Eminim ki sizlerin de birçok bilginiz vardır bu konuda; okunanlar, özellikle de duyulanlar... Ama en kesini ise uygulananlar... Her çocuğun hazır olduğu zaman farklı bu süreç sırasında. Bazı doktorlar şu yaş, bu yaş diyor ama bence asıl durum, çocuğun hazır olduğu an. Büyük kızım gündüzü hemen bıraktı ama gece çok terlediği ve çok su içtiği için neredeyse okullu olduğu zamanda geceyi bıraktı mesela... Şaka yapıyorum sanmayın. Doktor doktor gezdik. Psikolojik bir şey mi diye araştırdık. Hatta bir alet çıkmış dediler; uyurken çocuğun çişi gelince alarm çalıyormuş; ona bile baktık. Çünkü Doğa’nın uykusu aşırı ağırdı. Uykuya daldıktan sonra yere düşüyor, kendini hiç bilmiyordu. Sonra, kendince zamanı gelince birden halletti ve bir daha da asla altına kaçırmaz oldu. Ama küçük kızım Duru, 3 yaşına daha basmamış olmasına rağmen, ikisini de tamamladı sayılır. Diyorum ya, çocuk hazır olduğunu dile getiriyor zaten. Bu konuda çocukları zorlamamaktan yanayım. Baskı oluşturmak, hatta korkutmak ise çok zararlı. Çünkü tuvalet meselesi, zaten her çocuğun eninde sonunda öğreneceği bir şey.
HİÇ OTURAK KULLANMADI
Bu kadar doğal bir konuda; yürümek gibi, konuşmak gibi; her çocuğun kendini hazırlamaya ihtiyacı vardır, diye düşüyorum. Genellikle önce oturak kullanmak işi kolaylaştırabiliyor. Ama Duru hiç kullanmadı. Hatta hoşlanmadı bile. Sonra, her gün bezi çıkarıp biraz alıştırma yapmak gerekiyor. Hatta evinizin kirlenmesine aldırış etmiyorsanız, tamamen çıkarın. Bazı aile büyükleri gece ve gündüz eğitiminin bir arada olması gerektiğini söyler durur, ama dinleyen kim acaba?.. Artık günümüzde sadece doktorlara inanılıyor, ama ben diyorum ki, her çocuk her anne kendi tecrübesi ile kendi kitabını yazıyor. Bazen de komik manzaralar olmuyor değil...
HAVUZ TEHLİKESİ
Bodrum’da bir arkadaşımın evinde, havuzun önünde oturuyoruz. Bizim küçük, altında deniz bezi olmasına karşılık havuzd, “Kakam geldi” diye bağırınca ve ağlayınca nasıl yerimden ok gibi fırlayıp koştuğumu ve onu havuzdan nasıl çıkarttığımı bilmiyorum. Tam alıştırma zamanı olduğu için, önlem olarak havuz bezi taktım, ne olur ne olmaz diye. Aman, iyi ki öyle yapmışım, yoksa cümle aleme rezil olacak ve misafir olarak gittiğimiz sitede havuzun kapanmasına neden olacaktık. Ne yapacağımı şaşırdım doğrusu. Bilirsiniz, eğer havuzda böyle kazalar olursa bütün havuz suyu boşalıyor ve kapatılıyor. Hem masraf, hem ne utanç! Artık kendimi nerelere saklasam, bilemezdim herhalde... Size de en büyük tavsiyem, bu alıştırma zamanlarında ne olursa olsun kesinlikle önleminizi alın, yoksa benim gibi heyecan yaşarsınız. Bir de siz zaman belirlemeyin bu eğitim için... Deneyin biraz, çocuk size cevap veriyor mu? Yoksa daha çok oyuna mı dalıyor? Eğer daha hazır değilse, zorlamayın. Biraz fazla bez masrafı oluyor ama olsun. Ne yapalım, her şey çocuklarımız için değil mi?..
İşte böyle, maceralı bir tatilden sonra İstanbul’dayız. Bütün yaz yattık. Artık ders çalışıp, kitap okuma ve okula hazırlanma zamanı. Okul döneminde yeni yazımda buluşmak üzere… Sevgiyle kalın…
