Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat

SEZERYAN İLE DOĞUM

Nereden Yazdırıldığı: Anne Olunca Anladım
Kategori: Genel Konular
Forum Adı: Doğum
Forum Tanımlaması: (Doğum hakkında herşey)
URL: http://www.anneoluncaanladim.com/forum/forum_posts.asp?TID=5831
Tarih: 28 Mar 2024 Saat 22:31


Konu: SEZERYAN İLE DOĞUM
Mesajı Yazan: SevaL
Konu: SEZERYAN İLE DOĞUM
Mesaj Tarihi: 05 Mar 2008 Saat 16:23
Hangi durumlarda sezeryan ile doğum kararı verilir?
Sezeryan ile doğum kararı gebelik muayeneleri esnasında verilebileceği gibi, doğumu induksiyon (suni sancı) ile başlatma girişimi başarısız olduğunda, ya da doğum eylemi başladıktan sonra birinci ya da ikinci evrede verilebilir. Sezeryan kararı en sık doğum eylemi başladıktan sonra doğumun ilerlememesi ve fetal distres geliştiği durumlarda verilmektedir.

Şu unutulmamalıdır: Bebeğin vücudu çıkana kadar herhangi bir dönemde normal doğumdan vazgeçilerek bebeğin sezeryan ile doğması kararı verilebilir!

Gebelik muayeneleri esnasında sezeryan kararı verilmesi :
Doğumu sezeryanla gerçekleştirme kararı henüz doğum eylemi başlamadan önce, antenatal incelemelerin herhangi birinde verilebilir. Elektif (acil olmayan) sezeryan adını alan ve randevu verilerek gerçekleştirilen bu uygulama aşağıdaki durumlarda tercih edilir.

Placenta Previa
Plasentanın serviksi tümüyle ya da kısmen kapatmasıdır. Kısmi kapatma durumlarında doğum eylemi esnasında serviks açılırken aşırı kanama olabileceğinden, tümüyle kapatma durumunda ise bebek hiçbir şekilde kanala giremeyeceğinden doğum mutlaka sezeryanla gerçekleştirilir. Tanı 36. gebelik haftasından sonra yapılan ultrason incelemesiyle konur. Bazı gebelerde gebeliğin erken dönemlerinde yapılan ultrasonlarda plasentanın servikse yakın yerleştiği, bazen de serviksi tümüyle kapattığı gözlenebilir. Bu dönemlerde sezeryan kararının hemen verilmesi doğru değildir, zira gebeliğin sonlarına doğru (36. gebelik haftasına kadar) plasenta uterusun büyümesiyle yukarı çıkarak normal yerleşimine ulaşabilir.

 Bebeğin "ters" ya da "yan" durması
Fetuslar gebeliğin erken dönemlerinde sıklıkla yan ya da makat pozisyonunda (baş yukarıda) dururlar ve pozisyonlarını sık sık değiştirirler. Belli bir gebelik haftasından sonra, özellikle de 36. gebelik haftasından sonra bebek yeri daraldığından pozisyonunu değiştirmesi zorlaşır. 36. gebelik haftasından sonra bebeğin uterus içinde enlemesine durması sezaryan için mutlak bir neden teşkil eder. Makat ile gelen fetusların dikkatli bir inceleme sonrasında vajinal doğumuna izin verilebilir. Ancak önde gelen kısım (yani doğum kanalına ilk giren kısım) ayak ise doğum mutlaka sezeryan ile gerçekleştirilir. İlk doğumunu yapacak anne adaylarında makat gelişi ile doğum mümkün olmakla beraber bebeğin doğumu esnasında oluşabilecek muhtemel riskler yüzünden sezeryan ile doğum sıklıkla uygulanmaktadır.

İribebek
Doğumu yakın olan bir bebeğin ultrason ve klinik incelemelerle 4500 gramdan daha ağır olduğunun saptanması durumunda sezeryan ile doğum tercih edilir. Ortalama bir boyda ve kiloda olan bir anne adayında iri bebekte doğum eyleminin birinci ya da ikinci evresinde anne adayı ya da bebekte istenmeyen bazı durumlar oluşabilir. Bunlar arasında en sık görülenler doğumun ilerlememesi ve ikinci evrenin sonunda omuz takılmasıdır. Bu risklerin gerçekleşmesini önlemek için sezeryanla doğum tercih edilebilir.

Pelvis Darlığı (çatı darlığı)
Bu duruma genellikle anne adayının çocukluk çağında geçirdiği ve kemik pelvis yapısını bozan hastalıklarda rastlanır. Şüpheli durumlarda antenatal dönemde yapılan dikkatli bir pelvik muayene ile tanı koyulur. Pelvis yapısı uterus içindeki bebeği doğurmaya uygun değilse sezeryan ile doğum kararı verilir.

Herpes Simpleks Enfeksiyonu
Herpes simpleks virüsü (HSV) enfeksiyonunun bulaştırıcılığının devam ettiği dönemde anneden bebeğe doğum esnasında virüs bulaşma riski vardır. HSV bebekte ciddi santral sinir sistemi enfeksiyonuna neden olabileceğinden doğum sezeryan ile gerçekleştirilir. Ancak bazen sezeryan bile bulaşmayı engelleyemeyebilir.

Daha önce sezeryanla doğum yapmış olanlar
Daha önce sezeryan ile doğum yapmış olanlar neden tekrar sezeryan ile doğum yaparlar?

Sezeryan esnasında uterusa bir kesi yapılır. Bu kesi bebek çıkarıldıktan sonra usulüne uygun bir şekilde dikilerek kapatılır. Ne kadar iyi kapatılırsa ve ne kadar mükemmel iyileşirse iyileşsin kesi bölgesinde uterus kasının bütünlüğü bozulmuştur. Daha sonraki gebeliklerde uterus ve bebek tekrar büyümeye başladığında bu eski kesi yerinde bir gerginlik oluşur. Bu gerginlik kesi bölgesinin kendi kendine açılmasıyla ("dehisans") ya da bölgede yırtık oluşmasıyla ("uterus rüptürü") sonuçlanabilir. Böyle bir durum kanamaya yol açarak ve plasentanın işlevlerini bozarak anne adayı ve bebek için ciddi bir tehlike oluşturabilir.

Sezeryan ile doğum yapmış olanlarda şimdiki gebelikte uterusta dehisans ya da rüptür oluşma riski nedir?
Bu sorunun cevabını verebilmek için uterustaki kesinin yerini bilmek gerekir: Sezaryanda uterusa duruma göre iki ayrı kesi türünden biri uygulanır. Birinci ve en sık uygulanan, uterusun serviksle birleştiği alt kesime (alt segment) uygulanan yatay kesidir. İkinci kesi şekli ise uterusun yukarısında gövde kısmına uygulanan dikey kesidir. Klasik insizyon (kesi) adı verilen bu dikey kesi bebeğin alt segment kesisinden çıkmasının zor olduğu durumlarda uygulanan nadir bir kesi şeklidir. Alt segment yatay kesilerde gebelik esnasında uterusun gebelik ya da doğum eylemi esnasında bu kesi yerinden yırtılma olasılığı binde 2 civarındadır. Klasik insizyonda ise uterus gövdesi ciddi hasar gördüğünden oran tam olarak bilinmemekle beraber çok yüksektir.

Sezaryan ile doğum yapmış olanlarda şimdiki gebelikte vajinal yoldan doğum yapma şansı varmıdır?
Önceki doğumunu sezaryanla yapmış olanlarda şimdiki doğumun da sezaryanla gerçekleştirilmesi uygundur, ancak şart değildir. Özel koşullar yerine getirildiğinde önceden sezaryanla doğum yapmış bir anne adayı normal doğum yapabilir (Bu özel koşullar arasında en önemlisi doğum eylemi esnasında acil olarak ameliyata alınmaya uygun şartların varlığıdır). İstisna oluşturabilecek tek durum önceki sezaryan operasyonunda klasik insizyon kullanılmış olmasıdır. Bu durumda sonraki doğumların hepsinin sezaryanla gerçekleştirilmesi çok daha uygundur. Sezaryanla doğum yapmış annelerin ameliyatlarının ne şekilde yapıldığını bilmeleri ve taburcu olurken bu konuda bir belge almaları daha sonra vajinal yolla doğum yapmak isteyebileceklerinden önemlidir.

Doğum kanalını tıkayan myomlar ya da kanalda yer alan diğer kitleler
Doğum kanalına yerleşmiş büyük miyomlar ya da diğer kitleler, nadiren de perinede yer alan HPV enfeksiyonuna bağlı büyük kondilom lezyonları bebeğin kanaldan geçişine ve doğumuna engel teşkil edebilir.

Anne adayının doğumun ikinci evresinde ıkınmasının sakıncalı olduğu durumlar
Bazı kalp ve beyin hastalıkları olan anne adaylarında kafa ve karın içi basıncını artıran ıkınmalar sakınca teşkil eder. Bu durumda anne adayı hastalığın uzmanı ile konsulte edildikten sonra doğum sezaryan ile gerçekleştirilir.

Bebekteki bazı anormallikler
Bebekte yaşamla bağdaşan ancak doğum kanalından geçişi engelleyecek omfalosel, hidrosefali gibi fiziksel kusurlarda sezaryan tercih edilir. Doğan bebeğe ilgili uzman doktor tarafından kısa zamanda müdahale yapılır.

Diğer durumlar
Yukarıda sayılanlar henüz doğum eylemi başlamadan önce sezaryan kararı verilen durumların tümüne yakınını kapsar. Bunun dışında bebekle ya da anne adayıyla ilgili gebeliğin seyrininde sezaryan kararı verilen nadir durumlar da mevcuttur. Vajinismus (vajina girişinin kasılarak penisin girişine izin vermemesi-bu durum vajinal muayene ile doğumun gidişatını takibi imkansız kılacağından sezaryan için bir neden teşkil eder) bunlardan biridir. Tedaviye dirençli vajinismus olgularında son çare olarak sezaryana başvurulur. Vajinismus dışında anne adayında normal doğumu engelleyecek psikiyatrik bozukluklar, anne adayının normal doğumdan aşırı korkması ve ikna edilememesi sezaryan ile doğum kararı verilmesinde etkili olur.

Diğer bir grup elektif sezaryan ise, kesin ve bilimsel bir gerekçe olmamasına karşın doktorların bebek sağlığı için daha uygun olacağı hissini taşımalarıyla uygulanan sezaryanlardır. Uzun süren bir "kısırlık" döneminden sonra IVF (tüp bebek) ya da diğer yöntemlerle gebe kalan, daha önceden çok sayıda düşük ya da erken doğum kayıpları nedeniyle çocuk sahibi olamayan, daha önce gebelik ya da doğum eylemi esnasında bir ya da daha fazla sayıda bebeğini kaybeden anne adaylarına çoğunlukla sezaryan ile doğum önerilmekte ve bu öneri anne adayı tarafından da genelde olumlu karşılanmaktadır. Burada temel düşünce anestezi ve sezaryanın anne adayına getirdiği riskin normal doğumdan çok daha fazla olduğunun bilinmesi, ancak zorluklar sonunda elde edilen bebeğin canlı doğmasının garanti altına alınması için bu risklerin kabullenmesidir. Bebeğin sağlığı açısından normal doğum ve sezaryan ile doğumu karşılaştıran çalışmalar mevcut olmakla beraber çelişkili sonuçlar çıkmaktadır. Riskli olmayan bir gebelikte büyük bir olasılıkla vajinal yoldan doğum bebek için en uygun olanıdır. Çünkü doğa bu yolu seçmiştir.

