Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
NEFES
Prof. Dr.  FAZİLET KARAKOÇ
Çocuk Göğüs Hastalıkları Uzmanı
Yazı Boyutu:
Astım tedavisinde yapılan yanlışlar

Dün bir hasta gördüm. Çocuğun çok yoğun öksürüğü ve nefes darlığı vardı. Aileye çocuğun bulguları ve kullanması gereken ilaçlar ile ilgili bilgi verdim. Ve…

Aile, "Bu şikayetleri ilaçsız yok edemez misiniz?" diye sordu.  Ben de "Mümkün değil" dedim ve hastayı tedavisini almak üzere acile gönderdim. Kalabalık bir gündü, yarım saat sonra, "Acile gönderdiğim hasta nerede?" diye sorunca hastanın acile hiç gitmediğini ve hastaneden ayrıldığını öğrendim.

ÇOCUĞUMU İLAÇSIZ İYİLEŞTİREBİLİR MİSİNİZ?
Bu hastayı ilaçlar olmadan iyileştirebilir miydim?

Aslında, "Nefesi kuvvetli bir hocayım. :)" Ama, modern tıbbın bize sunduğu bazı ilaçlardan faydalanmadan bu hastayı iyileştiremezdim.

Şaka bir yana, ne çok keşke var hayatımızda... Keşke çocuklar hiç hasta olmasa, basit ateş düşürücüler dahil hiçbir ilaca ihtiyaçları olmasa, savaşlar olmasa, her gün okuduğumuz onlarca şiddet haberi olmasa, herkes dürüst olsa, çocuklarımız sabah evden çıkarken "İnşallah sağ salim dönerler eve, başlarına bir iş gelmeden" diye düşünmek zorunda kalmasak...

ÇOCUKLUK ÇAĞI ASTIMI
Çocukluk çağı astımı dünyada ve ülkemizde çocuklarda en sık rastlanılan kronik hastalıklardan biridir. Hem çocuğun hem de ailenin yaşam kalitesini olumsuz olarak etkiler ve sıklıkla okul kaybına neden olur.  Astım ile ilgili olarak, anne babaların doğru bilgilerden daha fazla yanlış bilgilere sahip olduğunu düşünüyorum. Artık bilgiye ulaşmak kolay belki, ama her zaman doğru bilgiye mi ulaşıyoruz?

Bazen doktorumuzun bize söylediklerini yapmak yerine, komşu teyzenin söylediklerini mi yapmayı tercih ediyoruz?

Astım tedavisinde kullanılan ilaçlardan neden bu kadar korkuyoruz?

Çocuğumuzu korumak adına bazen onun hayat kalitesini gereksiz yere olumsuz etkiliyor, hatta hayatını tehlikeye atıyor muyuz? Çünkü, şunu da unutmamak gerekiyor, çok hafif astımı olan hastalarda bile bazen araya giren şiddetli ataklar hayati tehlikelere yol açabilir. Bir tane nefes borumuz var ve tıkanmasını istemeyiz.

Çocukluk çağı astımı ve onun tedavisinde kullanılan ilaçlar ile ilgili sahip olduğumuz yanlış bilgilerden söz etmek istiyorum bugün...

Önce iyi birkaç haber ile başlayayım...

ÇOCUKLUK ÇAĞI ASTIMININ ÖNEMLİ BİR KISMI BÜYÜMEK İLE İYİLEŞİR
Astım bulguları olan çocukların önemli bir kısmı, özellikle risk grubunda olmayan çocuklar (anne ve babasında astım hikayesi olmayan, alerjisi olmayan çok sık ve şiddetli ataklar geçirmeyen ve enfeksiyonlar dışında günlük aktivite ile şikayetleri olmayan çocuklar) büyümekle iyileşirler. Bu neden ile aslında turp-bal karışımı ya da bıldırcın yumurtası ile iyileştiği düşünülen çocukların önemli bir kısmı muhtemelen zaten bu uygulamalar olmasa da iyileşecek hastalardır.

ASTIM TEDAVİSİNDE KULLANILAN ÇOK SAYIDA GÜVENİLİR İLAÇ VAR!
Biz çocukları ulusal ve uluslararası tedavi rehberlerinin önerilerine uygun olarak tedavi ediyoruz. Çocuklarda kullanılan astım ilaçları, rahatlatıcı ilaçlar ve tedavi edici ilaçlar olmak üzere ikiye ayrılır. Rahatlatıcı ilaçlar çocukların öksürük, balgam hırıltı gibi şikayetleri olduğunda kullanılır. Tedavi edici olan ilaçlar ise ya ağız yolundan çiğneme tableti-granül ya da nefes yolundan verilen ilaçları içerir ve düzenli olarak kullanılmaları gereklidir. Bu ilaçların çocuklarda kullanımına ilişkin etkinliklerini ve güvenilirliğini araştıran çok sayıda çalışma yapılmıştır. Kimsenin çekmecesinde sihirli bir ilaç yok. Ama her yiğidin bir yoğurt yiyişi var tabii…

İşte, bildiğimiz ve sık yaptığımız yanlışlar...

