Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
EVLİLİK SOHBETİ
EBRU TUAY ÜZÜMCÜ
Aile ve Evlilik Terapisti
Yazı Boyutu:
Evlilikte cinsel yaşam


Hani bazı filmler vardır, daha 5. dakikasında sonunu bilirsiniz, ve o çok duyulduk cümleyi tekrarlarsınız, “Ben bu filmi çok gördüm!” Ne yazık ki, buna benzer bir durumu terapilerde sık sık yaşıyorum.

Evliliklerinde iletişim sorunu yaşayan çiftlerin büyük bir çoğunluğu cinselliklerinde de ciddi sorunlarla karşı karşıyalar. Hatta bazen, sorunların ne kadarı yatak odasında başlayıp yaşamlarının diğer alanlarına da zamanla yayıldı, diye düşünüyorum.

Bir çift olan kadın ve erkeğin ilişkisindeki en ayırt edici nokta: cinsellik. Çoğu kere aşık olma duygusuna eşlik eden ona dokunma, onun tarafından sahip olunduğunu hissetme dürtüsü. O çok özel ve çok heyecanlandırıcı paylaşım.

Erkekler için cinsellik pek çok romantik çağrışımı taşımakla birlikte çoğu kez kadın için olduğundan daha kolayca istenip ulaşılabilecek bir yaşantı. Bundan kast ettiğim şu. Erkek iş yerinde sıkıntı da yaşasa, eşiyle tartışmış da olsa ya da çocuklar okulda sorun yaşamış da olsalar, yine de cinsellik için enerji bulabiliyor, cinselliği talep edebiliyor. Ne yazık ki, çoğu kez kadınlar bu durumu, erkeğin anlayışsızlığına, umursamazlığına, kendisini sevmediğine yorabiliyorlar. Oysa, erkek için cinselliği yaşamak, kadın için olduğu kadar karmaşık bir süreci gerektirmiyor. Bu kadar basit ve doğal.

KADIN İÇİN CİNSELLİK...
Kadın içinse cinsellik fiziksel hazzın ötesinde duygusal doyumun da beslediği bir yaşantı. Hatta duygusal doyum olmadan çoğu kere kadın fiziksel hazzı yaşamamak konusunda ısrarlı olabiliyor. Bunun adına “isteksizlik” diyoruz. O gün arkadaşıyla işte yaşadığı tartışma, eşiyle arasında geçen olumsuz bir konuşma ya da çocukların sorunları kadınların düşünce dünyasını öylesine meşgul ediyor ki, adeta cinselliğin yaşanmasının önünde bir blok oluşuyor. Kadın paylaşabildiği, duyulduğunu hissettiği oranda rahatlayıp cinselliği yaşamak için kendini hazır hissedebiliyor. Aslında bu kadar basit ve doğal.

Anlatmak istediğim kadın ve erkek için cinselliğin bazı farklı anlamlar taşıyabildiği ve bu durumun birini diğerine oranla daha iyi ya da kötü yapmadığı. Önemli olan kadın doğası ve erkek doğası ile ilgili bilgi ve anlayış geliştirmeyi istemek. Böylece, çocuğunuz hastayken diyelim, eşi onunla sevişmek isteyen kadın, “Ne biçim babasın sen, çocuğumuz hastayken bile neler düşünüyorsun?” diye yaklaşmanın doğru olmayacağını bilir. Aynı şekilde eşi sinir küpü gibi işten geldiğinde, erkek ona sokulup cinsel temaslarda bulunup onu rahatlatmayı teklif etmeden önce, “Neler oldu anlatsana” deyip dinlemeye fırsat yaratır.

BİRBİRİNİZİ YATAK ODASINDA CEZALANDIRMAYIN!
Birbirimizi tanımanın önemi aslında bu. Eşler bunu yapmadıklarında çoğu kere birbirlerini yatak odasında “cezalandırıyorlar”. Bu tür bir soğukluk aslında çoğu kere, “Biliyor musun beni çok kırdın. Bunu sana nasıl anlatacağımı bilmiyorum” demenin yerine geçiyor aslında. O nedenle kadın ve erkek arasında iletişim çok önemli. Kadının kendi kadınlığının farkında ve karşısındakinin erkekliğinin farkında olması; aynı şeklide erkeğin kendi erkekliğinin farkında olduğu gibi karşısındakinin de kadınlığının farkında olarak iletişim kurması.

SINIFTA KALIYORUZ. ÇÜNKÜ...
Bu tür bir iletişim geliştirmeyi genellikle ailelerimizde görerek büyümüyoruz, toplumda örnekler de pek yok. O nedenle evlilik hiç görmediğimiz bir dersten sınava tutulmak gibi oluyor. Sınıfta kalıyoruz. Bir ilişkiye girdiğimizde karşımızdakinin tepkileri üzerinden kendimizle yüzleşmek zorunda kalınca ciddi direnişe geçiyoruz. Herkes karşısındakinin değişmesini bekliyor. Bekleye bekleye bazen ömür, bazen de ilişkiler tükenebiliyor.
O nedenle sorunlar çok büyümeden, daha da iyisi sorunlar oluşmadan aile terapistleri ile bir araya gelmeyi ciddi olarak düşünmeli çiftler. Çünkü kişinin hem kendisi ile hem de diğeri ile beraber anlamlı bir yaşam kurabilmesi ne kader, ne de şans; bu çaba gerektiren bir süreç.

“Bu çabaya değersiniz!” diyerek sizlere iyi bir hafta diliyorum.

 

 


Yorumlar
aliyedursun - (18.09.2014 14:31:36)
Merhaba ,Ebru Hanım Cinsellik konusunda yeterince bilgi sahibi olmadan evleniyoruz. Evlilik kurumunun gerektirdiği becerilerle ilgili farkındalıklarımız çok az.Bilgilerimizi uzmanlardan ve kitaplardan edinmiyoruz.İçgüdüsel olarak bulmaya çalışıyoruz.Ben bunu ehliyeti olmadan araba kullanmaya benzetiyorum.Sizin kitaplarınızla ve yazılarınızla nasıl bir yol izleyeceğimiz konusunda bilgi ediniyoruz.Bu noktada size teşekkür ediyorum.Yazılarınızı takip edeceğim.Çalışmalarınız gerçekten ışık tutucu...
Copyright 2007-2024 ® NETATÖLYE - Tüm hakları saklıdır. İzinsiz alıntı yapılamaz.