Son yıllarda hastanelerde sezaryen ile doğumlarda artış yaşanması tartışmaları beraberinde getirdi. Kozyatağı Central Hospital Genel Müdürü Mehmet Kara, özel hastanelerde sezaryenin tercih edilme oranının yüzde 80'lere çıktığını belirtiyor.

Doktorlar ise normal doğum ile sezaryenin anne adayının sağlık durumuna göre tercih edildiğini ifade ederek, "İlla sezaryen yapalım' diye bir kasıt yok." diyor. Doğum korkusunun da artışta etkili olduğunu aktaran Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği Başkanı Prof. Dr. Bülent Tıraş, "YouTube'da normal doğum görüntüsü izleyen anne adayları bize geldiğinde sezaryenle doğum yapmak istiyor." şeklinde konuşuyor. Sezaryendeki artışı Sosyal Güvenlik Kurumu'nun fiyat tarifesi, yeni yasalarda hata yapan doktora cezai yaptırımların uygulanıyor olması ve sürenin kısalığı da etkiliyor

 

Sezaryen, özel hastanelerde artıyor

Sezaryenle sıvı azalması, kordon dolanması, ters bebek gibi doğum sırasında yaşanan sorunların azaldığını anlatan Kozyatağı Central Hospital Genel Müdürü Mehmet Kara, "Fakat sezaryen uygulaması günümüzde asıl gerekliliğinin aksine özel hastanelerde hızla artıyor. Avrupa'daki gelişmiş ülke hastanelerinde sezaryen ile doğum oranı yüzde 17,5'leri geçtiği zaman o hastane ve ilgili hekimler hakkında soruşturma açılır. Bizim özel hastanelerimizde bu oran maalesef yüzde 80'lerde. Ayrıca sezaryende yüzde 50 orana sahip özel hastaneler parmakla gösteriliyor." ifadelerine yer veriyor. Kara, ayrıca, "Normal doğumu bilmeyen tecrübesiz hekimler ile doğumun riskini almak istemeyen hekimlerin sayısı artıyor." iddiasında bulunuyor. Kara çözüm olarak normal doğumu daha çok olan hastanelere yüksek ücret verilmesini istiyor.

Öte yandan Türkiye'de sezaryenin normal doğumu geçtiğine yönelik kanıtlanmış bir rakamın bulunmadığını anlatan Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği Başkanı Prof. Dr. Bülent Tıraş, "Söz konusu rakamlar devlet hastanelerinde farklı, üniversiteler ile özel hastanelerde farklı." diyor. Tıraş, sezaryenin tercih edilmesinde genelde sağlık problemlerinin etkili olduğunu aktarıyor.

Sezaryenin ne gibi riskleri var?

Karın içi iltihaplanması, dikişlerde ve cilt altında kanama olması, risklerin başında geliyor. Ayrıca sezaryen ile kan kaybı, normal doğuma göre daha fazla. İkinci veya üçüncü kez yapılan sezaryenler birincilere göre daha riskli. Sezaryen sonrası dikiş bölgesindeki sancılar 1 hafta kadar devam ediyor ve annenin hareketleri ile emzirmesini güçleştiriyor.

Bebeğini taşımak istemeyen erken doğum yapıyor!

Central Hospital Genel Müdürü Mehmet Kara, sezaryen doğumuyla ilgili ortaya ilginç bir iddia attı. Bazı anne adaylarının bebeklerini daha fazla karınlarında taşımamak için ve buna gerek olmadığına inandıkları için erken doğum yaptığını belirten Kara, "Teknolojinin artık 7-8 aylık bebekleri kuvözlerde rahatlıkla bakabilecek hale geldiğini düşünen ve bunun için eşlerini kandırıp mecburi erken doğum yaptıran anneler bulunmaktadır." dedi.

 

Benim de kaygılarım vardı ve ben de fotoğraf görüntülerine bakmıştım ve bu görüntüler bir kaç zaman aklımdan çıkmamıştı. İnsan bilmediği şeyden korkarya; doğum yapmayan kişi de malum doğumdan korkuyor. Ancak bu korkular çok yersiz. Etraftan söylenen sözler de çoğunlukla yanıltıcı ve abartılı anlatımlar oluyor ne yazıkki. Doğumdan sonra bu muymuş yani doğum diyor insan   

 

ama Allah hepsinin sabrını veriyor, yeter ki korkuları bilinç altında büyütmeyelim