| Yazar | 
  
   
       Konu Arama    Konu Seçenekleri
    | 
 
 
  
   
   HaYaL  
   
    Altın Üye
   
  
    
    Gece Bekçisi
   
  Kayıt Tarihi: 14 Kas 2007
    Konum: Denizli
       Durum: Aktif Değil
    Puanlar: 3414
   | 
  
     Konu: babam seyrediyor     Gönderim Zamanı: 21 May 2008 Saat 03:03 | 
 
 
  | 
   
    
   Ortaokulda okuyan ve kısa bir süre önce annesini kaybeden genç, babasıyla birlikte yaşıyordu. Babasıyla aralarında çok güzel bir dostluk vardı. Genç okulun futbol takımındaydı.Takımdaydı ama, ufak-tefek yapısı ve tecrübesizliği sebebiyle hoca ona bir türlü maçlarda görev vermiyordu. Bu yüzden her zaman yedek kulübesinde otururdu. Buna rağmen babası hiçbir maçını kaybetmez ve her zaman ayağa kalkar tezahürat yapardı.     Liseye başladığında yine sınıfın en sıska öğrencisiydi.Fakat babası onu hep futbol oynamaya teşvik etti; bununla birlikte,eğer istemezse oynamayabileceğini de belirtti. Delikanlı futbolu seviyordu ve takımda kalmaya karar verdi.Her idmanda elinden geleni yapıyor takımın as oyuncusu olmaya gayret ediyordu.Ama sürekli yedek kulübesinde oturmaktan kurtulamadı. İnançlı babası tribünde her  zaman ki yerini alıp oğlunu desteklemek için tezahürat yapmaya devam ediyordu.   Genç üniversiteye başladığında futbol onun için önemini kaybetmeye yüz tuttu,ama yine de elinden geleni yaptı.Herkes onun okul takımına giremeyeceğinden emin olsa da o bunu başardı. Takımın antrenörü onu listeye dahil ettiğini,Çünkü her idmana yüreğini koyduğunu ve takımın diğer üyelerini de şevke getirdiğini itiraf etti. Takıma girebildiği onu o kadar heyecanlandırdı ve sevindirdi ki, soluğu en yakın telefon kulübesinde aldı ve babasına müjdeyi verdi. Onun bu başarısına sevinen baba mutluluğunu paylaştı  ve kendine maçların sezonluk biletlerini göndermesini istedi.     Üniversitede dört yıl boyunca hiçbir idmanı kaçırmayan genç,ne yazık ki hiçbir maçta oynayamadı. Futbol sezonunun sonlarına doğru,büyük bir eleme maçının idmanı için sahaya çıkmaya hazırlanan gencin yanına, elinde telgrafla antrenörü geldi.Delikanlı telgrafı okuyunca ölüm sessizliğine büründü. Güçlükle yutkunarak hocasına şunları söyledi:     "Bu sabah babam ölmüş izninizle bu gün idmana gelmesem?" Hocası onun şefkatle boynuna sarıldı ve"bu hafta dinlen evlat" dedi.Ve cumartesi günkü maçada gelmeyi aklından geçirme."     Cumartesi geldi çattı,ama okul takımının durumu hiç de iyi değildi.Maçın sonlarına doğru sessizce bir kişi soyunma odasına girdi,formasını ve futbol  ayakkabısını giyip sahanın kenarına çıktı.     Babası ölen ufaklıktı bu! Antrenör ve oyuncular bu azimli arkadaşlarını bu kadar kısa sürede tekrar aralarında görmekten son derece şaşkındılar.. Hocasının yanına giden genç "Lütfen izin verin oynayayım" dedi. "Bu gün oynamak zorundayım." Hocası önce onu duymamış gibi davrandı.Böylesine zor bir eleme maçında takımının en kötü oyuncusunu sahaya çıkarmasına imkan olmadığını  düşünüyordu.Ama genç o kadar ısrar etti ki,sonunda ona acıyan hocası razı  oldu. Gencin oyuna girmesinin üstünden çok geçmemişti ki, hem hoca, hem oyuncular hem de arkadaşları gördüklerine inanamadılar.Daha önce hiç oynamamış bu meçhul ufaklığın her hareketi harika, attığı her pas isabetliydi.Karşı  takımın oyuncuları onu durduramıyordu. Koşuyor pas veriyor, savunmaya geçiyor ve maçın yıldızı gibi parlıyordu.Sonunda gencin takımı aradaki farkı kapattı,nihayet atılan gollerle de beraberliği yakaladı.Ve son saniyelerde  ufaklık topu tek başına sürükleyip herkesi geçti ve galibiyet golünü attı. Maç bitmişti, okulun taraftarları sevinç çığlıkları atıyor, arkadaşları ufaklığı omuzlarında taşıyordu. Seyirciler stadyumu terk ettikten, oyuncular duşlarını  alıp soyunma odasına boşalttıktan sonra, takımın hocası ufaklığı bir köşede tek başına sessizce oturduğunu fark etti. Yanına gidip: "Evlat, inanmıyorum. Bu gün bir harikaydın" dedi."sana ne oldu bunu nasıl  yaptın anlat bana "dedi. Hocasına bakan genç gözleri dolu dolu şunları anlattı: "Babamın öldüğünü biliyorsunuz. Peki onun gözlerinin görmediğini de biliyor muydunuz?" Delikanlı güçlükle yutkundu,Gülümsemeye çalıştı."Babam bütün maçlara geldi.Çünkü görmediği halde beni desteklemek istiyordu. Ve ilk defa bu gün beni görebilirdi.Ben bu fırsatı kullanmak ve oynayabildiğimi ona göstermek istedim! " 
    