Sezaryan ile doğumun elbette ki çok önemli avantajları vardır:
Plasenta previa olgularında vajinal yoldan doğum girişimini anne ve bebek için ölümle sonuçlanması mutlaktır ve bu durumda uygulanan sezaryan hayat kurtarıcıdır. Bu konuda kimsenin bir yorum yapması söz konusu değildir. Üzerinde durulması gereken konu vajinal yoldan doğması mümkün olan bebeğin sezaryan ile doğurtulmasında bebek sağlığını korumada olumlu etkisi olup olmadığının tam bilinmemesidir.
Böyle durumlarda da sezaryan önemli avantajlar sağlayabilir:
Bebek her türlü yoğun bakım şartları hazırlandıktan ve uygun koşullar yerine getrildikten sonra sezaryan ile planlı bir şekilde doğurtulur. Vajinal doğumda ise doğum şartların tam uygun olmadığı beklenmedik bir zamanda olabilir. Sezaryanda bebek olgun olduktan hemen sonra (39. haftada) doğurtulur. Doğum eyleminin başlaması beklendiğinde ise gebelik süresi 42. haftaya kadar uzayabilir. Bu ek 3 hafta içerisinde bebek beklenmedik bir şekilde ölebilir. Bu sayılan durumlar çok nadir rastlanan durumlardır. O yüzden sezaryan yanlızca kesinlikle gerekli olan durumlarda (previa gibi) uygulanmalıdır. Kesin gerekli olmayan durumlarda ise her gebe ayrı ayrı değerlendirilmelidir. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanının doğum şekli konusundaki hissi ve tecrübeleri doğum şekline karar verilmesi konusunda ön plana alınmalıdır. Sezaryan aşırı ve gereksiz yere uygulandığında doğal sürecin tersine gidildiğinden kitlesel düzeyde bakıldığında anne ve bebek hayatına olumsuz etki etmesi kaçınılmazdır.

Elektif sezaryanın uygulanması
Sezaryan ile doğumu elektif olarak gerçekleştirmek için anne adayının gebelik haftası kesin olarak belirlenmiş olmalıdır. Diabet gibi bebeğin akciğerlerinin geç olgunlaştığı durumlar hariç, 39. gebelik haftasından sonra bebek olgunlaşmış kabul edilir. Bu nedenle elektif sezaryan sıklıkla 39. gebelik haftası içinde uygulanır. Gebelik haftasının kesin olarak belli olmadığı durumlarda nadir de olsa akciğerleri olgunlaşmamış prematüre bir bebek doğurtulma riski vardır.

Gebeliğin seyrinde bazen doğum eylemi başlamamasına rağmen acil sezaryan kararı verilen durumlar da vardır. Bunlar genellikle beklenmedik durumlardır. Bebeğin kalp seslerinin bozulmuş olması ve fetal distres ortaya çıkması, ablatio gelişmesi (plasentanın erken ayrılması) ya da nadiren suların gelmesi esnasında kordonun sarkması durumunda doğum eylemi başlamadan acil sezaryan uygulanır.Doğum eyleminin başlatılma girişimlerinin başarısız olması (başarısız indüksiyon girişimi) durumunda sezaryan kararı verilmesi:
Beklenen doğum eyleminin başlamadığı durumlarda anne adayına serviksi olgunlaştıran ilaçlar ve suni sancı verilir. Buna indüksiyon adı verilir. İndüksiyon doğum eylemini başlatmada başarısız olursa sezaryanla doğum gerçekleştirilir. İndüksiyon en sık miad geçmesinde uygulanır. Anne hayatının ya da bebek hayatının tehlikede olduğu durumlarda da (ağır preeklampsi ve fetal distres gibi) fetus miadında olmasa bile indüksiyonla doğum eylemi başlatılmaya çalışılır.

Doğum eylemi başladıktan sonra sezaryan kararı verdiren durumlar :
Düzenli olarak takibe giden gebelerde yukarıdaki sayfalarda anlatılan durumlar söz konusu olduğunda doğum eyleminin başlaması beklenmez ve sezaryan ile doğum gerçekleşir. Gebelerin büyük kısmında bu yukarıdaki durumlar söz konusu olmadığından bu gebelerin doğum eylemine girmesi beklenir.

Ancak doğum eylemi esnasında aşağıda anlatılan beklenmeyen durumlar söz konusu olduğunda doğum eylemi yarıda kesilerek sezaryan ile doğum kararı verilir. Yukarıda bahsedilen ve elektif (planlı) sezaryan kararı verdiren durumların tümü, bu durumlar önceden belirlenememişse (düzenli kontrollere gidilmemesi durumunda) doğum eylemi başladıktan sonra da sezaryan ile doğum kararı verdirir.

Doğum eyleminin birinci evresinde sezaryan kararı verdiren durumlar:
Düzenli olarak antenatal takiplere gittiniz. Antenatal takiplerinizde hiç bir problem saptanmadı. Doğum eylemi başladı. Henüz servikste açılma tam değil, sancılar devam ediyor. Ne gibi durumlarda sezaryan gerekir?

Birinci evrenin uzaması: >>Doğum eyleminin evreleri
Serviksteki açıklık uygun şekilde ilerlemezse durum değerlendirmesi yapılır. Uterus kasılmaları zayıflamışsa ya da düzensizleşmişse ve bunun için bir neden bulunamıyorsa anne adayına durumu gidermek amacıyla damardan uterus kasılmalarını düzene sokmak amacıyla oksitosin verilir. Yeterli dozda oksitosine rağmen serviks açıklığı ilerlemiyorsa sezaryan kararı verilir. Kasılmalar düzenli olmasına, hatta normalden daha kuvvetli olmasına rağmen serviksteki açıklık ilerlemiyorsa bebeğin pelvisten geçmeye uygun olup olmadığının tekrar değerlendirilmesi gerekir. Baş pelvis uygunsuzluğu durumunda kasılmalar ne kadar düzenli ve şiddetli olursa olsun serviksteki açıklık ilerlemez. Baş pelvis uygunsuzluğu tanısı konamamış bir iri bebek durumuna bağlı olabileceği gibi, bebeğin doğum kanalına alın gelişi ile girmeye çalışması gibi diğer bazı anormal durumlara bağlı olarak ortaya çıkabilir. Tüm bu durumlarda kasılmalara rağmen serviksteki açıklık ilerlemez. Bu durumda artık normal doğum imkanı kalmamıştır ve sezaryanla doğum gerçekleştirilir.

Fetal distres ortaya çıkması: >>>Fetal distres
Birinci evrede fetus kalp seslerinde bozulma saptanırsa bu durum anne adayı sol yanına yatırılarak, oksijen ve sıvı verilerek giderilmeye çalışılır. Fetal distres normal doğumu bekleyemeyecek kadar ağırsa ve önlemlerle düzelmiyorsa doğum sezaryanla gerçekleştirilir.

Kordon sarkması:
Makat ile doğumda sık rastlanır. Bazen de baş gelişinde su kesesinin kendiliğinden açıldığı durumlarda ya da doktor tarafından açılması durumunda kordon sarkabilir. Doğumun dakikalar içerisinde gerçekleştirilmesi gerektiği ender durumlardan biridir. Acil sezaryan uygulanır.

Ablatio placentaya bağlı fetal distres ya da aşırı kanama: >>>Ablatio placenta
Plasenta erken ayrıldığında ayrılmanın şiddetine göre kanama ya da fetal distres bulguları ortaya çıkar. Anne hayatı kanama nedeniyle, fetus da fetal distres nedeniyle tehlikeye girerse doğum sezaryan ile gerçekleştirilir.

Doğum eyleminin ikinci evresinde sezaryan kararı verdiren durumlar: >>>Doğum eyleminin ikinci evresi
Birinci evreyi atlattınız. Serviks tam açık, doğuma çok az kaldı. Doğumun bu kadar yaklaştığı bir dönemde sezaryan hangi durumlarda gereklidir?

- Bebeğin doğum kanalında sıkışması:
Bebek başının doğum kanalının tam ortasında yer alan dikensi çıkıntıları aşmak için ön-arka doğrultuda olması gerekir. Bu dönüşü başaramaz ve baş yatay konumda bu dikensi çıkıntılara ulaşırsa burayı aşması oldukça zor olur. Derinde transvers duruş adı verilen bu nadir durumda vakum ile bebeği çekmek çok travmatik olabileceğinden sezaryan ile doğum gerçekleştirilir.

- Vakum ekstraksiyonunun başarısız olması:
İkinci evrede bazı durumlarda vakum uygulamak gerekebilir (vakum ekstraksiyonu ile doğum). En sık fetal distres ve ikinci evrenin uzaması nedeniyle vakum uygulanır. Vakum uygulaması ile doğum gerçekleştirilemezse doğum sezaryan ile gerçekleştirilir.

SEZARYAN NASIL BİR AMELİYATTIR?
Yukarıda anlatıldığı gibi gebeliğin herhangi bir döneminde çok önceden elektif sezaryan kararı verilebilir ya da gebelik veya doğum eylemi esnasında acil sezaryan kararı verilebilir. Acil sezaryan demek, bebeğin ya da anne adayının hayatının tehlike altında olması nedeniyle kısa süre içinde bebeğin doğurtulması demektir. Bu süre kordon sarkması gibi çok acil durumlarda dakikalarla ifade edilebilir. Bu durumlarda ameliyat ekibin hızla toparlanması, anestezinin hızla verilmesi ve bebeğin hızla doğurtulması gerekir. Anestezi ve ameliyatla ilgili istenmeyen durumların en sık oluştuğu durumlar bu acil durumlardır. Diğer acil sezaryan şekillerinde ise sezeryana bağlı istenmeyen durumları engellemek için yeterli süre genellikle vardır. Sezaryan operasyonunun kendisinden ve anesteziden kaynaklanan istenmeyen durumların en az görüldüğü durumlar ise elektif olarak uygulanan operasyonlardır. Ancak günümüzde anestezi teknolojisi ve ameliyat tekniğinin ilerlemiş olması ve anestezi ve ameliyat ekibinin tecrübesiyle en acil ameliyatlar bile başarılı bir şekilde sonuçlanmaktadır.

Bir sezaryan operasyonu tipik olarak şu şekilde seyreder:

Ameliyat hazırlıkları:

Aşağıda genel anestezi ile gerçekleştirilen elektif bir sezaryan operasyonu anlatılmaktadır.

Planlı bir sezaryan için doktor tarafından genellikle 39. gebelik haftasına rastlayan bir günde randevu verilir. Gebeliğin başından itibaren antenatal kontrollere düzenli olarak gelen bir gebede gebelik haftası konusunda yanılma riski yoktur. Randevu gününden bir kaç gün önce anesteziyi verecek doktor anne adayının muayenesini yapar. Randevu gününden önceki gece yarısından itibaren birşey yiyip içilmemeli, sabah kalkınca da kahvaltı etmeden ve hiç bir şey içmeden hastaneye gidilmelidir. Hastanede rutin muayeneler yapılır ve eksik kalan tetkik varsa tamamlanır. Pelvik muayene (tuşe) yapılmayabilir.

