Bu sayfanın okuyucuları
beni "Anne Olunca Anladım" projesinin annesi olarak tanıyorlar, gazeteci kimliğim bir yana, kızım
için bile ben önce onun annesi sonra da "Anne Olunca Anladım" projesinin
annesiyim.
"Proje ne?" diyenleriniz olabilir; (belki bu sayfayı bugün ilk kez
okuyorsunuzdur) gazete sayfası, internet sitesi ve TV programları yoluyla anne arkadaşlarımla
çocuklarımızı ve birbirimizi büyütmek'tir, benim anneliğini yaptığım projenin içeriği... Ve
işte, "Anne Olunca Anladım" projesi de kızım Duru'ya 40 ay boyunca birebir bakım verirken
hamilelik dönemini yaşadığım ve doğurduğum içsel projenin adı.
Bu proje aracılığıyla o kadar çok
anne ve bebeği ile yollarımız kesişti ki, tıpkı ilk günlerde niyet ettiğim gibi, bütün dünyada
kartopu misali büyüdük ve biz anne olunca anlayan anneler el ele verdik. Bu annelerden biri geçen
gün doğumundan tam 6 yıl sonra bana bir teşekkür maili göndermiş. Bu maili sizlerle de paylaşmak
istiyorum, çünkü anne olmanın kaygılarını ve yalnızlığını öylesine iyi anlatıyor
ki...
ANNE OLDUM, BEN NE YAPACAĞIM?
"Tam ne
kadar oldu bilmiyorum ama sizi takip edişim TV ekranı ile başladı. Şimdi oğlum 6 yaşında oldu. İlk
doğduğunda kaygı, korku ne yapacağını bilememe mevcuttu bende. Elbette sevinçliydim, anne olmuştum,
artık benim de bir bebeğim vardı. Ama, aması var, ben ne yapacaktım, nasıl sağlıklı mutlu huzurlu
bir evlat yetiştirecektim?Annem yanımdaydı, tüm dostlar akrabalar yardımcı olmaya çalışıyorlardı,
tamam da onlar olmadan ben ne yapacaktım?Bir süre yarı depresif dolaştım. Sonra sizinle karşılaştım,
daha önce tanıyordum gerçi ama... Güç kattınız bana... Belki çok iyi bir anne değilim, belki zaman
zaman yanlış davranıyorum. İşte yerindeki gerginliği, hayat gerginliğini oğluma sabırsızlık olarak
yansıtıyorum... Ama onu sevdiğimi her gün söylüyorum, ona; 'Sen ne yaparsan yap, ben nasıl
kızarsam kızayım, kalbimin en derin yerinde, en önemli köşesinde yer alacaksın'
diyorum.Öğrenmeyi seviyorum, çocuğumla ilgili birçok şeyi öğrenmeyi daha da seviyorum, onunla ilgili
birçok şeyi sizden ve sizin programınıza katılan konuklardan öğrendim. Her şey için teşekkür ederim,
iyi ki varsınız."
PLANLADIĞINIZ GİBİ OLMAYABİLİR
5 Mart günü
ise yeni bir anne katıldı aramıza! 5 yıldır, internet sitemizin editörlüğünü yapan, benim sağ kolum,
yol arkadaşım, Sevgili Yasemin Yılmaz anne oldu! 5 yıldır benimle, annelerle, uzmanlarımızla,
dolayısıyla anne ve bebeğe dair en yeni bilgilerle haşır neşir olan Yasemin, 4 hafta önce gelen
güzel kızı Yaren ile şimdi anneliği bizzat deneyimleyerek anlıyor! Ve bana, doğumdan sonra ilk kez
söylediği cümle, "İşte şimdi anladım!" oldu.
Her bebek özeldir, her anne ve bebeğin hamilelik
sürecinin en başından itibaren yaşadıkları da öyle parmak izi gibi tek...
Yasemin örneğin,
planlayarak hamile kalmak istiyordu, sürpriz bir hamilelik yaşadı. Normal doğum yapmak istiyordu,
bebeği 3,5 hafta erken geldiği için sezaryene alınmak zorunda kaldı. Bebeğini, doğar doğmaz emzirmek
istiyordu, maalesef bu süreç de ancak doğumdan 2-3 gün sonra başlayabildi. Ama anne kız azmettiler,
Yaren'cik sadece 5 gün hastanede kaldı, şimdi anne kız hastanede ayrı kaldıkları zamanların
acısını çıkartıyorlar.
Anlayacağınız, annelik yolculuğunda işler her zaman planladığımız gibi
gitmeyebiliyor; bebeklerimiz bizden öğrenecek, hayallerimize uyum yapacak sanırken, daha çok biz
bebeklerimizden öğreniyoruz ve böylece da hayatı yeniden tüm gerçekliğiyle öğrenme fırsatı yakalamış
oluyoruz. Ve işte, tam da böyle sürprizlerle, beklenmedik gelişmelerle, her an bir soruna çözüm
bulmakla anlıyoruz anneliğin ne olduğunu, nasıl da bir mucizeye imza attığımızı...
Bu arada
Yasemin, bunca yıldır "Anne Olunca Anladım"da editörlük yaparken öğrendiklerini, doğru bildiklerini
uygulamaya çalışırken, bebeğine yetmeye çalışırken, onun sağlığı için endişelenirken çok yoruldu,
vara yoğa gözyaşı döker oldu. Ama bu yorgunluğu da, döktüğü sevinç-hüzün karışımı gözyaşlarını da
her anne gibi hiçbir şeye değişmeyeceğini söylüyor şimdiden... "Anne Olunca Anladım" annelerinin
Forum sayfalarımızda yazdığı tebrik mesajları ise, sağlıklı, bol sütlü, uykulu geceler, dilekleriyle
dolu...
YALNIZ DEĞİLSİNİZ!
İşte böyle, doğumdan
sonra her anne kendini her şeye, tüm desteklere rağmen yalnız hissedebiliyor. Çünkü her anne bebek
ilişkisi parmak izi gibi tek! Anneliğin bir tarafı sevinçse, diğer yanı hüzün... Gri renkler pek yok
annelikte; her şeyi kocaman, her şeyi dipte, her şeyi derin yaşıyorsunuz; eh bir de kadın
bedenindesiniz... Ve ağırlıklı olarak da sorumluluk, suçluluk, yetersizlik duyguları yaşamak demek
annelik; özellikle de ağırlıklı olarak ilk 3 yılda... Üstüne üstlük, anneler her fırsatta toplum
tarafından yargılanır, incir çekirdeğini doldurmayacak nedenlerle topa tutulurlar. O yüzden
gizliden gizliye, bazen de açık olarak anneler arasında, "Ben iyi anneyim" yarışı vardır. Valla
insan hırs yapıyor, el kadar bebeği hayatta tutmak kolay mı?
Fakat sevgili anneler, inanın siz
iyi bir annesiniz, çünkü yavrunuz için elinizden gelenin en iyisini yapıyorsunuz. Ve bebeğinize iyi
gelecek her ne varsa onu en iyi siz bilirsiniz! Kendinize ve bebeğinize daime güvenin, doğru
kaynaklardan en son bilgileri edinin, ama içgüdülerinizi dinlemekten de asla vazgeçmeyin. El el ele
yürüdüğümüz bu yolda her gün daha iyi bir anne olabilmek üzere, öğrenmeye ne kadar açık olduğunuzu
biliyorum, fakat en çok da bebeklerinizden öğrenin, bebeğiniz sizin öğretmeniniz olsun... Başka
kimse değil...