Basit kelimelerle
kurulan ilk cümleler çocuğun gelişim evresinde önemli adımlardan biridir.
Kendi başına bir birey olmaya çalışan çocuğunuz isteklerini söyleyebilmek,
sevinçlerini ve kızgınlıkların ifade edebilmek için önemli ve gerekli bir
araca sahip olmaktadır. Bu dönemde ona yardımcı olmanız, değişik araçlar
sunmanız, çocuğunuzun dil gelişimini etkileyecek ve hızlandıracaktır.
Bebeğinizi
değişik yerlere götürün
Yeni yeni yürümeye
başlayan bebeğiniz, konuşmayı öğrenmeden önce basit kelimeleri, bu
kelimelerin ne anlama geldiğini hafızasında depolamaya başlar. Alıcı
kelime haznesini geliştiren bebeğiniz, bu kelimeleri konuşarak kullanamasa
da kafasında fikirler oluşturabilir. Bu depoyu etkinleştirmek için
çocuğunuzu değişik ortamlara mümkün olduğunca çok götürün. Süper markette
yapılan alışveriş, parkta bir gezinti, deniz kıyısında bir yürüyüş,
otobüste bir yolculuk, bebeğiniz için heyecan verici bir deneyimdir. Bu
ortamlar hakkında bebeğinizle konuşun. Onun anlayabileceği kelimelerle
gördüklerini anlatın. Görsel hafıza, öğrenilen bilgilerin saklanmasında
oldukça etkilidir. Parkta gördüğünüz bir kuşu bebeğinize anlattığınızda,
çocuğunuz bu görüntüyü ve duyduğu kelimeleri hafızasında birleştirerek,
ileriki dönemde bu bilgisini kullanacaktır.
Kitaplar dil
gelişiminde etkili araçlardır
Resimli kitaplardan
çocuğunuza hikayeler okumak, arada durup resimlerdeki tanıdık nesneleri
göstermek, yaşamla bağlantılar kurmak, hikayede ne anlatıldığı üzerine
fikirler oluşturmak, onun dil ve zeka gelişimi için bulunmaz bir
fırsattır. Küçük çocuklar için hazırlanan kitaplar, büyük resimleri, basit
anlatımları ve çocuğun kolaylıkla kullanabilmesi için özel tasarım ve
malzemeleri ile size büyük kolaylık sağlar.
Küçük çocuklar aynı
hikayeyi tekrar tekrar dinlemekten hoşlanırlar. Öğrenme sürecinde tekrarın
etkisi düşünüldüğünde, bu sık tekrarlar size sıkıntı değil mutluluk
verecektir. Kitaplarda görüp okuduğunuz şeyleri, yaşamdakilerle de
birleştirerek kelime ve fikirleri pekiştirebilirsiniz. “Bak, bu köpek aynı
komşumuzun köpeğine benziyor değil mi? Sadece biraz daha büyük” gibi.
Çocuğunuzla
konuşun, konuşun, konuşun
Çocukların dili etkin
kullanmaları, anlamaları ile doğru orantılıdır. Dili anlamaları için de
konuşulanları tekrar tekrar duymaları gerekir. Bu tekrarları yapmak da
size düşüyor. Tek taraflı bir konuşma olsa da, yeni yürümeye başlayan
çocuğunuz söylediklerinizden bir şey anlamıyormuş gibi görünse de
anlatmaya devam edin. Tabi aşırıya da kaçmamak gerekir. İşitsel olarak
aşırı yüklenme diye bir kavramın olduğunu unutmayın. Bakışları
donuklaştığında, size olan ilgisi tamamen kesildiğinde konuşmayı bırakın.
Çocuğunuzun sessiz dönemlere de ihtiyacı olduğunu, çevresinden yardım
almadan kendisinin de gözlemde bulunmak isteyeceklerini de unutmayın.
Nesneleri
isimlendirin Sıfat ve zamirleri kullanın
Parka giderken, yemek
yedirirken, oyun oynarken yani bebeğinizle paylaştığınız her anda
yaptıklarınız ve gördükleriniz hakkında nitelemeler yapın. Kırmızı araba,
mavi gökyüzü, büyük bardak, top oynayan çocuklar gibi belirtmelerde
bulunun. Dolu bardak, boş tabak, tatlı elma, soğuk hava gibi kelimeler
onun nesneler ve durumları hakkında bilgi sahibi olmasını da
sağlayacaktır. Olaylar hakkında sebep sonuç ilişkileri kurun. Yemeği ocağa
koyarsak ısınır, oyuncağını atarsan kırılır gibi cümlelerle onun olaylar
arasında mantıksal bağlantılar kurmasına da yardımcı olursunuz.
Şarkı söyleyin
Her çocuk müziği sever.