Anne adayına lavman yapılır ve ameliyat kıyafetleri giydirilir. Barsaklar tümüyle boşaltıldıktan sonra anne adayı son kez tuvalete gider ve ameliyathaneye alınır. Bazı durumlarda idrar sondası takılması gerekebilir. Ancak genellikle bu sonda ameliyattan sonraki ilk gün çıkarılır.

Ameliyathane nasıl bir yerdir?

Ameliyathane, içinde ortada bir ameliyat masası, masanın baş kısmında anestezi vermeye yarayan bir cihaz ve çok sayıda dolap ve çekmecenin bulunduğu bir odadır. Masanın tam tepesinde ameliyat sahasını aydınlatmaya yarayan büyük lambalar bulunur. Genellikle ameliyathanede hafif bir müzik çalar. İçeride anestezi verecek olan doktor hazırlıklar yapmaktadır. Maskeli ve steril yeşil ameliyat kıyafeti giymiş bir hemşire ameliyatta kullanılacak olan malzemeleri hazırlamakta ve yine maskeli bir personel oraya buraya koşuşturarak istenen malzemeleri temin etmektedir. Anestezi doktoru ve ameliyathane personeli sizi ameliyat masasına yatırır. Anestezi doktoru size bir serum takar, göğüs kafesinizin üzerine kalp monitörüne bağlanmanız için yuvarlak bantlar yapıştırır ve bu bantlara bağlantı kabloları iliştirilir. Birden ameliyathanede kalp atışlarınıza tekabül eden sinyaller duymaya başlarsınız. El işaret parmağınıza da bir alet takılır ve bu aletten de kanınızdaki oksijen durumu kontrol edilir. O sırada operatör ve yardımcısı maskeli bir şekilde ve ellerini yıkayarak içeri girer. Ameliyathane hemşiresi onlara ellerini kurulamak için birer havlu uzatır. Daha sonra operatör ve yardımcısı da steril yeşil kıyafetlerini giyer.

Personel sizin karnınıza kadar olan kısmınızı açar. Karnınız ve bacaklarınızın üst kısımları antiseptik bir maddeyle boyanır. Bu işlem ameliyatlarda genelde hasta uyuduktan sonra yapılmasına karşın sezaryanda bebeğin anestezik ilaçlara gereksiz yere maruz kalmasını engellemek için siz uyumadan önce yapılır. Bu işlemde biraz üşüyebilirsiniz. Daha sonra üstünüz steril yeşil örtülerle kaplanır. Operatör genellikle sağınıza, yardımcısı solunuza geçer. Anestezi doktoru size damardan bir iğne yapar, gözleriniz ağırlaşır ve uyursunuz.

İyi uykular....

Siz damardan verilen ilaçla uyuduktan sonra daha derin uykuya dalmanız amacıyla anestezi doktoru tarafından ağzınızdan nefes borunuza uzanan entübasyon tübü adı verilen özel bir tüp yerleştirilir ve yine damardan verilen bir ilaçla kaslarınızın tümünün işlevi durdurulur. Kas işlevleri durunca artık sizin solunum faaliyetlerinizi elindeki siyah "balon" ile anestezist devralmıştır. Entübasyon tübünden size anestezik madde ve oksijen verilir. Kalp fonksiyonlarınız ve kanınızdaki oksijen düzeyi tamamen kontrol altındadır. Anestezist operatöre "tamam başlayabilirsiniz" mesajını verince operasyon başlar.

Ameliyat tekniği:

Karnınızın alt kısmına, iç çamaşır izinize gelen yerde cilde yaklaşık 15 santimetre uzunluğunda yatay bir kesi yapılır. Bu kesiye Pfannenstiel insizyonu adı verilir. Eğer uterusta klasik insizyon planlanmışsa bu durumda göbeğin hemen altından başlayan dikey bir kesi yapılır.

  Cilt kesildikten sonra ciltaltı yağ tabakası da kesilerek kasları saran koruyucu kılıfa ulaşılır. Kılıf kesilir ve karın kasları kesilmeden yanlara doğru ayrılarak periton'a (karıniçi organları örten zar) ulaşılır. Periton da kesilir ve uterusa ulaşılır. Uterusun alt segmentine yatay olarak bir kesi yapılır ve bebeğin çıkmasına yetecek büyüklükte yaklaşık 10 cm'ye genişletilir. Bu kesiden bebek doğurtulur. 

Bazı özel durumlarda uterus gövdesine dikey kesi (klasik insizyon) uygulanır.

Bebek kordonu kesildikten sonra bebeği almaya gelen çocuk doktoruna ya da bebek hemşiresine teslim edilir. Plasenta elle çıkarılır. Daha sonra kesilen katlar tek tek dikilir ve cilt tabakasının içine dıştan sadece uçları görünen "estetik dikiş" konarak operasyona son verilir. Bazı durumlarda estetik dikiş yerine tek tek dikiş koymak gerekebilir. Cildin dikilmesi esnasında anestezist sizi çoktan uyandırmaya başlamıştır. "Lütfen nefes alın, ameliyatınız bitti" gibi sözler duyarsınız. Tümüyle ayılıp kendi kendinize rahat nefes alabilir hale geldikten sonra odanıza götürülmek üzere servis personeli tarafından alınırsınız.

Tebrikler!!
Bu işlemler karışık gibi gözükse de uyuduğunuz andan itibaren özel durumlar oluşmazsa yaklaşık 20-30 dakika gibi bir sürede ameliyatınız tamamlanmış olur.

Servise yarı uyanık bir halde geldikten yaklaşık bir saat sonra artık olayları algılamaya başlarsınız. Anestezik maddelerin artıkları bazı hoş olmayan kokular duymanıza neden olabilir ve boğazınızda entübasyon tübünün takılmasına bağlı olarak bir dolgunluk hissedebilirsiniz. Eliniz genellikle ameliyat bölgesine dokunmak ister, bu bölgede bir sızlama duyabilirsiniz. Ancak servis hemşiresinin yaptığı ağrı kesicinin etkisi dakikalar içinde başlayacak ve bu rahatsızlık hissi azalacaktır. Daha sonra odanızda sizden başka birilerinin olduğunu görürsünüz. Bu kişiler sizin ameliyattan çıkmanızı dört gözle bekleyen sevdiklerinizdir. Bir de ağlayan oldukça ufak birisi daha vardır. Anestezinin etkisinde olduğunuzdan rüya gördüğünüzü sanabilirsiniz ama bu sizin bebeğinizdir...



-------------
http://lilypie.com">



Cevaplar:
Mesajı Yazan: oğuzkağan
Mesaj Tarihi: 05 Mar 2008 Saat 16:25
çatı darlığından dolayı sezeryanla doğum yaptım


Mesajı Yazan: yeşim
Mesaj Tarihi: 15 Nis 2008 Saat 11:55
ikizlerimi 35 haftalık,suyumun gelmesiyle doğum yaptım.Doğumum sezeryandı... 

-------------
İkizlerim Azra ve Arda


Mesajı Yazan: duru
Mesaj Tarihi: 15 Nis 2008 Saat 18:24

İribebek
Doğumu yakın olan bir bebeğin ultrason ve klinik incelemelerle 4500 gramdan daha ağır olduğunun saptanması durumunda sezeryan ile doğum tercih edilir. Ortalama bir boyda ve kiloda olan bir anne adayında iri bebekte doğum eyleminin birinci ya da ikinci evresinde anne adayı ya da bebekte istenmeyen bazı durumlar oluşabilir. Bunlar arasında en sık görülenler doğumun ilerlememesi ve ikinci evrenin sonunda omuz takılmasıdır. Bu risklerin gerçekleşmesini önlemek için sezeryanla doğum tercih edilebilir.

Kızlar dün sohbete yazmıştım belki bilenleriniz vardır,dün sabah ultrasona girdim dr.bebeğimin iri bebek olduğunu söyledi,ve sezeryanla doğum yapmam tavsiyesinde bulunduConfusedben kontrollere tıp fak.ne gidiyorum,bölüm başkanı ve hocalarıyla konuştu dr.ve bu sonuca vardılar  ama kararı ben vericektim tabiStern%20SmileDüşündüm bu benim 2.doğumum ve benim ilk doğumumda da bebeğimin iri bebekti( 4400gr)ve normal doğum yaptım,bu 2.doğumum olacak Allah nasip ederse ilkini normal doğurdum 2.yi sezeryan olmama ne gerek var diye düşündümve kabul etmedim sezeryan olmayı,çarşamba günü bana verilen surmatrasyon izni bitiyor,ogüne kadar sancım gelir belki doğururum dedimLOL
bakalım yarında olmazsa perşembeye sezeryan olma ihtimalim çok yüksekConfusedama sebep bebeğin iri olması değil doğumumum uzaması olacak,41.haftadayım


-------------





Mesajı Yazan: apatay41
Mesaj Tarihi: 15 Nis 2008 Saat 19:03
bende makat gelişli olması sebebiyle sezeryan yaptım
 
bu arada duru eğer sezeryan olursa ki inş normla olur ama benden sana tavsiye epidural sezeryan ol çok ama çok rahat ağrın sızın olmuyor aynı normal doğum gibi doğduğu anın duygusunu yaşıyorsun sevgiler


-------------
http://www.glitterfy.com/">


Mesajı Yazan: duru
Mesaj Tarihi: 15 Nis 2008 Saat 20:51
Orjinalini yazan: apatay41 apatay41 Yazdı:

bende makat gelişli olması sebebiyle sezeryan yaptım
 
bu arada duru eğer sezeryan olursa ki inş normla olur ama benden sana  tavsiye epidural sezeryan ol çok ama çok rahat ağrın sızın olmuyor aynı normal doğum gibi doğduğu anın duygusunu yaşıyorsun sevgiler
 
bende öyle düşünüyorum canım,ilkinde bu konuda pek bilgim yoktu açıkçası ama bu sefer iyi bir araştırma yaptım,benim isteğimde bu yönde umarım olur


-------------





Mesajı Yazan: hilal
Mesaj Tarihi: 15 Nis 2008 Saat 21:03
durucum bende epidural sezeryan oldumThumbs%20Upşu nedenle tavsiye edrimki normal doğum gibi çocuğunun ilk doğuş anını ilk sesini duyabiliyosun ve bu harika bişey ben çok memnun kaldım tavsiye ederimApprove

-------------
Bazılarını hoşgörmüyorum,tahammül ediyorum...Ama tahammülünde bir sınırı var,biliyorum...