   
   | 
 
 
  | 
   
    
   
   | 
 
 
    | 
 
 
  
   
   oğuzkağan  
   
    Altın Üye
   
  
    
   
  Kayıt Tarihi: 10 Oca 2008
    Konum: Sinop
       Durum: Aktif Değil
    Puanlar: 2934
   | 
  
     Gönderim Zamanı: 21 May 2008 Saat 14:31 | 
 
 
  | 
   
   
   
   | 
 
 
  | 
   
     
     [
     
   
   | 
 
 
    | 
 
 
  
   
   sengul  
   
    Pırlanta Üye
   
  
   
  
   
  Kayıt Tarihi: 11 Kas 2007
    Konum: İSTANBUL
       Durum: Aktif Değil
    Puanlar: 10040
   | 
  
     Gönderim Zamanı: 22 May 2008 Saat 01:47 | 
 
 
  | 
   
   
   
   | 
 
 
  | 
   
     
     Kesinlikle çocuğuna “çocuk gibi” davranma.
 
 Bu anneler olarak yaptığımız en büyük kabahat aslında.
 
 Küçük olabilirler ama onlar da birey birey.
 
 
     
   
   | 
 
 
    | 
 
 
  
   
   HaYaL  
   
    Altın Üye
   
  
    
    Gece Bekçisi
   
  Kayıt Tarihi: 14 Kas 2007
    Konum: Denizli
       Durum: Aktif Değil
    Puanlar: 3414
   | 
  
     Gönderim Zamanı: 22 May 2008 Saat 01:49 | 
 
 
  | 
   
   
   
   | 
 
 
  | 
   
    
   
   | 
 
 
    | 
 
 
  
   
   superisi  
   
    Altın Üye
   
  
   
  
   
  Kayıt Tarihi: 01 Ara 2007
    Konum: MANİSA
       Durum: Aktif Değil
    Puanlar: 3384
   | 
  
     Gönderim Zamanı: 22 May 2008 Saat 15:01 | 
 
 
  | 
   
   
   
   | 
 
 
  | 
   
     
     ZÜLAL(Bookworm)
     
   
   | 
 
 
    | 
 
 
  
   
   suzi  
   
    Pırlanta Üye
   
  
    
   
  Kayıt Tarihi: 16 Kas 2007
    Konum: Ankara
       Durum: Aktif Değil
    Puanlar: 12436
   | 
  
     Gönderim Zamanı: 22 May 2008 Saat 15:11 | 
 
 
  
   
   
   Çok duygusal bir öyküdü  teşekkürler canım..
     
   
   | 
 
 
  | 
   
     
      
     
   
   | 
 
 
    | 
 
 
  
   
   alara  
   
    Katılımcı Üye
   
  
   
  
   
  Kayıt Tarihi: 29 Nis 2008
    Konum: Erzurum
       Durum: Aktif Değil
    Puanlar: 448
   | 
  
     Gönderim Zamanı: 22 May 2008 Saat 23:30 | 
 
 
  | 
   
   
   
   | 
 
 
  | 
   
     
     Fatoş
     
   
   | 
 
 
    | 
 
 
  
   
   Beyza  
   
    Moderatör
   
  
    
   
  Kayıt Tarihi: 27 Ara 2007
       Durum: Aktif Değil
    Puanlar: 5575
   | 
  
     Gönderim Zamanı: 23 May 2008 Saat 03:46 | 
 
 
  | 
   
   
   
   | 
 
 
  | 
   
     
     Şeker küpü olarak doğdum,sonra neşe küpü,bir zaman sonra zeka küpü,derken sinir küpü şimdilerde sabır küpü gibiyim. Sonumdan endişeliyim...
     
   
   | 
 
 
    |