Forum Anasayfası Forum Anasayfası > Genel Konular > Hamilelik
  Yeni Mesajlar Yeni Mesajlar RSS - Hamilelik hakkında  bilgiler
  SSS SSS  Forumu Ara   Kayıt Ol Kayıt Ol  Giriş Giriş

Kapalı KonuHamilelik hakkında bilgiler

 Yanıt Yaz Yanıt Yaz Sayfa  <1 234
Yazar
Mesaj
  Konu Arama Konu Arama  Konu Seçenekleri Konu Seçenekleri
yasemin Açılır Kutu Gör
Kıdemli Moderatör
Kıdemli Moderatör


Kayıt Tarihi: 16 Oca 2007
Konum: zehraninvillasi
Durum: Aktif Değil
Puanlar: 70718
Mesajın Direkt Linki Gönderim Zamanı: 28 Mar 2011 Saat 19:59

Diyarbakır’da, Özel Çamlıca Kadın Hastalıkları ve Doğum Hastanesi’nde görevi Op.Dr. Emel Doğan Özdaş, Türkiye’de gebelik sırasında anne ölümlerinin yüzde 50’sinin hipertansiyon ve buna bağlı etkenlerden kaynaklandığını söyledi. Dünyada hızla yaygınlaşan hipertansiyonu ’sessiz katil’ olarak adlandıran Özdaş, “Hipertansiyon genellikli ilk hamilikte görülür, gebeliğin 20’inci haftasından sonra ortaya çıkar. Özellikle hamilelerin sık sık tansiyonlarını ölçtürmeleri gerekir” dedi.

Op.Dr. Emel Doğan Özdaş, dünyada hızla yayılan hipertansiyonun hamile kadınlar için büyük tehlike yarattığını söyledi. Hipertansiyonu ’sessiz katil’ olarak adlandıran Özdaş, Türkiye’de yaşamını yitiren hamile kadınların yüzde 50’sinin hipertansiyondan kaynaklandığını söyledi. Hipertansiyonun en önemli belirtisinin enseden başlayan baş ağrısı, halsizlik, yorgunluk, çarpıntı ve gece sık idrara çıkma olduğunu belirten Emel Doğan Özdaş, “Yüksek tansiyon çoğu zaman belirti vermez, tamamen tesadüfi fark edilir. Hipertansiyon yaptığı semptomlar itibarı ile genelde hastanın hafife aldığı bir durumdur. Hasta bunları başka hastalığa yorar. Halbuki bir tansiyon ölçüldüğünde durumu görebilir. Hatta hiçbir şikayeti olmayan insanların bile yılda bir defa tansiyonlarını ölçtürmelerinde fayda vardır” dedi.

Hipertansiyonun hedef organının kalp olduğunu söyleyen Özdaş, “Hastalık kalbi yüzde 55 oranında etkiler. Zamanla kalp yetmezliği ve kalpte büyümeden olur” dedi. Hastalığın hamile kadınlarda hamileliğinin 20’inci haftasından sonra ortaya çıktığını ifade eden Özdaş, “Hastalığın asıl kaynağı gebeliğin kendisidir, İlk hamilelikte ve 20 yaş altı ve 30 yaş üzeri halime kadınlarda sık görülür. Annelerde ölüme, erken doğuma, bebeklerde kalp yetmezliği, böbrek yetmezliği, akciğer yetmezliği gibi hastalıklar meydana gelmektedir. Hamililikte hipertansiyondan korunmak için düzenli süt ve süt ürünleri, C ve E vitaminleri çok önemlidir. Bunlar hafif tansiyonun şiddetli hale gelmesini önler. Halime kadınların, sık sık tansiyonlarını ölçtürmesi, kan, idrar testleri yaptırması ve kilo takibi yaptırması gerekir” dedi.


haticeak


Yukarı Dön
yasemin Açılır Kutu Gör
Kıdemli Moderatör
Kıdemli Moderatör


Kayıt Tarihi: 16 Oca 2007
Konum: zehraninvillasi
Durum: Aktif Değil
Puanlar: 70718
Mesajın Direkt Linki Gönderim Zamanı: 28 Mar 2011 Saat 20:00

Kim istemez ki rahat bir hamilelik dönemi geçirmeyi ? Ama bulantı,halsizlik,mide yanması ve baş ağrısı gibi rahatsızlıklar birçok anne adayının ortak sorunudur.Bu şikayetleri tamamen ortadan kaldırmak mümkün değil belki,ama önerilerimizle hafifletip rahat bir hamilelik geçirebilirsiniz.