Mesajı Yazan: HaYaL
Mesaj Tarihi: 16 Nis 2008 Saat 02:31

ben genel anesteziyle oldum sezeryanı planlı değildi çünkü. gerçi planlı olsaydıda asla epiduralle yapamazdım. çok korkağımdır ben haytta dayanamazdım kendimdeyken kesildiğimi bilmeyeLOLLOL



-------------
http://yusufbarankoksal.blogspot.com/ - http://yusufbarankoksal.blogspot.com/


Mesajı Yazan: defne1
Mesaj Tarihi: 16 Nis 2008 Saat 12:21
ben de genel anestezi ile sezeryan oldum. İyiki de öyle olmuşum epidural ya da normal doğum yapamazdım. Sezeryan sonrası hiç bir sorun da yaşamadım.Sadece dikişledeki bir hafta on günlük bir acı ki o kadar da olacak artık değil mi


Mesajı Yazan: serifegül
Mesaj Tarihi: 16 Nis 2008 Saat 15:18
durucuğum ben de bebeğşn kafasının büyük olması nedeniyle epidural sezeryan yaptım doğumu ve gerçekten memnun kaldım. inşallah normal doğum yaparsın ama illa sezeryan olacaksa epidural+ spinal yani kombine anesteziydi benimki. Allah kurtarsın canım hayırlı haberlerini bekliyoruzApprove

-------------
http://ticker.7910.org/eng">
çekirdek ailemizin çitlembiği


Mesajı Yazan: Şehnaz
Mesaj Tarihi: 24 Nis 2008 Saat 12:21
Arkadaşlar size birşey soracağım.
Benim yaşımdan dolayı risk söz konusu olduğu için doktorum kesinlikle sezaryan olacaksın dedi. Ve Gazi hastanesi epiduralla yapıyor d oğumu. Bendede panik atak var bugüne kadar tamamen bayılmadan yanaydım, ama o kadar güzel şeyler yazmışsınız ki doğum anında bebeğinizin ilk sesini duyduğunuzu felan. Bende şahsen herkesten önce bebeğimi ben görmek isterim diye düşünüyorum. Ama ameliyathanede panik atak geçirirmiyim diye çok endileniyorum. Bir kaç arkadaşıma sorduğumda tam net olmuyorsun zaten yarı baygın gibisin kaç dk içerde kaldığını anlamıyacaksin bile diyorlar. Ne kadar sürdü ameliyat hatırlıyormusunuz.


-------------
Yaşama Sebebim Canım Oğlum Seni Çok Seviyorum


Mesajı Yazan: MySons
Mesaj Tarihi: 24 Nis 2008 Saat 13:12
Sehnaz, sana bukadar yazayim! Ben iki oglumuda epidural sezeryanla dünyaya getirdim! Ilk oglumda saat 8de ameliyathaneye hazirlandim, belimden ignem vuruldu,hemen yatmam söylendi(uyusma hemen cok cabuk oldugu icin), yattim,doktor basladi ve oglum saat 8:08de dünyaya geldi! Ondan sonra tabii daha dikilmesi vesayre var... dogum esnasi kisa oluyor ama sonrasi tabii ki, belden asagisinin uyusuklugu tamamen gecene kadar 1,bucuk 2saat geciyor! Benim icin komple narkoz söz konusu bile degildi, ben ogluslarimi görmek istedim...öteki türlü piskolojim cok bozulurdu, sanki tamamen bir ameliyat gibi olacakti, böyle yinede doguramamis olsamda oglumun dogduguna dünyaya geldigi ana sahit olabildim! Ama bu benim düsüncem! Sen agirliginin nerede oldugunu kendin tartman gerekir sanirim! Eger panik atagim var diyorsan, dogumdan ziyade ondan sonraki o 1bucuk 2 saat seni igicene panige sokabilir, cünkü bende panik atak olmadigi halde cok asiri huzursuz olmustum adeta panik gibi birsey olmustum diyebilirim bacaklarimi oynatamamamdan!!! Bacagimi elliyordum sanki soguk bir et elliyormus gibi, ellim hissediyor ama bacagim hissetmiyordu dokundugumu... korkutmayayim ama cok asiri rahatsiz olmustum bu durumdan! Ikinci oglumda öyle gecmedi, sanirim biliyordum nasil oldugunu diye, kafami okadar bacaklarimla yormamistim!!! Ikinci dogumumda bile öncesinde bu andan daha cok korkuyordum, hani yine öyle hissedersem diye!
Sana dogru olani nasil hissettigim yazmak istedim! Cünkü panik atagim var deyince böyle olabilecegini bilmeni istedim! Dedim ya bastanda kendin icin tart, hangisinin daha agir bastigini! Yavrunu hemen görebilmek ama ardindan böyle bir SIKINTI yasayabilme ihtimalimi yoksa bastan görmemek ama sonra böyle bir SIKINTI olmadan, fakat hazir yikanmis temizlenmis bir bebegi kucagina almakmi??? Tart kendin icin ! Cok öptüm!


-------------
http://www.glitterfy.com/">


Mesajı Yazan: _bilge_
Mesaj Tarihi: 24 Nis 2008 Saat 13:34
mrb anneliktede forumdada yeniyim. çok güzel bi duygu annelik ama anne olmak çok zor. kimseyi korkutmak değil niyetim belkide kendi doğumum çok zor olduğu içindir. normal doğum istiyordum ancak 41+4 haftada fetal distres sebebiyle sezaryene alındım zaten 3 gün sancı çektim açıklığım 2 cm den fazla olmadı normal doğum inadım olmasaydı çocuğum riske girmeden 40 haftalıkken sezaryenle alınacaktı. bebek koyu mekonyumlu doğdu yani kakasını yapmıştı. allahtan kötü bi sonuçla karşılaşmadım.
şimdi herkese tek tavsiyem kötü doğum anılarını dinlemektense doktorunuzu dinleyin. çünkü herkesi bebeği ve bünyesi farklı hiçbişi anlatıldığı gibi olmuyor.
Allah kurtarsın


Mesajı Yazan: Şehnaz
Mesaj Tarihi: 24 Nis 2008 Saat 13:45
Orjinalini yazan: MySons MySons Yazdı:

Sehnaz, sana bukadar yazayim! Ben iki oglumuda epidural sezeryanla dünyaya getirdim! Ilk oglumda saat 8de ameliyathaneye hazirlandim, belimden ignem vuruldu,hemen yatmam söylendi(uyusma hemen cok cabuk oldugu icin), yattim,doktor basladi ve oglum saat 8:08de dünyaya geldi! Ondan sonra tabii daha dikilmesi vesayre var... dogum esnasi kisa oluyor ama sonrasi tabii ki, belden asagisinin uyusuklugu tamamen gecene kadar 1,bucuk 2saat geciyor! Benim icin komple narkoz söz konusu bile degildi, ben ogluslarimi görmek istedim...öteki türlü piskolojim cok bozulurdu, sanki tamamen bir ameliyat gibi olacakti, böyle yinede doguramamis olsamda oglumun dogduguna dünyaya geldigi ana sahit olabildim! Ama bu benim düsüncem! Sen agirliginin nerede oldugunu kendin tartman gerekir sanirim! Eger panik atagim var diyorsan, dogumdan ziyade ondan sonraki o 1bucuk 2 saat seni igicene panige sokabilir, cünkü bende panik atak olmadigi halde cok asiri huzursuz olmustum adeta panik gibi birsey olmustum diyebilirim bacaklarimi oynatamamamdan!!! Bacagimi elliyordum sanki soguk bir et elliyormus gibi, ellim hissediyor ama bacagim hissetmiyordu dokundugumu... korkutmayayim ama cok asiri rahatsiz olmustum bu durumdan! Ikinci oglumda öyle gecmedi, sanirim biliyordum nasil oldugunu diye, kafami okadar bacaklarimla yormamistim!!! Ikinci dogumumda bile öncesinde bu andan daha cok korkuyordum, hani yine öyle hissedersem diye!
Sana dogru olani nasil hissettigim yazmak istedim! Cünkü panik atagim var deyince böyle olabilecegini bilmeni istedim! Dedim ya bastanda kendin icin tart, hangisinin daha agir bastigini! Yavrunu hemen görebilmek ama ardindan böyle bir SIKINTI yasayabilme ihtimalimi yoksa bastan görmemek ama sonra böyle bir SIKINTI olmadan, fakat hazir yikanmis temizlenmis bir bebegi kucagina almakmi??? Tart kendin icin ! Cok öptüm!
 
Nurgül'cüm çok teşekkür ederim bitanem benim için çok yararlı bilgiler bunlar.
Evet canım Annem vefat ettikten 15 ay sonra gelişen bir rahatsızlıktı bu panik atak ilaç kullanmaya başladım. En az 6 ay kullanmam gerekiyordu, hamile kalmayı çok istediğim için 3 ayın sonunda bıraktım ilacı, hamileliğimin ilk aylarıda çok sıkıntılı geçti. Şimdide bu doğumu düşünüp sıkıntı yaşıyorum. Beni korkutan en çok ameliyathane pencere olmadığını sanıyorum hiç görmedim şimdiye kadar ameliyathane o yüzden bundan dolayı bi sıkıntı yaşabilirim gibime geliyor. Ve açık yazdığın için ayrıca teşekkür ederim. Hiç aklıma gelmemişti ayaklardaki hissislik... Bunu düşünüp doktoruma anlatacağım bakalım ne diyecek. teşekkür ederim bitanem paylaşımın için. Bu arada seni gördüm inanılmaz hoş bir bayansın nereye daha zayıflamaya çalıştığını anlamış değilim ClownClown


-------------
Yaşama Sebebim Canım Oğlum Seni Çok Seviyorum


Mesajı Yazan: zelos
Mesaj Tarihi: 16 May 2008 Saat 00:56
bende normal onca sancıyı cektım rahım acılmadıgı ıcın apar topar sezeryana aldılar  bılsem bastan sezeryan olurdumTongue

-------------
http://www.glitterfy.com/">


Mesajı Yazan: şeniz
Mesaj Tarihi: 16 May 2008 Saat 12:30
benimde 40 haftam dolmuştu hiç bir belirti sancı falan yoktu. doktor muayene etti.çatımın dar olduğunu söyledi.bebeğimde aşağıya inememiş zaten.beklemeye gerek yok sezeyana alalım seni dedi.epidural sezeryan yöntemiyle doğum yaptım.bebeğim doğunca bana gösterdiler ve yanağıma yüzünü değdirdiler.herkesten önce ben gördüm.uyanık olmak tabi ki daha avantajlı...tavsiye ediyorumSmileSmile

-------------
http://lilypie.com">


Mesajı Yazan: _alev_
Mesaj Tarihi: 30 Tem 2008 Saat 16:02
Orjinalini yazan: şeniz şeniz Yazdı:

benimde 40 haftam dolmuştu hiç bir belirti sancı falan yoktu. doktor muayene etti.çatımın dar olduğunu söyledi.bebeğimde aşağıya inememiş zaten.beklemeye gerek yok sezeyana alalım seni dedi.epidural sezeryan yöntemiyle doğum yaptım.bebeğim doğunca bana gösterdiler ve yanağıma yüzünü değdirdiler.herkesten önce ben gördüm.uyanık olmak tabi ki daha avantajlı...tavsiye ediyorumSmileSmile
  ayy bendede var panikatak..çok korkuyorum şimd bile düşünüyorum..ya ameliyat masasında kalırsam diye..!!!! :-((
çok acıyor mu epidural sezeryanda canın???CryCryEmbarrassed


-------------
canım bebeğim..sabırsızlıkla bekliyorum seni ;)


Mesajı Yazan: hilal
Mesaj Tarihi: 30 Tem 2008 Saat 22:58
alevvv neden o kadar korkuyon kızzzLOLcnm sen ne kadar korkarsan o kadar zor olur senin için ,epidural sezeryan bence daha iyi bende oldum ,inan hiç bişey hissetmiyosun çok güzel geççiyo o an ,çocuğunu görmek çok mutlu ediyo seni,tabi doğum sonrası çok ama çok zor ,ama kuzunu kucağına alınca bunları tınmıyosunki zatenWink

-------------
Bazılarını hoşgörmüyorum,tahammül ediyorum...Ama tahammülünde bir sınırı var,biliyorum...


