Çocuk Sağlığı, Hastalıkları-Büyüme ve İştahsız Çocuk Uzmanı
Her canlı için su yaşamsal bir besin
öğesidir. Çünkü her canlı susuzluğa ancak kısa bir süre dayanır. Ancak insanlar için sadece suyun
varlığı değil aynı zamanda içilecek suyun özellikleri de çok önemlidir.
İçilecek
suyun nitelikleri, özellikle bebekler için çok daha önemlidir. Bebeklerin 1 yaşına kadar böbrek
fonksiyonlarının yetersiz olduğunu iyi bilindiği için, bebeğe içirilecek suyun düşük mineral
içermesi tercih edilmelidir.
Yaşamın başlangıcında ilk 6 ayda, her doğan bebek hem besin hem
de su ihtiyacını anne sütüyle karşılar. Anne sütünün yüzde 90’ı sudur. 6. aydan sonra, sıvı
ihtiyacı ağırlıklı olarak anne sütüyle karşılanmaya devam ederken bebek su içmeye de başlamalıdır.
Bebek 6. aydan itibaren yarı katı ve katı beslenmeye alıştırılmaya başlanınca hem böbreklerinin hem
de mide-bağırsak sisteminin daha sağlıklı çalışabilmesi için su içmeye de başlaması önerilir.
Bebeğin anne sütü yanısıra tüketmeye başladığı yeni ek besinelerle aldığı su, günlük sıvı ihtiyacını
karşılayamaz. Bu nedenle bebeğin su içmesi de gerekir. 1 yaşına doğru bebeğin beslenmesinde katı
besinler ve öğünler arttıkça daha sık ve çok su içmesi de sağlanmalıdır.
1 YAŞINDAN
SONRA...
1 yaşından sonra bebeğin yiyebildiği besin çeşitliliği ve yediği besin miktarı
artar. Besinlerle aldığı su da sıvı ihtiyacını destekler. Ancak bebeğin vücut ağırlığı artmıştır. Bu
nedenle sıvı ihtiyacı da artar. Ve bebeğin su içmeden sıvı ihtiyacını karşılaması mümkün değildir.
Bebeklerin vücut ağırlıkları başına erişkinlerden daha fazla su ihtiyaçları olduğu da asla
unutulmamalıdır.
Bebekler özellikle de 6 ile 24 aylar arasında daha sık ishal olurlar. İshal,
kusma ve sulu dışkılamaya neden olduğu için bebeğin sıvı kayıpları artar. Benzer şekilde sıcak
aylarda çevre ısısının arttığı ya da bebeğin ateşli hastalıklar da bebeğin sıvı ihtiyacını
arttırır.
BEBEĞİNİZDE SUSUZLUK BELİRTİLERİNE DİKKAT!
Susuzluk ve bunun giderilmesi
vücutta olağanüstü bir mekanizmayla yönetilir. Ancak bebekler susuzluklarını algılama ve gidermede
yetersizdirler. Bu nedenle annelerin bebeklerinin su ihtiyaçlarının arttığı durumları bilmeleri,
bebeklerinde susuzluk belirtilerinin gelişip gelişmediğini izlemelidirler. Bebeğin alışılmıştan daha
seyrek bez ıslatması, daha koyu renkli idrar yapması, dil ve dudaklarındaki kuruluk annelerini
uyarmalıdır. Bebekte susuzluk belirtilri ortaya çıkmıştır. Hemen bebeğe sık sık su teklif etmeleri
gerekir. Susuzluk her canlıyı su içmeye sevk eder. Anneler suyu bebeklerine erişilebilir,
görülebilir, hatırlanabilir kılmalıdırlar.