Kadın hayatının en önemli bir evresi olan hamilelik döneminde birtakım sıkıntılı durumların yaşanması kaçınılmaz.Yanlış duyumlar,yakın çevrede şahit olunan zor geçen ve olumsuz sonuçlanan hamilelikler anne adayını ister istemez etkiliyor.Oysa bazı önlemler alarak hamilelikte yaşanabilecek sorunları en aza indirmek mümkün.Kadın Hastalıkları-Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Op.Dr.Serdar Koç hamilelikte yaşanan sorunları ve alınabilecek önlemleri anlattı,sağlıklı ve rahat bir hamilelik için anne adaylarına tüyolar verdi.

Kabus Bulantılar

Hamilelik bulantıları 4-8.haftalarda başlar,10.haftada pik yapar ve 14.haftaya kadar devam eder.Nadiren hamilelik boyunca da sürebilir.Sabahları daha fazla görülür,gün boyunca da devam edebilir.Bu sıkıntıların nedeni yüksek BHCG adı verilen hormon düzeyleridir.Mide bağırsak hastalıkları,B1 ve B2 vitamin eksikliği,psikolojik sıkıntılar,çoğul hamilelikler ve halk arasında ‘‘üzüm gebeliği’’olarak bilinen mol gebeliği de şiddetli bulantılara ve kusmalara sebep olabilir.Bulantıyı arttırıcı (Örneğin aşırı gürültü ve ışık bulantıyı arttırabilir) ve koku olabilecek ortamlardan uzak durmak,yemek yapmak,temizlik maddelerini kullanmamak,yağsız ve kokusuz yiyecek maddeleri tüketmek bulantıyı önleyebilir.Şiddetli bulantı ve kusmalarda doktora başvurarak,idrarda keton çıkması durumunda gerekli tıbbi tedaviyi uygulamak gerekir.

Bel Ağrılarını Azaltın

Hamilelerde bel ağrısı görülme sıklığı yüzde 40-60 arasındadır.Hamileler,yüzde 15-20 günlük hayatı etkileyecek kadar ağır bel ağrısı çekerler.Ağrıların büyük çoğunluğu 5.ve7.aylar arasında yaşanır.Bazen hamilelik boyunca da sürebilir.Hamilelikteki bel ağrılarının nedeni genellikle belli değildir;fakat aşırı kilo alımı,gizli bel fıtıklarını ortaya çıkarabilir.Artmış bel çukurluğu,sırt kaslarının kasılması ve güçsüzleşmesi bel ağrılarına sebep olabilir.Hamilelik süresinde diyete dikkat edilmeli,aşırı yemekten kaçınılmalı,kilo alımı kontrollü yapılmalıdır.Düzenli egzersizlerle bel kasları kuvvetlendirilmelidir.Ayrıca hamileliğin son dönemlerine kadar aynı zamanda bel ağrısı nedeniyle uyku problemleri de yaşanabilir.Bu gibi durumlarda da rahat ve kaliteli bir uyku uyuyabilmeniz için özel olarak tasarlanmış hamile yastıkları kullanabilirsiniz.(Örneğin; Shuma Hamile Yastıkları) Hamile yastıkları gebelik döneminde anne adaylarının daha konforlu ve rahat uyku uyuyabilmesini sağlar.Hamilelik döneminde yüksek topuklu ayakkabı kullanmaktan kaçınmak gerekir,özellikle ilerleyen gebelik haftalarında yataktan kalkarken bele ağırlık yansıtmayacak şekilde hareket edilmesine dikkat edilmelidir

Enfeksiyonlardan Korunun

İdrar normalde sterildir, herhangi bir mikrop içermez.Özellikle hamilelerde görülen E.Coli enfeksiyonu sistite yol açar.Hamilelikte direnç düşüklüğüne bağlı olarak daha sık ortaya çıkabilir.Özellikle diyabetli ve hijyen yönünden sağlıklı olmayan hamileler risk altındadır.Sık sık çok az miktarda idrara çıkmak,idrar yaparken ağrı ve yanma görülen bulgulardır.İlerlemiş enfeksiyonlarda kasık ağrılarına,ateş ve bulantı da eklenebilir.Böyle durumda doktora başvurarak idrar tetkiki ve kültürü yapılarak etkene yönelik antibiyotik kullanımı önerilir.Ancak hamilelikte hiçbir belirti olmadan da sessiz infeksiyon dediğimiz durumlarında olacağı unutulmamalıdır.Hamilelikte vajinal akıntı artar. Bu akıntı normalde renksiz ve kokusuzdur.Vajinal akıntıda kötü koku ve renklenme başlarsa,beyaz süt kesiği gibiyse,kaşıntı ve yanma gibi şikayetler varsa doktora başvurulmalıdır.