Mesajı Yazan: _alev_
Mesaj Tarihi: 31 Tem 2008 Saat 13:53
Orjinalini yazan: hilal hilal Yazdı:

alevvv neden o kadar korkuyon kızzzLOLcnm sen ne kadar korkarsan o kadar zor olur senin için ,epidural sezeryan bence daha iyi bende oldum ,inan hiç bişey hissetmiyosun çok güzel geççiyo o an ,çocuğunu görmek çok mutlu ediyo seni,tabi doğum sonrası çok ama çok zor ,ama kuzunu kucağına alınca bunları tınmıyosunki zatenWink
LOLBig%20smile ya küçükken bi kere hamile kalmıştım..15 yaşındayken sonra aldırdım evlenince hamile kaldım asıl nedenim bu..EmbarrassedConfusedCry

-------------
canım bebeğim..sabırsızlıkla bekliyorum seni ;)


Mesajı Yazan: Ziyaretçi
Mesaj Tarihi: 31 Tem 2008 Saat 14:13
sezeryan korkulacak bir doğum yöntem değil ben de sezeryanla yaptım doğumumu hiç ağrı çekmedim narkoz geçtikten sonra da


Mesajı Yazan: ilal
Mesaj Tarihi: 31 Tem 2008 Saat 16:13
Orjinalini yazan: _alev_ _alev_ Yazdı:

Orjinalini yazan: hilal hilal Yazdı:

alevvv neden o kadar korkuyon kızzzLOLcnm sen ne kadar korkarsan o kadar zor olur senin için ,epidural sezeryan bence daha iyi bende oldum ,inan hiç bişey hissetmiyosun çok güzel geççiyo o an ,çocuğunu görmek çok mutlu ediyo seni,tabi doğum sonrası çok ama çok zor ,ama kuzunu kucağına alınca bunları tınmıyosunki zatenWink
LOLBig%20smile ya küçükken bi kere hamile kalmıştım..15 yaşındayken sonra aldırdım evlenince hamile kaldım asıl nedenim bu..EmbarrassedConfusedCry






15 yaşındamıShocked kaç yaşında evlendin ki sen


-------------
Empatinin olmadığı ilişkiler yüzeyseldir. Bu tür ilişkiler insana doyum vermez. En derin sohbetler geyik muhabbetinin ötesine geçemez.


Mesajı Yazan: _alev_
Mesaj Tarihi: 31 Tem 2008 Saat 16:24
Orjinalini yazan: la_recatta la_recatta Yazdı:

Orjinalini yazan: _alev_ _alev_ Yazdı:

Orjinalini yazan: hilal hilal Yazdı:

alevvv neden o kadar korkuyon kızzzLOLcnm sen ne kadar korkarsan o kadar zor olur senin için ,epidural sezeryan bence daha iyi bende oldum ,inan hiç bişey hissetmiyosun çok güzel geççiyo o an ,çocuğunu görmek çok mutlu ediyo seni,tabi doğum sonrası çok ama çok zor ,ama kuzunu kucağına alınca bunları tınmıyosunki zatenWink
LOLBig%20smile ya küçükken bi kere hamile kalmıştım..15 yaşındayken sonra aldırdım evlenince hamile kaldım asıl nedenim bu..EmbarrassedConfusedCry






15 yaşındamıShocked kaç yaşında evlendin ki sen
 
Hayırrr,,şu an 31 yaşındayım,,küçükken bi kere yanlışlıkla hamile kalmıştım. . . 15 yaşında yanlışlıkla hamile kalmıştım çocuğumu aldırdım evlilik dışı olmaz dediler,,sonra işte 30 yaşında  evlendim,,çok zaman geçti tabi 15 yaşla-31 yaş....şimdi hamileyim ama EVLİyim :)Wink


-------------
canım bebeğim..sabırsızlıkla bekliyorum seni ;)


Mesajı Yazan: SevgiYumaklarım
Mesaj Tarihi: 31 Tem 2008 Saat 16:54
bende doğumda çok korkuyorum. hem normal doğumdan hemde sezeryandan.
normal doğumdan korkuyorum alt bölgeden kesiliyor o korkutuyor beni..
sezeryandan korkuyorum çünkü hani uyutuluyorsun ya bir daha uyanamayacakmışım gibi geliyor.
epidulal çok istiyorum ama çevremde epidural olan tanıdıklarım var sadece 1 kişi memnun kaldı. diğerleri ya 20 gün baş ağrısı çekmiş yada kollarında uyuşmalar olmuş.
bunları duydukça ürküyorum..
 
tabiki doktorum ne derse öyle olur ama yinede elimde değil...


Mesajı Yazan: _alev_
Mesaj Tarihi: 31 Tem 2008 Saat 16:58
Orjinalini yazan: aşkitom aşkitom Yazdı:

bende doğumda çok korkuyorum. hem normal doğumdan hemde sezeryandan.
normal doğumdan korkuyorum alt bölgeden kesiliyor o korkutuyor beni..
sezeryandan korkuyorum çünkü hani uyutuluyorsun ya bir daha uyanamayacakmışım gibi geliyor.
epidulal çok istiyorum ama çevremde epidural olan tanıdıklarım var sadece 1 kişi memnun kaldı. diğerleri ya 20 gün baş ağrısı çekmiş yada kollarında uyuşmalar olmuş.
bunları duydukça ürküyorum..
 
tabiki doktorum ne derse öyle olur ama yinede elimde değil...
 
Aynen bee canım aynı korkular işte..kesilmesi korkutuyor..Birde bende de var işte;kalkamayacakmışım gibi geliyor..!! Cry


-------------
canım bebeğim..sabırsızlıkla bekliyorum seni ;)


Mesajı Yazan: _bilge_
Mesaj Tarihi: 31 Tem 2008 Saat 17:03
Orjinalini yazan: _alev_ _alev_ Yazdı:

Orjinalini yazan: aşkitom aşkitom Yazdı:

bende doğumda çok korkuyorum. hem normal doğumdan hemde sezeryandan.
normal doğumdan korkuyorum alt bölgeden kesiliyor o korkutuyor beni..
sezeryandan korkuyorum çünkü hani uyutuluyorsun ya bir daha uyanamayacakmışım gibi geliyor.
epidulal çok istiyorum ama çevremde epidural olan tanıdıklarım var sadece 1 kişi memnun kaldı. diğerleri ya 20 gün baş ağrısı çekmiş yada kollarında uyuşmalar olmuş.
bunları duydukça ürküyorum..
 
tabiki doktorum ne derse öyle olur ama yinede elimde değil...
 
Aynen bee canım aynı korkular işte..kesilmesi korkutuyor..Birde bende de var işte;kalkamayacakmışım gibi geliyor..!! Cry
bendede o korku vardı son güne kadar normal istedimTongue son gün kalp atışları durunca sezaryene aldılaCryr. keşke önceden yatsaymışım masaya kuzu kuzu. hiç acı çekmiyorsun sonrasıda gayet iyi. 15 dk sonra uyandım. sezaryende artık gayet modern yapılıyor korkmaya gerek yok allah hayırlısıyla kurtarsın


-------------
bi gün herkes yaptıklarının bedelini ödeyecek !!!... Ödemeyi yaptıysanız bu mesajı dikkate almayınız


Mesajı Yazan: SevgiYumaklarım
Mesaj Tarihi: 31 Tem 2008 Saat 17:03
yok ben kesilmekten pek korkmuyorumda sanki uyanamayacakmışım gibi geliyor.
 
inan daha küçüklüğünü bildiğim dünün çocukları diyebilirim doğuruyor ben nasıl doğuramayacam diye kendime teselli veriyorum ama olmuyor..
korkuyom işteeeeee...Cry


Mesajı Yazan: _alev_
Mesaj Tarihi: 31 Tem 2008 Saat 17:08
Orjinalini yazan: aşkitom aşkitom Yazdı:

yok ben kesilmekten pek korkmuyorumda sanki uyanamayacakmışım gibi geliyor.
 
inan daha küçüklüğünü bildiğim dünün çocukları diyebilirim doğuruyor ben nasıl doğuramayacam diye kendime teselli veriyorum ama olmuyor..
korkuyom işteeeeee...Cry
 
Uyudun mu sorun yokta işte,,o karnının açılması,,ÜRKÜTÜCÜ çok..CryCryCryCryCryCryCryCryCryCryCry


-------------
canım bebeğim..sabırsızlıkla bekliyorum seni ;)


Mesajı Yazan: ilal
Mesaj Tarihi: 31 Tem 2008 Saat 17:14
Orjinalini yazan: aşkitom aşkitom Yazdı:

yok ben kesilmekten pek korkmuyorumda sanki uyanamayacakmışım gibi geliyor.
 
inan daha küçüklüğünü bildiğim dünün çocukları diyebilirim doğuruyor ben nasıl doğuramayacam diye kendime teselli veriyorum ama olmuyor..
korkuyom işteeeeee...Cry





uyanırsın canım...uyanmaman için sebep yok...düşünsene kalp nakli olan insanlar bile uyanıyo ki saatlerce narkoza maruz kalıyo....



hem bukadar çok ta düşünmeyin....gerçi ilk başlarda en çok düşünülen konu doğum oluyo ama zaman ilerledikçe bu korku aklına bile gelmiyo..benim şuan öyle...hele cinsiyetiinide öğrendim ya şunuda yapmalıyım ,bunuda hazırlamalıyım diye tatlı telaşlara giriyo insan...


-------------
Empatinin olmadığı ilişkiler yüzeyseldir. Bu tür ilişkiler insana doyum vermez. En derin sohbetler geyik muhabbetinin ötesine geçemez.