TEDAVİ SÜRESİ İLE İLGİLİ YANLIŞLIKLAR
“Bu ilaçları ne kadar süre kullanacak?!”

Çocuk iyileşti, ben de ilaçları hemen kestim!”

İşte, bunlar bizim en çok duyduğumuz cümleler. Çocukluk çağı astımının tedavi süresi hastanın şikayetlerinin sıklığına ve şiddetine bağlıdır. Yılda bir kez şikayeti olan, onun dışında hiç bir şikayeti olmayan bir çocuğun her gün ilaç kullanmasına gerek olmayabilir.

Ama şikayetleri bir sezonda üçten fazla tekrarlayan, günlük aktivite ile solunum şikayetleri olan, şiddetli atakları olan hastaların şikayetler kontrol altına alınıncaya kadar düzenli tedavi kullanması gerekir.

UYUM ÖNEMLİ BİR SORUN: HASTALAR VE AİLELERİ UZUN SÜRELİ TEDAVİLERİ DÜZENLİ KULLANMIYORLAR!
Aslında uzun süreli tedavileri kullanmak hiç kolay bir iş değil. Bu konu ile ilgili çok sayıda çalışma yapılmış. Hastaların tedaviye uyumunun incelendiği çalışmalarda bile tedaviye başlandıktan bir süre sonra hastaların nerede ise yüzde 50’sinin ilaçlarını kullanması gerektiği gibi kullanmadığı gösterilmiş. Uyumu arttırabilmek için mutlaka aile ve çocuk ile bu konuyu konuşmak, uyumu arttırabilecek yöntemleri bulmak gerekir.

İLAÇLARIN YANLIŞ KULLANIMI:
Astım tedavisinde kullanılan ilaçların çoğu direkt nefes yoluna verilen ve çok az (mikrogram dozunda) etken madde içeren ilaçlardır, bunun da ancak yüzde 10 kadarı akciğerlere ulaşır. Eğer bu ilaçlar ile kullanılan ara cihazlar ya da nefes tekniği ile ilgili sorun var ise, çocuklar yeterli miktarda ilaç alamaz ve bir türlü iyileşmez. Bazen bana gelen hastalarda tek yaptığım şey hastanın ilacı doğru kullanmasını sağlamak oluyor.

İLAÇLARIN YAN ETKİLERİNDEN OLAN KORKULAR...
Bu korkular nedeni ile çoğu kez hastalar ilaçlarını almaları gerektiği gibi almıyor. İşte, korktuğunuz sorular ve bilimsel cevapları:

-Astımlı çocuklar yaşıtlarından daha mı kısa olur?
Öncelikle şunu unutmamak gerekir. İyi kontrol edimeyen uzun süreli bir hastalık çocuğunuzun büyümesini-gelişmesini olumsuz etkiler. Ülkemizdeki astımlı hastaların çoğu hafif orta ağırlıktaki hastalar, bu nedenle çok yüksek dozda ilaçlar ya da ağızdan kortizon kullanması gerekecek hastalar nerede ise yok denecek kadar az. Astımlı çocuklar genellikle ergenliğe yaşıtlarından biraz daha geç girerler ama erişkin boylarında anlamlı bir azalma olmaz. Özetle şunu söyleyebiliriz, boy kısalığından korkmayın ve bu neden ile çocuğunuza eziyet çektirmeyin.

-Astım tedavisinde kullanılan ilaçların kemikler üzerine olumsuz etkileri var mıdır?
Çocuklarda kalsiyum ve D vitamini içeren gıdalardan zengin beslenmenin öneminden  hep bahsediyorum. Astım tedavisinde kullanılan ilaçları uzun dönem kullanan çocuklarda kemik yoğunluğu ya da kemik kırıkları üzerine  olumsuz bir etki saptanmamıştır. Bu ilaçlar çok düşük dozlarda ve direkt olarak hava yollarına verildikleri için, oradan emilip tüm vücut ile ilgili olarak kortizon içeren ilaçlar ile ilgili duyduğunuz korkutucu yan etkilere yol açması mümkün değildir.

-Bu ilaçları kullanmaya başladık, çocuk kilo aldı. Bu durum tedavinin yan etkisi midir?
Çocuğunuzun kilo almasının nedeni muhtemelen artık öksürüğünün balgamının olmaması ve yaptığınız güzel börekler, pilavlardır. Çocuklar çoğu kez balgamlarını çıkaramadıkları için yutarlar ve öksürükle birlikte kusarak bu balgamları çıkarırlar. Midesi balgamla dolu bir çocuğun iştahının çok iyi olmaması, bütün bu sıkıntılardan kurtulunca da kilo alması normaldir.

