3-5 yaş arası çocukların hayal güçleri çok zengin olur. Bilinçsizce gerçek dışı şeyler söyleyebilirler. Bu uydurma hikayeleri sürekli söyleyerek yalana dönüştürdükleri zaman ise tehlike çanları çalmaya başlar. Uzman Psikolog Alanur Özalp’in bu konudaki tavsiyeleri imdadınıza yetişecek cinsten...

Ailelere Düşen Görevler

Hayali, uydurma hikayeler varsa çocuğa kızmak, bağırmak, onu cezalandırma yoluna gitmek ters sonuçlar doğurabilir. Anne-baba durumu doğru değerlendiremezse çocuğun yalan söylediğini sanarak paniğe kapılabilirler.

Bu durum çocuğun hayal gücü ile ilgili doğal bir gelişme sürecidir ve çoğunlukla anne-baba bu dönemdeki çocuğa baskı yapmadığı takdirde geçicidir. Anne-baba böyle durumlarda çocuğa anlatılan hikâyenin hayali, uydurma olduğunu anladıklarını belli etmeli hatta kendileri de hikâyeye katılıp gülebilmelidir.

Çocuklar yalana çok duyarlıdır. Anne ve baba kendi yalanına çocuğu ortak etmemeli. Çocuklar bu tür görevleri yaparken psikolojik olarak da çok korkarlar ve olumsuz etkilenirler. Daha sonra çocuklar bu yalanları anne babaya karşı kullanabilirler. Çocuk sık sık yalan söylemeye başlarsa ciddiye alınmalıdır.

Çocuktur, Anlamaz Demeyin!

Çocuklarla ilişkiler önem verilmesi gereken ilişkilerdir. Yani “Çocuktur, anlamaz” biçiminde düşünmek hatadır. Eğer çocuğunuzun yalan söylediğini anlarsanız, ona bağırmayın. Çünkü sert bir konuşma sonucu çocuk korkacak, yalanını kapatmak için birkaç yalan daha söylemek zorunda kalacaktır.

Çocuklar 2 Şekilde Yalana Başvurabilir:

1- Ya söylediği zaman ailesini çok üzebileceğini düşünür,

2- Ya da döveceklerinden, çok kızacaklarından korkar.

Bu iki durum da doğru değildir. Çocuk doğruyu söylediğinde iyi ve doğru bir şey yaptığını bilmelidir. Çocuk bazen yaptığı bir şeyin yanlış, yapılmaması gereken bir şey olduğunu bildiğinde yalan söyler. Böyle durumlarda aile içinde bir şeylerde aksaklıklar oluyor olabilir. Bu yüzden, ailede ilişkilere çok dikkat etmek gerekiyor.

''çocuğa baskı yapmadığı takdirde geçicidir. Anne-baba böyle durumlarda çocuğa anlatılan hikâyenin hayali, uydurma olduğunu anladıklarını belli etmeli hatta kendileri de hikâyeye katılıp gülebilmelidir.''