Mesajı Yazan: _alev_
Mesaj Tarihi: 31 Tem 2008 Saat 17:16
Orjinalini yazan: la_recatta la_recatta Yazdı:

Orjinalini yazan: aşkitom aşkitom Yazdı:

yok ben kesilmekten pek korkmuyorumda sanki uyanamayacakmışım gibi geliyor.
 
inan daha küçüklüğünü bildiğim dünün çocukları diyebilirim doğuruyor ben nasıl doğuramayacam diye kendime teselli veriyorum ama olmuyor..
korkuyom işteeeeee...Cry





uyanırsın canım...uyanmaman için sebep yok...düşünsene kalp nakli olan insanlar bile uyanıyo ki saatlerce narkoza maruz kalıyo....



hem bukadar çok ta düşünmeyin....gerçi ilk başlarda en çok düşünülen konu doğum oluyo ama zaman ilerledikçe bu korku aklına bile gelmiyo..benim şuan öyle...hele cinsiyetiinide öğrendim ya şunuda yapmalıyım ,bunuda hazırlamalıyım diye tatlı telaşlara giriyo insan...
Nasihatlerin için tesekkür ederim canım :)

-------------
canım bebeğim..sabırsızlıkla bekliyorum seni ;)


Mesajı Yazan: fatoş
Mesaj Tarihi: 31 Tem 2008 Saat 17:22
Arkadaşlar gözünüzü bu kadar korkutmayın, normal doğum o kadar çok istedim ki anlatamam, sonuna kadar bekledim, 40+2 de suyum geldi, kızım kanala bir türlü girmedi, hiç açılmada olmadı, mecburen sezeryan oldum, çok şükür sonradan da hiç bir sıkıntı çekmedim, ameliyathane çıkışında hemen kendime geldim ve kızımı sordum, odaya çıkınca, ayağa kalkmak bile istedim ama izin vermediler tabi, ben hamileyken de doğumdan hiç korkmuyordum, benim doktorum bana hep "çok fazla doğum hikayesi dinleme, eskiden kadınlarımız tarlada doğuruyormuş" derdi, herkesin bünyesi farklı, size tavsiyem sizde dinleyip, gözünüzü korkutmayın Smile

-------------
http://www.glitterfy.com/">


Mesajı Yazan: _alev_
Mesaj Tarihi: 31 Tem 2008 Saat 18:42
Orjinalini yazan: fatoş fatoş Yazdı:

Arkadaşlar gözünüzü bu kadar korkutmayın, normal doğum o kadar çok istedim ki anlatamam, sonuna kadar bekledim, 40+2 de suyum geldi, kızım kanala bir türlü girmedi, hiç açılmada olmadı, mecburen sezeryan oldum, çok şükür sonradan da hiç bir sıkıntı çekmedim, ameliyathane çıkışında hemen kendime geldim ve kızımı sordum, odaya çıkınca, ayağa kalkmak bile istedim ama izin vermediler tabi, ben hamileyken de doğumdan hiç korkmuyordum, benim doktorum bana hep "çok fazla doğum hikayesi dinleme, eskiden kadınlarımız tarlada doğuruyormuş" derdi, herkesin bünyesi farklı, size tavsiyem sizde dinleyip, gözünüzü korkutmayın Smile
  Çok doğru söylüyyorsun canım galiba cesaretlenmeye başladım bu foruma gelince Big%20smile Şöyle çatır çatır doğurmak varken..ben gidipte korkuyorum nolucak yaa çatır çatır doğur işteeee..!!!LOLLOL

-------------
canım bebeğim..sabırsızlıkla bekliyorum seni ;)


Mesajı Yazan: nil
Mesaj Tarihi: 01 Ağu 2008 Saat 01:46
ben iki doğumumuda çatır çatır doğuranlardanımWinkWinkLOLLOL

-------------
yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine.....


Mesajı Yazan: _alev_
Mesaj Tarihi: 01 Ağu 2008 Saat 11:18
Orjinalini yazan: nil nil Yazdı:

ben iki doğumumuda çatır çatır doğuranlardanımWinkWinkLOLLOL
LOL valla hee çattır çattır doğurmak varken..halbuki bişicik olmıcak,,bi 15 dk.uyıyıp uyancazz.. ;) LOLWink

-------------
canım bebeğim..sabırsızlıkla bekliyorum seni ;)


Mesajı Yazan: hande
Mesaj Tarihi: 01 Ağu 2008 Saat 11:26

sezeryanında, normal doğumunda hem avantajlarının yanında tabiiki dezavantajlarıda var.HEPSİNİN DERDİDE,ACISI DA , TATLILIĞI DA AYRI....

bunların her ayrıntısını düşünerek, ömrünüzde en güzel dönem olan bu hamilelik döneminizin tadını  çıkarrtıp, en son haftaya bırakın bu kararı ve bunlar hakkındaki düşünceleri benceSmile


-------------
http://bonbon-butik.blogspot.com/ - BEBEK ŞEKERİ VE BUTİK KURABİYE İSTEYEN TIKLASIN LÜTFEN :)


Mesajı Yazan: _alev_
Mesaj Tarihi: 01 Ağu 2008 Saat 11:30
Orjinalini yazan: hande hande Yazdı:

sezeryanında, normal doğumunda hem avantajlarının yanında tabiiki dezavantajlarıda var.HEPSİNİN DERDİDE,ACISI DA , TATLILIĞI DA AYRI....

bunların her ayrıntısını düşünerek, ömrünüzde en güzel dönem olan bu hamilelik döneminizin tadını  çıkarrtıp, en son haftaya bırakın bu kararı ve bunlar hakkındaki düşünceleri benceSmile
 
Çom doğru söylüyorsun canım..aynenWink


-------------
canım bebeğim..sabırsızlıkla bekliyorum seni ;)


Mesajı Yazan: balkız
Mesaj Tarihi: 26 Kas 2009 Saat 18:25
ben sezeryan istiyodum eşim normal ol diyodu sanki o dogurcak demesi kolayy LOLLOLLOL
zaten ikiz die sezeryan oldum


-------------
iki küçük dünyaya gönüllü hapsoldum http://lilypie.com">


Mesajı Yazan: AtaDenizim
Mesaj Tarihi: 26 Kas 2009 Saat 19:25
benim ne açılmam oldu nede sancım geldi eee zamanda geçiyordu  o nedenle genel anestezi ile sezeryanla doğum yaptımBig smile oğluşum kurban olurum tek sağlıklı olsunlarda Big smile

-------------
http://www.glitterfy.com/">


Mesajı Yazan: durukuşum
Mesaj Tarihi: 27 Kas 2009 Saat 00:41
benim de 40 haftalık olmasına rağmen ne açılma ne sancı hiçbiri yoktu.bekle bekle gelmez.yeri rahat.ama biz kurtlandık.korktuk bir de bişey olmasın die.ama iiki de epidural sezeryan olmuşum .mis gibi.acı yok,bebeğin karşında daha ne olsun.sonra 1 hafta 10 gün ağrı.ama o normalde de oluyo.benim normal yapan bi arkadaşım haftalarca tuvalete gidemedi.yani gitti de biraz zor olduEmbarrassedbana da iiki sezeryan yaptın dedi...

-------------
hoşgeldin ipek tenli kızım hayatımıza!!!


Mesajı Yazan: ELa-m
Mesaj Tarihi: 30 Kas 2009 Saat 18:58
in$ normal dogum nasip eder allah, benimde normal dogum olmasi gerekiyordu,ama bebegim kafasini bir kaç kez ters donderdi o yuzden 17saat sancIdan sonra:)))) sezeryene aldilar ,normal dogum'da zor bence:)))

-------------
E$e v kIzI eLa


Mesajı Yazan: balkız
Mesaj Tarihi: 01 Ara 2009 Saat 07:33
benim arkadasım normal yaptı saatlerce sancı çektiii tırnakları bile mosmor olmuştu artıkk dayanamıyoduuu dogum yaptı ama 1 hafta yataktan kalkamadıı sanki o sezeryan olmuş ben normal olmuşum ben 1 günde kalktımm iki dogumunda zorlukları varr allah kolay dogumlar nasip etsinn

-------------
iki küçük dünyaya gönüllü hapsoldum http://lilypie.com">


Mesajı Yazan: yunahu
Mesaj Tarihi: 06 Oca 2010 Saat 12:40
suyumun gelmesiyle devlet hastanesine gittik normal olmasını istiyordum ama oanki kontrolde çatımın dar olduğu nu söyledi doktor zaten bebeğimin kafasıda büyüktü oyüzden tahliller falan derken sabah 9da gittiğimiz hastanede akşam 6 da sezaryenle doğum yaptım ama sancıda çekmiş oldum aynı zamanda.

-------------
http://lilypie.com">


Mesajı Yazan: aycaelyesa
Mesaj Tarihi: 06 Oca 2010 Saat 17:42
bende sezeryan yaptım sabah 7 30 da girdim doğum için 3 cm den fazla açılma olmayınca akşam  9 30 sezeyana alındım ama tabi öldüm öldüm dirildim Smile

-------------
http://www.glitterfy.com/">


Mesajı Yazan: peperutka
Mesaj Tarihi: 10 Oca 2011 Saat 19:28
Sezeryandan sora dikişler açılabiliyo diyolar ve doğumdan bikaç senesorda agrısı devam edıyomuş ne derece dogru zaman yaklaştıkça panikteyımde Smile

-------------
http://lilypie.com" rel="nofollow">



Şapkadan tavşan çıkarmayı marifet sanıyorlar. Ben kalbimden '' ÖKÜZ '' çıkardım hey yavrum hey :))
<


Mesajı Yazan: Gülsen
Mesaj Tarihi: 10 Oca 2011 Saat 23:30
Ben iki oğlumuda sezeryan ameliyatla dünyaya getirdim ilkinde şekerim vardı ve son haftalar acayip yükseliyordu aç gezdim resmen ama fayda etmedi insülinde vurulmak istemedim korktum biraz o yüzden sezeryanla 2 hafta önce alındı 2. de sezeryan oldu ondada bebek aşağıdaydı ( ben genelde aşağıda taşıyorum ilk sezeryanın dikişlerini zorlamaya başlamış rahimde oda öyle alındı ama ben sezeryanlardan sonra hiç sıkıntı yaşamadım çok şükür 2. sezeryanımda 2. gün bağdaş kurup gayet dik oturup emziriyordum hastanede doktor istersen çık dedi ama tabi ki en güzeli normal doğumSmile 

-------------
http://www.glitterfy.com/">


Mesajı Yazan: megryan
Mesaj Tarihi: 11 Oca 2011 Saat 00:35
Orjinalini yazan: peperutka peperutka Yazdı:

Sezeryandan sora dikişler açılabiliyo diyolar ve doğumdan bikaç senesorda agrısı devam edıyomuş ne derece dogru zaman yaklaştıkça panikteyımde Smile

Arkadaşlarımın çoğu bende dahil sezeryanla doğum yaptık ama çok şükür hiçbiri dikişlerin açılması gibi bir şikayet yaşamadı.Kendine iyi bakmanla doktorunla hastaneyle ilişkili.Üstelik bende senin gibi düşünüyordum ve o atılan dikişlerin çok sağlam olduğunu ve kolay kolay açılmayacağını söylemişti doktorlar.Zaten 6 ay sonra tamamen iyileşiyor diye biliyorum.


-------------
UMUDA DOĞRU !


