve mineral gereksinmesi artar. İkiz veya daha fazla bebeğiniz için bile beslenirken kalori ihtiyacı ikiye katlanmaz. Gerçekte sadece + 300 kalori ilave yeterlidir. Bu da Gebelikte de sağlıklı beslenmenin temel ilkeleri geçerlidir. Her gün 5 temel besin grubunu tüketmeye çalışmalı, dengeli ve yeterli beslenmeye çalışılmalıdır. Süt ve ürünleri (süt, yoğurt, peynir) Düzenleyen peperutka - 04 Mar 2011 Saat 11:31 |
|
peperutka
Elmas Üye Kayıt Tarihi: 23 Tem 2010 Konum: mutlu Durum: Aktif Değil Puanlar: 6954 |
Gönderim Zamanı: 04 Mar 2011 Saat 11:32 |
Yirmi birinci yüzyılda kuantum çağının bir yüzyıl ötesinde hâlâ bebeği ağlatmalı mı, ağlatmamalı mı konularını tartışıyoruz. Adına kontrollü ağlatma deyin, yumuşak geçiş deyin, her ne isim verirseniz verin son yüzyılın araştırmalarını yakından takip eden bir psikolog olarak size şunu söylemek istiyorum: İç sesiniz, hormonlarınız, bas bas “Bebeğinin yanına git, sana ihtiyacı var!” diyorsa, o an ne yapıyorsanız yapın; bırakın, ve dosdoğru bebeğinizin yanına gidin. Ona bakın. Onu hissedin. Ve bilin ki bebeğinizin kendi kendini sakinleştirecek kadar gelişmiş bir sinir sistemi yok. Korteks iki yaşından itibaren devreye giriyor. Limbik yani duygusal beyin sakinleşmeyi sadece ve sadece bir ebeveyn yardımıyla öğreniyor (Lerner, C. et al. [2000] Learning & Growing Together: Understanding Your Child’s Development. washington D.C.: ZERO TO THREE Press). Bazen düşünüyorum. Kuantum fizikle enerjiyi keşfettik, beynin içini tarayacak en modern araçlara sahibiz, bir sürü araştırma sonuçları elimizde, ancak psikoloji psikiatri hatta tıp hâlâ eski bilgilerle yoluna devam ediyor. Ama bir anne ve bir psikolog olarak ben ebeveynlik işini ciddiye alıyorum. Eğer bebeğinin gece uyumasıyla ilgili sorunu olan bir anne gelirse bana, ona eşini, işini, ailenin diğer fertlerini, yeterince destek alıp almadığını, bebeğinin ağlamaları ile içinde oluşan duyguları soruyorum. Bebek büyütmek kolay iş değil; hele ilk bir yıl. Her bebek kendi ailesi içinde bir bütün, kimileri gece sık uyanır, kimileri uzun uyur. Önemli olan “Her ihtiyacında bebeğimin yanında mıyım?” sorusunun cevabına bakmak. Dr. Aletha Solter (Bilinçli Bebek kitabının yazarı) diyor ki “Her bebeğe dört ebeveyn lazım.” Yani tek başına bir bebeğin tüm ihtiyaçlarını karşılayamazsınız. Mutlaka iyi bir destek sisteminizin olması gerekiyor. Bebeğinizi ister kendi odanızda yanınızda uyutun, ister karyolası sizin odanızda olsun ya da kendi odasında kendi yatağında uyusun, önemli olan her ağladığında yanına gidip onu sakinleştiren bir ebeveynin olması. Psikiyatrist ve yazar Dr. Daniel J. Siegel diyor ki: “Bebekle ebeveyn arasında devamlılık göstermeyen ilişki beyinde malformasyona, hafıza, duygu, ilişki ile ilgili sorunlara ve ciddi davranış bozukluklarına neden olur.” Siegel ve bağlanma konusunda çalışan birçok bilim insanının ortak noktası, ebeveyn bebek arasındaki devamlılık arz eden ilginin bir iletişim şekli olduğu. Kısaca; bebek, ağlamaları ile ebeveyne ihtiyacı ile ilgili sinyal veriyor. Ebeveyn her seferinde bu ihtiyacı duyuyor ve altını değiştirerek, karnını doyurarak ya da sadece kucağına alıp sakinleştirerek bu ihtiyaca cevap veriyor. Bu dönemde “burası güvenilir bir dünya ve ben seviliyorum” düşünce modellerinin ilk temel taşları atılıyor. Buraya kadar olan bu söylemleri gelin bir de, gece ve uyku olarak değerlendirelim. Devamlılık arz eden ilgi ne demek? Bebeğim gündüz her sinyal verdiğinde yanına gidip o ihtiyacı karşılayacağım ve gece olunca diyeceğim ki: “Kusura bakma ufaklık artık benim uyku saatim, burası senin odan ve burada uyuyacaksın, hadi bana güle güle.” Ve henüz kendini sakinleştirme kapasitesi olmayan bebeğim bunu anlayacak ve kendi kendini sakinleştirecek. Gece tek başına ağlamaya bırakılan bebeğin tek öğrendiği şu: “Demek ki ağladığımda ebeveynim bazen geliyor (gündüz), bazen gelmiyor (gece). Ben anlamıyorum ne zaman gelip ne zaman gelmeyeceğini. Önceden kestiremiyorum.” Tahmin