Onun ritimli şarkılara nasıl dikkat ettiğini, hatta el çırparak eşlik
etmeye çalıştığını mutlaka gözlemlemişsinizdir. Basit çocuk şarkılarını
çocuğunuza söyleyebilir, hatta öğretebilirsiniz. Bazı çocukların konuşmayı
öğrenmeden şarkı söylemeye başladıkları rastlanan bir durumdur. Bu
şarkılarda geçen kelimeler ve anlatılan hikayelerle ilgili de çocuğunuzla
konuşabilirsiniz.
Çocuğunuzla
bebek diliyle konuşmayın
Bebeklerin ilk
konuşmaya başladıklarında ağızlarından çıkan kelimelerin çok şirin
oldukları doğrudur. Onların böyle konuşmaları size ne kadar hoş gelse de,
içinizde bunları tekrarlamak isteği doğsa da bunu yapmayın. Doğru telaffuz
edilmeyen kelimeler bebeğinizin dil gelişimini olumsuz etkileyecek,
kafasını karıştıracaktır.
Çocuğunuzu dinleyin
Küçük çocuklar oyun
oynarken kendi kendilerine konuşmayı severler. Bizler gibi her zaman bir
dinleyiciye ihtiyaç duymazlar. Ancak konuşmaları birine yönelirse de ilgi
beklerler. Dinlenildiğini görmek onları hem mutlu eder, hem de konuşma
denemelerinde onları cesaretlendirir. Çocuğunuz size seslendiğinde hak
ettiği ilgiyi ona gösterin. Göz teması kurun. Onun daha fazla kendini
ifade edebilmesi için sizde konuşmaya katılın. Onu dinlerken başka işlerle
ilgilenmeyin. Televizyon seyretmek, telefonla konuşmak ya da aynı anda
başkası ile konuşmaya devam etmek yapmamanız gereken şeylerdir.
Değişik sesleri
dinletin
Yeni yürümeye başlayan
çocuğunuz için konuşmaları dinlemek kadar değişik sesleri duymak da
önemlidir. Kuş sesi, kapının zili, akan suyun şırıltısı veya korna sesi
hem dikkatini çekecek, hem de işitsel hafızasına yeni bilgiler
ekleyecektir. Bu sesleri bebeğinizle birlikte dinleyin.
Ona zaman verin.
Konuşmasına fırsat tanıyın
Bazen çocuklar
konuşamaz, çünkü konuşmaları için onlara imkan tanınmaz. Çocuğunuzun
ihtiyacını o daha istemeden karşılıyorsanız, kelimeleri arasında uzayan
boşluklarda beklemiyorsanız, etrafındaki insanlar sürekli konuşurken ona
konuşması için fırsat vermiyorsanız çocuğunuz bir süre sonra konuşmama
yolunu seçebilir.
Onu anladığınızı
belirtecek tekrarlar yapın
Yeni konuşmaya başlayan
çocuğunuzun söylediklerini farklı kelimelerle tekrarlamak iki önemli işe
yarar. Birincisi onu dinlediğinizi ve anlamaya çalıştığınızı gösterir.
İkincisi telaffuz ederken yaptığı hataları ya da yanlış yerde kullandığı
kelimeleri düzeltme imkanı bulursunuz. Hareketli ve farklı ses tonlarıyla
yapılan konuşmalarda çocuğunuzun ilgisini çeker.
Sorular sorun
Araştırmalar çocukların
cevap verme yeteneklerini kazanmadan önce onlara sorular sormanın, dil
gelişimlerine katkı sağladığını gösteriyor. Az kelime bilen ama kafasını
evet ya da hayır diye sallayabilen, eşyaları yakalayıp, işaret edebilen
bir çocuğa basit yanıtlar verme şansı tanımak gerekiyor. Şimdi yemek yer
misin? Hangi kitabı okuyalım? Gezmeye gidelim mi? gibi basit sorulara
cevap vermesini sağlayın. Çocuk dil becerisini geliştirdikçe sorularınızı
çeşitlendirin. Bir şey istediğinde hemen vermeyin. Ne istediğini tekrar
sorun. Değişik kelimelerle istediğini tekrarlamasına çalışın. Ama bu
sorularınızda çok ısrarcı da olmayın. Eğer çocuğunuz sorularınız
karşısında sinirleniyorsa, muhtemelen çok fazla soru soruyorsunuz
demektir.
Çocuğunuzu çok fazla zorlamayın
Çocuğunuza zorla
konuşmayı öğretmeye çalışmayın. Unutmayın ki sizin göreviniz çocuğunuza
cesaret vermek ve dil gelişimini hızlandıracak araç ve yöntemler
sağlamaktır. Ayrıca çocuklar bir şeyi yapmaları konusunda çok fazla baskı
gördüklerinde, içlerinde yapmamaları yönünde tepki oluştururlar. Çocuğunuz
kendini hazır hissettiğinde konuşma haznesinin kapağını açacak ve serbest
kalan kelimeler etrafta özgürce dolaşarak hem size hem de çocuğunuza
müthiş keyif verecektir.