Mesajı Yazan: megryan
Mesaj Tarihi: 11 Oca 2011 Saat 00:37
Orjinalini yazan: Gülsen Gülsen Yazdı:

Ben iki oğlumuda sezeryan ameliyatla dünyaya getirdim ilkinde şekerim vardı ve son haftalar acayip yükseliyordu aç gezdim resmen ama fayda etmedi insülinde vurulmak istemedim korktum biraz o yüzden sezeryanla 2 hafta önce alındı 2. de sezeryan oldu ondada bebek aşağıdaydı ( ben genelde aşağıda taşıyorum ilk sezeryanın dikişlerini zorlamaya başlamış rahimde oda öyle alındı ama ben sezeryanlardan sonra hiç sıkıntı yaşamadım çok şükür 2. sezeryanımda 2. gün bağdaş kurup gayet dik oturup emziriyordum hastanede doktor istersen çık dedi ama tabi ki en güzeli normal doğumSmile 

Maaşallah sana iyi cesaret etmişsin.Ben doğumdan sonra korktuğum için öyle kolay kolay dik yürüyemedim.Sanki gerilecekmiş gibi hissettim orayı.Birde bağdaş kurmak diyorsun ayaklarımı oynatınca acıyacak sanıyordum LOL


-------------
UMUDA DOĞRU !


Mesajı Yazan: KUZEY&MİRA
Mesaj Tarihi: 11 Oca 2011 Saat 12:08
Maalesef ben ilk doğumumu sezeryanla yaptım..Öyle çok hazırlanmıştım ki normal doğuma öyle çok istemiştimki ama oğlum ters durduğu için mecbur kaldık....Allah biliyoya zerre kadar korkmadım aman bayıltacaklardı zaten..
resimlere bakıyorumda hepsinde gülmüşüm hele videolar da ebe,hemşire hapimiz kahkahalarla girdik doğumhaneye..sadece heyecan vardı..
Ben de doğum sonrası beni bağıra bağıra ağlatan arada bir boynumun arkasından omur ilik hizasına kadar inen saniyelik tutulma oldu...


-------------
http://www.glitterfy.com/"> DEVRİM KUZEY & ZEYNEP MİRA


Mesajı Yazan: yunahu
Mesaj Tarihi: 11 Oca 2011 Saat 16:05
Orjinalini yazan: peperutka peperutka Yazdı:

Sezeryandan sora dikişler açılabiliyo diyolar ve doğumdan bikaç senesorda agrısı devam edıyomuş ne derece dogru zaman yaklaştıkça panikteyımde Smile


zeynepcim;
eğer mecbur kalmazsan o ayrı bişey tabi keyfi yaptırma derim belki yaşamayan vardır  lakin ben sezeryanla iki doğum yapmış biri olarak ki ikinci doktorum çok iyiydi yinede ayağımı üşüteyim veya kendimi zorlayayım hemen dikişlerim sızlamaya başlar bak bi sene oldu doğum yapalı hala halı bile kaldıramıyorum kızımı kucağımda taşırken sızlamaya başlıyor dikiş yerlerim.


-------------
http://lilypie.com">


Mesajı Yazan: yunahu
Mesaj Tarihi: 11 Oca 2011 Saat 16:20
Orjinalini yazan: megryan megryan Yazdı:

Orjinalini yazan: peperutka peperutka Yazdı:

Sezeryandan sora dikişler açılabiliyo diyolar ve doğumdan bikaç senesorda agrısı devam edıyomuş ne derece dogru zaman yaklaştıkça panikteyımde Smile

Arkadaşlarımın çoğu bende dahil sezeryanla doğum yaptık ama çok şükür hiçbiri dikişlerin açılması gibi bir şikayet yaşamadı.Kendine iyi bakmanla doktorunla hastaneyle ilişkili.Üstelik bende senin gibi düşünüyordum ve o atılan dikişlerin çok sağlam olduğunu ve kolay kolay açılmayacağını söylemişti doktorlar.Zaten 6 ay sonra tamamen iyileşiyor diye biliyorum.


emelin dediklerine de katılıyorum
ilk doğumumda devlet hastanesinde artık ne yaptılarsa bilmiyorum doğumdan 10 gün sonra tekrar dikişlerim iki yandan açıldı ve ilaç verildi iltihap yapmış dikişlerin altı neler çektim neler o halimle sıralarda bekledim ayakta taksiye bile binsem hareket halinde mahvoluyorum kalan dikişlerim de patlıycak sanıyodum rahatsızlığı epeyce sürdü,
ikinci doğumumda daha hastanedeyken banyo yaptım sağa sola daha çabuk dönebildim hele taksiden aklım çıkıyodu yine aynı şeyleri yaşayacağım diye ama çok rahattım sallantılar bile korktuğum kadar acı vermedi.
ilkinde 20 gün yataktan çıkamadım ikincide ise yatmasam da oluyodu,
yinede ben tırsıyorum bundan mı rahatsız oluyorum acaba yinede

evet doktor çok mu çok önemli bencede


-------------
http://lilypie.com">


Mesajı Yazan: peperutka
Mesaj Tarihi: 11 Oca 2011 Saat 20:13
Herkese çok teşekkürSmile

-------------
http://lilypie.com" rel="nofollow">



Şapkadan tavşan çıkarmayı marifet sanıyorlar. Ben kalbimden '' ÖKÜZ '' çıkardım hey yavrum hey :))
<


Mesajı Yazan: yasemin
Mesaj Tarihi: 15 Mar 2011 Saat 23:23

Sezaryan doğumla, bebeğin karakterini belirle!

Son moda bu... Metropol anneleri, doğum zamanına göre bebeğin karakterini astrologlarla birlikte belirliyor.

 



Astroloji haritası incelenerek yapılan analizler sayesinde anneler çocuklarının karakterlerini önceden tespit edebiliyor.

Birçok kişinin merak ettiği bu konu hakkında Astroloji Uzmanı Su Karakuş bilinmeyenleri anlattı.

BEBEĞİN ŞANSLI OLMASINI SAĞLAMAK MÜMKÜN MÜ?

Sezaryanla doğum yapmayı planlayan annelerin sıklıkla ilgilendiği konu bebeğinin astroloji haritasındaki değişimlerdir. Bazen bebeğin burcunu değiştiren, bazen de yükselen burcunu değiştirmek isteyen ebeveyne rastlıyoruz.

Anneler çocuğunun sağlıklı, iyi bir insan olmasını her şeyden çok istiyor. İyi bir eğitim alması, kariyerinin iyi olması, şanslı biri olarak doğması da dilekler arasında. Şanslı bir bebek olması için bir bebeğin iyi açılar altında doğmasını sağlamak mümkün. Ailenin iyi anlaşacağı bir bebek olması içinse yükselen burcunu dilediğimiz gibi ayarlamak mümkün.

NASIL BELİRLENİYOR?

Sezeryanla doğum yapmanın astrolojik açıdan avantajı bebeğin kadersel olaylardan olumsuz etkilenmesine mani olmaktır. Normal doğumda olduğu gibi sezeryan zamanına da müdahale etmemek kadersel getirileri tevekkülle karşılamak ailenin burç dinamiklerinin bebeğe geçmesini, böylece tıpkı ailenin DNA�sını taşır gibi burç özelliklerinin bebek tarafından taşınmasını sağlar. Bu doğallık bebek ve ailenin daha iyi anlaşmasını da sağlar.

Annelerin özellikle dikkat ettiği şey anlaşabileceği burçtan bir bebeğe sahip olmaktır. Oysa astroloji haritası burçtan daha fazla bilgi içerir. Örneğin bebeğinin Akrep burcu olmasını istemeyen bir anne adayı birkaç saat erken doğum yaparak bebeğinin Terazi burcu olarak doğmasını sağlayabilir.

ANALİZLERDE DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN HUSUSLAR NELERDİR?

Ayrıntılara hakim bir astrolog tarafından planlanmayan sezeryan saati bebeğin Terazi burcu doğmasını sağlasa bile, Yükselen burcun Akrep olmasına veya gezegenlerin Akrep alanında toplanarak bebeğin aşırı akrep özellikleri göstermesine yol açabilir.

Bebeğin kaderini olumsuz etkilememek adına profesyonel bir astrolog tarafından bebeğin doğum günü ve saati titizlikle planlanmalıdır. Olumsuz açılar her gün gökyüzüne hakim olabilir. Olumsuzlukları kişiye en az zarar verecek bir alana taşımak için doğru doğum saatini tespit etmek gerekir.



-------------



Mesajı Yazan: peperutka
Mesaj Tarihi: 25 Mar 2011 Saat 16:13

İki kadından biri sezaryeni tercih ediyor ama...

Türkiye'de sezaryenle doğum oranları, bölgelere ve kurumlara göre farklılık göstermekle birlikte ortalama ''yüzde 49'' olarak belirtiliyor. Bu orana göre, Türkiye'de her iki kadından biri ''sezaryen'' le doğum yapıyor.

Uzmanlar, tıbbi bir zorunluluk olmadığı sürece normal doğumun hem anne hem de bebek sağlığı için en doğru yöntem olduğu vurguluyor.

Sezaryenle doğumun kadın sağılığını ciddi oranda riske attığına dikkati çeken uzmanlar, sezaryen doğuma bağlı hem açık karın cerrahisi hem de uygulanan anestezinin ek risklerinin anne ve bebeğe geçtiği; enfeksiyon riskinin arttığı, kan tranfüzyonu gerektiren kanama, tromboembolik hastalık riskinin yükseldiğini ve iç organlarda yaralanma olasılığının bulunduğu uyarısında bulunuyor.

Gazi Üniversitesi (GÜ) Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aydan Biri, AA muhabirine yaptığı açıklamada, son yıllarda uygulama sayısı artan ''sezaryen''le doğumun kadın sağılı açısından sakıncalı olduğunu söyledi.

Sezaryenle doğumun, tüm dünyada hafif bir artış gösterdiğini belirten Biri, bu uygulamanın Türkiye'de ''oldukça sık uygulanan'' bir doğum şekli haline geldiğini ileri sürdü. Biri, sezaryen doğum oranlarının bölgelere ve kurumlara göre farklılık göstermekle birlikte ''ortalama yüzde 49'' olduğunu ve bunun oldukça yüksek bir seviye olarak yorumlanması gerektiğini bildirdi. Bu orana göre, ''Türkiye'de her iki kadından biri sezaryenle doğum yapmaktadır'' diyen Biri, ''Diğer bir bakış açısıyla, gebe kalabilen ve bebeği 20 hafta üzerine geçen her iki kadından biri açık bir karın ameliyatı olmaktadır. Bu neredeyse halk sağlığı sorunu sayılacak derecede ciddi bir orandır'' diye konuştu.

Biri, Türkiye'de sezaryen doğum sonrasında ikinci doğumun da mutlaka sezaryenle yapılması anlayışının gelecekte oranları daha da yükselteceğini ifade ederek, ''Sağlık Bakanlığı, artan sezaryen oranlarını önemli bir sorun olarak ele almış ve sezaryen oranlarını tıbbi endikasyonların gerektirdiği yüzde 15 civarına çekilmesini hedeflemiştir'' dedi.

''TIBBİ GEREKÇE HALİNDE SEZARYEN DOĞUM GEREKLİDİR''

Birçok tıbbi nedenle gerek anne gerekse bebek sağlığını korumak için sezaryen doğumun gerekli olduğunu vurgulayan Biri, şunları kaydetti:

''Gerçekte tıbbi nedenlere dayalı sezaryen doğum gerekliliği, bugün ulaşılan noktanın çok altındadır. Bu yüzden oranlardaki yükselmenin nedeni, anne ve bebek sağlığının korunması amacının ötesinde, çoğu kez isteğe bağlı yapılan sezaryenler gibi görünmektedir.