edersiniz ki bu da sağlıklı bir bağlanma için gereken devamlılık ilişkisini sekteye uğratıyor. Geçenlerde bir danışan bebeğiyle kontrollü ağlama denediğini ve bir haftadan fazla bir süre olmasına rağmen hiçbir şey olmadığını buna da artık kalbinin dayanmadığını söyledi. Ben de ona, demek ki ne kadar harika bir annesin ki, bebeğin hâlâ sinyalini duyacağına güveniyor ve ağlamaya devam ediyor dedim. Doğa her şeyi belli bir düzende yaratmış, aslında biz müdahale etmeyip sadece o dönemin gerekliliklerini yerine getirsek hiçbir sorun kalmayacak. Bebek sinyal vermeye, biz o sinyali anlamaya devam ettikçe, bebek daha iyi sinyal vermeyi, güvenmeyi ve biz de onu daha iyi duymayı öğreneceğiz. Kucak döneminde kucağa almaktan, yürümeye başladığına keşfetmesine izin vermekten korkmayacağız. Neden çaresizce gece uyuması için farklı yöntem arayışı içinde olduğunuzu anlıyorum. Hele bir de çalışan anne iseniz. Ya da benim gibi ilk yıllar gece ağlamaları, içinizde anlam veremediğiniz öfke patlamaları yarattıysa. Ben size işin bilimsel açıklamasını yaptım, geriye gece boyu ebeveynlik yapıp uykusuzluktan bayılmamak için nasıl bir destek sistemi kurarım sorusunun cevabını bulmak kalıyor. Bunu da size bırakıyorum. Not: Amerikan Pediatri Akademisi ve Unicef; ebeveyn ile bebeğin aynı odada beraber uyumalarını özellikle ilk altı ay ve (ihtiyaca göre) sonrasında bebeğin fiziksel ve duygusal gelişimi açısından önemli olduğunu söyleyerek destekliyor. Beraber uyumanın sağlıklı bağlanma ve emzirme açısından önemini vurguluyor. AlıntıDüzenleyen peperutka - 04 Mar 2011 Saat 11:33 |
|
peperutka
Elmas Üye Kayıt Tarihi: 23 Tem 2010 Konum: mutlu Durum: Aktif Değil Puanlar: 6954 |
Gönderim Zamanı: 04 Mar 2011 Saat 11:34 |
Sağlıklı dişleri olan çocuklar açıkçası daha sağlıklı konuşur, kelimeleri daha kolay öğrenir, çocuklar daha kolay gıda tüketirler, çiğnemeleri dğru ve düzgün olur, özgüven ile gülümserler. Bebeğinizin dişlerini fırçalama alışkanlığını günlük küvet rutini içinde bir alışkanlık haline getirmesini sağlayın. Diş etlerini ve dişlerinidoğru fırça kullanarak temizlik yaptırtın. Yumuşak bir bebek diş fırçası ve su ile bebeğinizin diş etlerini temizliğini alışkanlık haline getirtin. Her beslendikten sonra kendiniz dişlerini temizlemesi gerektiğini öğretin. Diş macunu tadını sevdikleri için yemek isterler bu sebeple doğru diş macunu çok önemlidir. İlk diş (yaklaşık 6 ila 12 ayda) belirdikten sonra bir çocuk diş hekimine bebeğinizin ilk ziyaret planlayın. Florür diş geliştirmek ve çürümeye karşı yardımcı olan bir mineraldir. Birçok yerde, flor doğal olarak çeşitli düzeylerde yerel su kaynakları mevcuttur. Eğer florür düşük bir bölgede yaşıyorsanız o durumda flouridated su tüketemez. Bebeğinizin ya da çocuğunuzun flor takviyesi gerekebilir. Bunu bebeğinizin doktoruna mutlaka danışın. Çocuk diş hekiminiz aksi tavsiyede bulunmadığı sürece, iki veya üç yıl florürlü diş macununa başlamak için acele etmeyn. Diş çürüğü önlemek için, meyve suyu, formülü veya bir şişe süt ile yatağına girmesine izin vermeyin. Biberon ile uyuyan bebeklerin emme dişlerinde ve diş etlerinde bu içtiği sıvının kalıntıları kalır ve çürüklerine neden olabilir. Bir bebeğin dişleri henüz tamamlanmamış bile olsa çıkmayan dişlerde bile sorun olabilir. Çocuğunuzun uykuya biberonsuz dalamıyorsa bu sıvıların yerine normal su ile doldurun. alıntı |
|
yasemin
Kıdemli Moderatör Kayıt Tarihi: 16 Oca 2007 Konum: zehraninvillasi Durum: Aktif Değil Puanlar: 107177 |
Gönderim Zamanı: 05 Mar 2011 Saat 11:16 |
Bebeğinize bunları yapmayınOnlar için herşeyin en iyisini ister; en temiz en sağlıklı, en kaliteli şeyleri almaya ve yapmaya çalışırız ama...
|
|
|
|
Yanıt Yaz | Sayfa 123 13> |
Tweet
|
Forum Atla | Forum İzinleri Sen Kapalı Foruma Yeni Konu Gönderme Sen Kapalı Forumdaki Konulara Cevap Yazma Sen Kapalı Forumda Cevapları Silme Sen Kapalı Forumdaki Cevapları Düzenleme Sen Kapalı Forumda Anket Açma Sen Kapalı Forumda Anketlerde Oy Kullanma |
|