Çocuk ve ergenlik obezitesinin, erişkin
obezitesi için en önemli risk teşkil ettiği biliniyor. Öyleki ergenlik döneminde kilolarından
kurtulamayan çocukların yüzde 70’i yani 10 obez ergenden 7’si erişkinde de obez oluyor.
ABD de sağlık bütçesinin yüzde 10’u obezite ile savaşa ve obezitenin oluşturduğu
hasarların tedavisine harcanıyor. Harcanan büyük paralara rağmen erişkin obezitesinin 2010 yılındaki
yüzde 36 oranından 2013’de ancak yüzde 35’ e düşürülebilmiş olması; mücadelenin ne kadar güç
olduğunu ortaya koyuyor. O zaman yapılacak en önemli şey, erkenden önlem alıp obezitenin oluşmasına
mani olmak…
Araştırmalar, erişkinde obez olanların çoğunun 6-19 yaşlarında da obez olduğunu
ortaya koyuyor. Bunun sebebi, fizyolojik olarak 6 yaşından sonra vücutta artmaya başlayan
yağlanmanın kontrolsüz olarak artması… Yani, normalde de her çocukta 6 yaşından sonra vücutta yağ
hücreleri sayısı artıyor, ancak eğer çocuk çok fazla gıda tüketip yeterli hareket-aktivite
göstermezse; aşırı artan yağ hücreleri erişkin obeziteye zemin hazırlıyor. Bu nedenle okul çağındaki
çocukların spor yapmalarının ve hareketsiz yaşam tarzından uzak durmalarının çok önemi
var.
Bu durumun farkında olan İngiltere’de okula başlarken, sömestr ve eğitim yılı bitiminde
çocukların karnelerinde boy ve kilolarına yer veriliyor. Okullarda öğretmen, aile ve çocuklara
beslenme eğitimi veriliyor. Çocuklara 2 saatten fazla bilgisayar veya televizyon başında olmamaları
öğütleniyor. Televizyonda çocukların en fazla izleme saatlerinde, kilo aldırıcı gıda reklamlarına
yer verilmiyor.
Ülkemizde de obezitenin azaltılması için, okul çağı çocukların gıdasına ve
aktivitelerine önem göstermemiz gerekiyor.