Anne ve bebek de cerrahi bir doğumdan normal vajinal doğuma göre daha fazla sorun yaşıyor görünmektedir. Çeşitli açılardan yetersiz ve bazı konularda kesin bir karara varılmasını sağlamasa da sezaryen ve vajinal doğumu kıyaslayan çalışmaların sonuçlarına bakıldığında, sezaryen doğuma bağlı hem açık bir batın (karın) cerrahisinin, hem de uygulanan anestezinin ek riskleri anne ve bebeğe yüklenmektedir.

Anne açısından bakıldığında, sezaryen doğumlarda özellikle enfeksiyon riski artmaktadır. Bu enfeksiyonlar ameliyat bölgesini, üreme organlarını, diğer sistemleri ilgilendirebilir (rahim iç yüzeyi enfeksiyonu, kesi yeri enfeksiyonu, pnomoni:akciğer enfeksiyonu).

Yine sezaryen doğumlarda kan tranfüzyonu gerektiren kanama, tromboembolik hastalık riskinin attığını gösteren araştırmalar mevcuttur. Bunların dışında cerrahi sırasında iç organ ve damarsal yaralanmalar olasılık dahilindedir. Hastanede kalış süresinin ve çeşitli sorunlar nedeniyle yeniden hastaneye yatırılarak tedavi edilme gerekliliği de sezaryen doğum sonrasında daha sık olmaktadır.''

-''ANESTEZİ SORUN YARATABİLİYOR''-
Biri, kadının sonraki yaşantısında önceki sezaryene bağlı sorunlar çıkabildiğine de dikkati çekerek, ''Yeniden gebelik nedeniyle ikinci sezaryen doğumun ya da diğer jinekolojik hastalıklar nedeniyle yapılacak operasyonların riski, önceki sezaryen sonrası olası karın içi yapışıklar ve organların yer değişimine bağlı olarak artmaktadır'' uyarısında bulundu.

Sezaryenden sonra rahim iç yüzeyindeki hasara bağlı plasentanın yapışma kusurlarının arttığını da belirten Biri'nin verdiği bilgiye göre, bu durum sıkıntılı bir gebelik sürecini ve riskli bir sezaryen ameliyatını beraberinde getiriyor. Plasentanın rahim ağzına yakın veya tamamen kapatacak şekilde yerleşmesi gebeliğin herhangi bir haftasında şiddetli kanamaya neden olabiliyor. Anne yaşamını tehdit edecek orandaki bir kanama ise gebelik erken doğumla sonuçlandırılabiliyor. Daha nadir olarak rastlansa da plasentanın rahim duvarına aşırı yapıştığı durumlarda ise tek tedavi yolu rahimin alınması olabilir. Bu durumların tümü kadının üreme sağlığını tehlikeye atar.

Uygulanacak anesteziye bağlı olarak, operasyon sırası ve sonrasında çeşitli sorunlar ortaya çıkabiliyor. Özellikle solunum sistemi ile ilgili sorunlar artabiliyor. Bu sorunlar nedeniyle solunumu destekleyen cihazlara bağlanma ve yenidoğan yoğun bakım ünitesine yatırılarak izleme ihtiyacı doğabiliyor. Ayrıca, sezaryen doğumunda maliyeti de artırıyor.

''HEKİMLERDE DE SEZARYENİ TERCİH EDENLERİN ORANI ARTIYOR''

Bazı ülkelerde sezaryen oranlarındaki artışın engellenebilmesi için, bir kez sezaryen sonrasında uygun olduğunda vajinal doğum teşvik ediliyor.

Anne adayları, normal doğumun gerçekleşmesi için gereken kasılmaya bağlı ağrıdan ve sürenin belirsizliğinden korkmak, doğum sonrası estetik kaygısı duymak gibi gerekçelerle sezaryeni tercih edebiliyor. Ancak, tüm bu korkulara karşın doğru olanın normal doğum olduğu vurgulanıyor.

Hekimlerde de sezaryeni tercih edenlerin oranı artıyor. Çünkü, gebe hekim üzerinde baskı yaratabiliyor. Anne adayı, doğumu hekimin yaptırmasını istiyor. Hekim, zamanı kestirilemeyen doğum eylemini izlemekte ve doğuma katılmakta zorlanabiliyor. Medikolegal baskılardan maddi ve manevi zarar gören hekim, normal doğum sonrası çoğu kezde doğumdan kaynaklı olmayan sorunlu bir bebeğin hesabını vermemek için sezaryen doğuma yönelebiliyor.


Alıntı

-------------
http://lilypie.com" rel="nofollow">



Şapkadan tavşan çıkarmayı marifet sanıyorlar. Ben kalbimden '' ÖKÜZ '' çıkardım hey yavrum hey :))
<


Mesajı Yazan: yasemin
Mesaj Tarihi: 26 Mar 2011 Saat 07:04
Her iki kadından biri sezeryan ile doğum yapıyor, doğan her beş çocuktan biri alerjik oluyor.

yonca-nuhogluTürk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği verilerine göre 2001 yılında ülkemizde %21 olan sezeryan doğum oranları 2009 yılı itibariyle % 47’e yükselmiştir. Sezeryan doğumların % 50’den fazlası anne isteği ile gerçekleşirken, bu doğumlar çocuklarda astım görülme sıklığını % 20 arttırıyor. 

Çocuk Sağlığı Hastalıkları ve Çocuk Alerjisi uzmanı Prof. Dr. Yonca Nuhoğlu, toplumda "Alerji"nin  gelip geçici bir hastalık gibi algılandığını, oysaki "Alerji"nin birçok alerjik hastalığın temelinde bulunan ve bütün vücudu tutan sistemik bir rahatsızlık olduğunu belirtiyor. Alerjinin oluşumunda doğum şeklinin önemli bir yer tuttuğunun altını çiziyor.

Normal yoldan doğan bebekler, sezeryan ile doğan bebeklere göre daha az alerji oluyor. Çünkü normal doğum ile dünyaya gelen bebekler,  ilk kez doğum kanalında mikropla tanışıyor ve doğdukları andan itibaren bağışıklık sistemini güçlendirmek için mücadeleye başlıyorlar. Sezeryan ile doğan, steril bir şekilde dünyaya gelen bebeklerde ise tam aksi oluyor.

Prof. Dr. Yonca Nuhoğlu, bilim adamları tarafından alerji hastalığının artış nedenlerinin araştırıldığını, bu araştırmalardan en kapsamlısının “Hijyen Hipotezi” olduğunu, bu hipotezde bağışıklık sisteminin bir teraziye benzetildiğini belirtiyor.

Bağışıklık sistemi, bir terazinin iki kolu gibi birbirinin aksi yönünde çalışan iki farklı sistemden oluşuyor. Bir kol mikroplarla savaşıyor; diğer bir kol alerjik reaksiyonlardan sorumlu tutuluyor. Bağışıklık sistemi mikroplarla ne kadar çok temas ederse; alerjiden o kadar çok uzaklaşıyor. Tam tersi mikropla mücadele ne kadar kısıtlanırsa; bağışıklık sistemi de alerji yönüne kayıyor. Günümüzde aileler, bir yandan çocuklarını hastalıklardan korumaya çalışırken diğer bir yandan alerjik reaksiyona yatkın hale getiriyor.

Prof. Dr. Yonca Nuhoğlu, sezeryan doğumun getirebileceği problemler açısından anneleri uyarırken, özellikle alerjik annelerin tıbbi bir zorunluluk olmadıkça sezeryan doğumu tercih etmemeleri gerektiğinin altını çiziyor.


-------------



Mesajı Yazan: beria
Mesaj Tarihi: 26 Mar 2011 Saat 15:06
sezeryan sonrası dikişlerde sorun yaşama diye bir şey var evet...
ama önüne geçilebilir, şöyleki,
karın iç basıncını bir süre, 1 hafta 10 gün gibi artırmamak gerekiyor...
kendimden örnek vereyim;
doğum sonrası insan hafifliyor, herşeyi yapabileceğini zannediyor ama yapılmamalı, çok gerekli, ölümcül değilse yapmamak lazım, ben üçüncü gündü sanırım, eşimi uyandırmamak için çocuğu doyurduktan sonra o kucağımdayken yataktan sürünerek indim o anki acıyı unutamam ve zaman zaman aynısını hissediyorum...kendimi zorlamamalıydım, gece kalkıp bulaşık makinasına bulaşık dizdim çok yavaş eğilip doğruldum güya, tek tabak-tek tabak ancak yine de yapmamalıymışım... 
bir de banyo meselesi var, dikişlerin ıslanmaması gerekiyor bunu nasıl başarırsınız bilemem...
benim kendimce bulduğum bir yöntem vardı(streç film sardım aşağıdan başlayıp yukarı doğru sardım bir kaç tur hafif kaydırarak)...medikallerde satılan bir bant varmış, o da temin edilebilir...ayaklar sıcak tutulmalı, mümkünse bir süre yelek giymek alışkanlık haline getirilmeli, ben penye bir yelek temin etmiştim... epidural yada spinal anestezi tercih edildiği için omurgaya da dikkat gerekiyor...
 
...gibi...
 
 
 


-------------
hadd bildirmek değil haddimi bilmektir, amacım...


Mesajı Yazan: peperutka
Mesaj Tarihi: 12 Haz 2011 Saat 00:12
Normal sezeryan oldum tavsıye etmıyorumLOL

-------------
http://lilypie.com" rel="nofollow">



Şapkadan tavşan çıkarmayı marifet sanıyorlar. Ben kalbimden '' ÖKÜZ '' çıkardım hey yavrum hey :))
<


Mesajı Yazan: ebremr
Mesaj Tarihi: 07 Tem 2011 Saat 14:03
normal sezeryan ansıl oluyor?ben sezeryanı ıstege baglı yaptım normladen korktugumdan epıdurallı oldu hıc sorunum olmadı allaha sükür Supermen

-------------
http://lilypie.com">


Mesajı Yazan: peperutka
Mesaj Tarihi: 07 Tem 2011 Saat 17:07
Smile
Orjinalini yazan: ebremr ebremr Yazdı:

normal sezeryan ansıl oluyor?ben sezeryanı ıstege baglı yaptım normladen korktugumdan epıdurallı oldu hıc sorunum olmadı allaha sükür Supermen
bayıltılarak  yanı epıdurallı degıl

-------------
http://lilypie.com" rel="nofollow">



Şapkadan tavşan çıkarmayı marifet sanıyorlar. Ben kalbimden '' ÖKÜZ '' çıkardım hey yavrum hey :))
<


Mesajı Yazan: sera
Mesaj Tarihi: 07 Ağu 2011 Saat 01:57
bende 3 yıl önce doğum yaptım..39 .haftada drm kontrol etti sancım vardı ama açılma olmamıştı...norml doğumua uygun olmadığını söyledi ve sen normal yapamzsın yarın sezaryana alıyoruz dedi:(( ama ben korksam bile normal doğuma kendimi alıştırmıştım hayırlısı böyleymiş..2.normal doğum yapma gibi lüksüm yokyine sezaryan



Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat