|
Çocukta Dış Disiplin mi İç Disiplin mi
Bildiğiniz gibi 'Çocukta Dış
Disiplin mi, İç Disiplin mi?' adlı kitabı Büşra'nın Notları
kategorisinde ayrıntılı işlemeye çalışıyorum. Bu kitabın içeriğini çok
önemli bulduğum için Kısa kısa notlar kategorisinde de bu kitaptan bazı
parçaları paylaşmak istiyorum. Hem eski yazıları okuma fırsatı olmayan
anababalara bir özet sunmak, hem de uzun yazılar yerine birkaç cümlelik
kısa parçaları okumanın kolaylığını düşünerek anababalara bir kolaylık
sunmak istedim: - Kısıtlayan-cezalandıran disiplin
türünde çocukları DENETLEMEK için çaba harcanırken, öğreten- eğiten
türdeki disiplinde onları ETKİLEMEK için çaba harcanır. Çocukları
etkilemek ve denetlemek arasındaki fark pek bilinmez, ama çok önemlidir. -
Anababaların ve öğretmenlerinin çoğunun tek istedikleri gençler
üzerinde etkili olabilmektir. Ne var ki bunu yapmaya çalışırken çoğu
tuzağa düşer. Yalnızca etkileme yöntemlerini kullanacakları yerde
emirler verirler, kısıtlamalar getirirler, cezalandırırlar ya da
cezalandırmakla tehdit ederler. Bu denetleme türü yöntemler gençleri
hiç etkilemez; onları yalnızca zorlar ya da baskı altında tutar.
- Gençlerin yaşamları üzerinde derin ve sürekli etki bırakmak isteyen
yetişkinler, onları denetlemek için güç kullanmaktan vazgeçmeli, onun
yerine yaşamlarında OLUMLU ETKİLER bırakmaların yardımcı olabilecek
yeni yöntemler edinmelidir. - Şimdi size çok az
bilinen bir psikolojik gerçeği, bir paradoksu açıklayayım: Gençleri
etkilemek amacıyla güç kullanmaktan vazgeçtiğiniz zaman, onlar
üzerindeki etkiniz artar. Bunun tersi de söylenebilir. Üzerlerinde güç
kullanmaya çabaladıkça etkiniz o ölçüde azalır. Neden? Çünkü tepkiyle
karşılaşırsınız: Karşı koyma (söyleneni yapmama), baş kaldırma
(söylenenin tersini yapma), yalan söyleme (yaptığının tersini söyleme)
- Her günkü gözlemlerimize göre kendi kendine disiplin böyle
yerleşmiyor. ?Kedi yokken meydan farelere kalır? deyişini anımsıyor
musunuz? Sürekli denetleyen yetişkinler arkalarını döndükleri zaman
küçükler denetimlerini kaybederler. Bazen de yetişkin otoritenin daha
önce kendilerine yasakladığı şeyi özellikle yaparlar. Küçükken söz
dinleyen, boyun eğen çocuklar büyüdüklerinde sorun yaratan ve isyankar
yetişkinlere dönüşürler - Buna karşın kendilerine
özgürlük tanınan gençler kendi kendilerini denetleyebilirler. Neden?
Kendi seçimlerini yapmalarına kendi kararlarını vermelerine izin
verilir de ondan. Gençler yetişkinleri rahatsız eden davranışlarını,
eğer yetişkinler de onlara aynı duyarlılığı gösterirlerse, kısıtlayıp
denetlemeyi öğrenirler; yetişkinlerle birlikte kuralları
belirlemelerine izin verilince, bu kurallara uymak için öz
denetimlerini kullanırlar. - Yetişkinlerin baskıcı
disiplin sonucunda korkuyla boyun eğen çocuklar yetiştirebilecekleri
doğrudur, ama aynı yöntemle kendi kendilerini disipline edebilen
çocuklar yetiştirebilecekleri yanlıştır. (Korkuyla boyun eğmeleri de
geçicidir, bir süre sonra isyana dönüşür) -
Yetişkinler çocukların kendi davranışlarına koyulacak sınırları
kendilerinin koymalarına izin verirlerse çocuklar verdikleri sözleri
tutmaya daha istekli olacaklardır. Her ailenin ve sınıfın belirli
kuralları ve kolay anlaşılır politikaları olmalıdır. Çocuklar izin
verilirse, davranışlarını belirleyecek kuralları ana-babaları ve
öğretmenleriyle birlikte koyabilecek yetenektedirler. Sınıflar ve
aileler başlarında kural koyucu olmadan da kendilerini yönetebilirler.
- Aslında kural koyarken çocuklara katılım fırsatı verilince, evde
eskiye oranla DAHA ÇOK KURAL OLDUĞU ve herkesin de bunlara uyduğu
görülür.
ALINTIDIR
------------- http://lilypie.com"> http://lilypie.com">
|