Hamilelikte en sık görülen akıntı V.Candina (mantar) enfeksiyonudur.Nedeni ise vajen asidinin bozulmasına bağlı olarak glikojen miktarının değişmesiyle enfeksiyon için zemin oluşmasıdır.Vajinal akıntılar erken doğuma neden olabileceği gibi,hamilelikte cinsel hayatı da etkiler.Bol su içmek,idrarı uzun süre tutmamak,tuvalette genital bölgeyi önden arkaya doğru temizlemek ve cinsel ilişkide hijyene dikkat etmek idrar yolu enfeksiyonunu önler.Hamilelikte şeker kontrolleri yaptırmak,hijyenik seks hayatı,sık antibiyotik kullanmama,toplu kullanılan havuz ve tuvaletlere dikkat etmek vajinal enfeksiyonu önleyebilir.




haticeak


Yukarı Dön
hilal Açılır Kutu Gör
Kıdemli Moderatör
Kıdemli Moderatör

Seha'nın Annesi Forumun İnci Tanesi

Kayıt Tarihi: 28 Eki 2007
Konum: Diyarbakır
Durum: Aktif Değil
Puanlar: 21029
Mesajın Direkt Linki Gönderim Zamanı: 28 Mar 2011 Saat 20:57
Orjinalini yazan: yasemin yasemin Yazdı:

Diyarbakır’da, Özel Çamlıca Kadın Hastalıkları ve Doğum Hastanesi’nde görevi Op.Dr. Emel Doğan Özdaş, Türkiye’de gebelik sırasında anne ölümlerinin yüzde 50’sinin hipertansiyon ve buna bağlı etkenlerden kaynaklandığını söyledi. Dünyada hızla yaygınlaşan hipertansiyonu ’sessiz katil’ olarak adlandıran Özdaş, “Hipertansiyon genellikli ilk hamilikte görülür, gebeliğin 20’inci haftasından sonra ortaya çıkar. Özellikle hamilelerin sık sık tansiyonlarını ölçtürmeleri gerekir” dedi.

Op.Dr. Emel Doğan Özdaş, dünyada hızla yayılan hipertansiyonun hamile kadınlar için büyük tehlike yarattığını söyledi. Hipertansiyonu ’sessiz katil’ olarak adlandıran Özdaş, Türkiye’de yaşamını yitiren hamile kadınların yüzde 50’sinin hipertansiyondan kaynaklandığını söyledi. Hipertansiyonun en önemli belirtisinin enseden başlayan baş ağrısı, halsizlik, yorgunluk, çarpıntı ve gece sık idrara çıkma olduğunu belirten Emel Doğan Özdaş, “Yüksek tansiyon çoğu zaman belirti vermez, tamamen tesadüfi fark edilir. Hipertansiyon yaptığı semptomlar itibarı ile genelde hastanın hafife aldığı bir durumdur. Hasta bunları başka hastalığa yorar. Halbuki bir tansiyon ölçüldüğünde durumu görebilir. Hatta hiçbir şikayeti olmayan insanların bile yılda bir defa tansiyonlarını ölçtürmelerinde fayda vardır” dedi.

Hipertansiyonun hedef organının kalp olduğunu söyleyen Özdaş, “Hastalık kalbi yüzde 55 oranında etkiler. Zamanla kalp yetmezliği ve kalpte büyümeden olur” dedi. Hastalığın hamile kadınlarda hamileliğinin 20’inci haftasından sonra ortaya çıktığını ifade eden Özdaş, “Hastalığın asıl kaynağı gebeliğin kendisidir, İlk hamilelikte ve 20 yaş altı ve 30 yaş üzeri halime kadınlarda sık görülür. Annelerde ölüme, erken doğuma, bebeklerde kalp yetmezliği, böbrek yetmezliği, akciğer yetmezliği gibi hastalıklar meydana gelmektedir. Hamililikte hipertansiyondan korunmak için düzenli süt ve süt ürünleri, C ve E vitaminleri çok önemlidir. Bunlar hafif tansiyonun şiddetli hale gelmesini önler. Halime kadınların, sık sık tansiyonlarını ölçtürmesi, kan, idrar testleri yaptırması ve kilo takibi yaptırması gerekir” dedi.