-Bu ilaçların çocuğumun gözlerine bir zararı olur mu?
Bu sorunun cevabı da hayır. Yapılan çalışmalar, inhaler ya da nebül ilaçların göz ile ilgili önemli bir yan etkiye yol açmadığını göstermiştir. Ama ilçları uygularken, maskenin iyi oturması hem ilacın iyi alınması hem de  gözün rahatsız olmaması için önemli.

-Bizim çocuk bu ilaçları aldıktan sonra çok huysuz oldu? Bu da mı tedavinin yan etkisi acaba?
Benzer gözlemler nedeni ile uzun dönemde bu etkileri takip eden çalışmalar, inhaler steroid dediğimiz astım tedavisinde en yaygın kullanılan ilaçlar ile hiperaktif davranış, saldırganlık, uykusuzluk, konsantrasyon bozukluğu arasında bir ilişki olmadığını göstermiştir.

-Nefes yolundan kullanılan bu ilaçlar ağızda mantar yapar mı?
Bu nadir rastlanan bir sorundur. Genellikle ilacın uygun bir ara parça ile kullanmayan direkt ağıza sıkan ya da beraberinde antibiyotik kullanan hastalarda rastlanır. İlacın uygun kullanılması, ilaç kullanımı sonrası ağzın çalkalanması daha da iyisi dişlerin fırçalanması önemli. Eğer mantar oluşumu söz konusu ile aynı bebeklerde olduğu gibi bikarbonatlı su le ağız temizliği öneriyoruz hastalarımıza.

-Nefes yolundan kullanılan ilaçlar diş çürüklerini arttırıyormuş doğru mu?
Bu konu ile ilgili olarak Marmara  Üniversitesi’nde Diş Hekimliği Fakültesi ile birlikte yaptığımız bir çalışma en önemli uluslararası tedavi rehberlerinde referans olarak kullanılan az sayıda çalışmadan biri. Bu ilaçlar ağız pH’ında azalmaya yol açabilir. Bu yemek sonrası dişleriniz fırçalamadan yatmak gibi bir şey. Bu nedenle hastalarımıza, mümkünse ilaçları kullandıktan sonra sabah ve akşam dişlerin fırçalamalarını öneriyoruz.

-Acaba, çocuğa aşı tedavisi mi yaptırsak?
Uluslararası tedavi rehberleri, bakı bu konuda ne diyor: Beş yaşın altındaki çocuklarda astım tedavisinde immunoterapi ile ilgili yapılmış çalışma  yoktur. Özellikle beş yaşın altındaki çocuklarda İmmunoterapi astım tedavisinde tavsiye edilmez.


ASTIMLI HASTALARDA YAYGIN OLARAK KULLANILAN alterNATİF TEDAVİLER...
Astımlı çocuklarda hem ülkemizde hem de dünyada başta bitkisel bazı ilaçlar olmak üzere çok sayıda alternatif tedavi yöntemi yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu konu ile ilgili bir yazı yazmıştım zaten (http://www.anneoluncaanladim.com/yazarlar/45/fazilet-karakoc/1568/astim-hastaliginda-alternatif-tedavilerin-yeri) özetle şunu söyleyebilirim.

Astım tedavisinde kullanılan birçok alternatif tedavi yöntemi mevcut: Bitkisel tedaviler, homeopati, yoga ve nefes teknikleri, akupunktur, vitaminler ya da diğer besin desteklerinin kullanımı. Bu tedavilerin etkinliğini araştıran çalışmaların bir çoğu bilimsel olarak yeterince güvenilir değildir ve genellikle az sayıda hastayı içerir. Bu nedenle de astım tedavisinde tek seçenek olarak ya da diğer ilaçlara ek olarak kullanılmasını destekleyecek yeterli veri yoktur.

Bu yazıyı, konu ile ilgili olduğunu düşündüğüm için Orhan Veli’nin “Dedikodu” şiiri ile bitirmek istiyorum.

Her duyduğunuza inanmayın, dedikodulara itibar etmeyin.

Sevgi ve selamlarımla…

DEDİKODU
Kim söylemiş beni
Süheyla’ya vurulmuşum diye?
Kim görmüş, ama kim,
Eleni’yi öptüğümü,
Yüksek kaldırımda, güpe gündüz?
Melahat’i almışım da sonra
Alemdara gitmişim, öyle mi?
Onu sonra anlatırım, fakat
Kimin bacağını sıkmışım tramvayda?
Güya bir de Galataya dadanmışız;
Kafaları çekip çekip
Orada alıyormuşuz soluğu;
Geç bunları, anam babam, geç;
Geç bunları bir kalem;
Bilirim ben yaptığımı.
Ya o, Mualla’yı sandala atıp,
Ruhumda hicranını söyletme hikayesi?

Orhan Veli Kanık


Copyright 2007-2024 ® NETATÖLYE - Tüm hakları saklıdır. İzinsiz alıntı yapılamaz.