haticeak

Kıs bu doktoru nerden buldunLOL
Bazılarını hoşgörmüyorum,tahammül ediyorum...Ama tahammülünde bir sınırı var,biliyorum...
Yukarı Dön
yasemin Açılır Kutu Gör
Kıdemli Moderatör
Kıdemli Moderatör


Kayıt Tarihi: 16 Oca 2007
Konum: zehraninvillasi
Durum: Aktif Değil
Puanlar: 70718
Mesajın Direkt Linki Gönderim Zamanı: 28 Mar 2011 Saat 21:13
LOLkim ki kötu birseymi eklemisimLOLLOLLOLLOLLOL

Yukarı Dön
hilal Açılır Kutu Gör
Kıdemli Moderatör
Kıdemli Moderatör

Seha'nın Annesi Forumun İnci Tanesi

Kayıt Tarihi: 28 Eki 2007
Konum: Diyarbakır
Durum: Aktif Değil
Puanlar: 21029
Mesajın Direkt Linki Gönderim Zamanı: 28 Mar 2011 Saat 22:14
YOk kıs diyarbakırdan deişin ya ondan şeyettimLOL
Bazılarını hoşgörmüyorum,tahammül ediyorum...Ama tahammülünde bir sınırı var,biliyorum...
Yukarı Dön
peperutka Açılır Kutu Gör
Elmas Üye
Elmas Üye
Simge

Kayıt Tarihi: 23 Tem 2010
Konum: mutlu
Durum: Aktif Değil
Puanlar: 5690
Mesajın Direkt Linki Gönderim Zamanı: 05 Nis 2011 Saat 11:16

Bel ağrılarının nedenleri

Hamilelik doğal olarak her kadının bedeninde birçok değişime yol açar. Bunlardan bazıları da bel ağrılarının ortaya çıkmasında etkin rol oynar. En önemli sebeplerin başında, elbette ki hamileliğin ilerlemesiyle birlikte karnın büyümesi gelir. Karındaki büyüme vücudun ağırlık merkezinin yer değiştirmesine neden olur.Omurgamız bu değişimi dengeleyebilmek için geriye doğru çekilir ve ağırlığı topuklara vererek yürümeyi kolaylaştırmaya çalışır.Bu geriye çekilme hareketi sırtın arkasındaki kasların sürekli gerilmesine ve bu noktalardaki laktik asit birikmesine neden olur.Hamilelikte baskın hormon olan progesteron kas gevşetici bir etkiye sahiptir.Aslında esas görevi leğen kaslarını yumuşatarak vücudu doğuma hazırlamaktır.Aynı zamanda bel kaslarının gevşemesine de yardımcı olur.Kasların gevşemiş olması da vücut ağırlığını taşımak için daha fazla kasılmasını gerektirir.

En büyük etken fazla kilolar

Kırmızı cümle yerine şu daha doğru olur. “Hamilelikte, ideal olan her ay için bir kilo almaktır.Hamileliğin sonunda başlangıçtaki döneme göre 9-10 kiloluk bir vücut ağırlığı artışı olur. Bazı hamilelerde bu artış 20 hatta 30 kiloya kadar çıkabilir. Hamileliğine 50 kilo ile başlayan bir anne adayı, 9 ayın sonuna kadar 10 kilo almış olsa, aynı vücuda yüze 20 daha fazla ağırlık yüklenmiş olur.Yani 9 ay boyunca anne adayının aldığı fazladan aldığı her kilo bel bölgesi için de ilave bir yük ve ağrılarının artma sebebidir.

Dönem dönem bel ağrıları

Hamileliğin ilerlemesiyle ağrı semptomları artar.Özellikle 4 veya 5.aydan itibaren şikayetler daha da belirginleşir.Hamile kalan kişinin genel yaşam alışkanlıkları, başlangıç kilosu, beslenmesi ve daha bir sürü etken ağrı durumunu belirler.Ayrıca hiç sıkıntı yaşamadan hamileliğini geçiren ve ikinci hamileliğinde bu tür sorunlar yaşayan hamileler de vardır.

Alıntı




Şapkadan tavşan çıkarmayı marifet sanıyorlar. Ben kalbimden '' ÖKÜZ '' çıkardım hey yavrum hey :))
<
Yukarı Dön
 Yanıt Yaz Yanıt Yaz Sayfa  <1 234
  Konu Paylaş   

Forum Atla Forum İzinleri Açılır Kutu Gör

  | İletişim | Reklam | Gizlilik İlkeleri Copyright 2007-2025 ® NETATÖLYE - Tüm hakları saklıdır. İzinsiz alıntı yapılamaz.