Çocuklara kahvaltı alışkanlığı kazandırmak, okul başarısı ile direkt ilişkilidir. Vücudumuz uyurken bile çalışmaya devam eder. Akşam yemeği ile sabah kahvaltısı arasında geçen 12 saatlik sürede vücut besinlerin tümünü kullanır.
Sabah kalkıldığında kahvaltı yapılmazsa, beyinde yeterince enerji oluşmaz. Bu durumda yorgunluk, baş ağrısı, dikkat azlığı gibi sıkıntılar yaşanır. Kahvaltı yapmayan beden kendi deposundan kullanır, bu yüzden hastalıklar karşısında direnç düşer, kan şekeri düşüklüğü nedeniyle hipoglisemi belirtileri gözlenir; baş dönmesi, bayılma hissi, baş ağrısı oluşur.
Kahvaltıda normalde alınması gereken günlük enerjinin dörtte birinin karşılanması gerekir. Örneğin; günde 2 bin kalori alması gereken çocuğun, kahvaltıda 500 kalori civarında enerji alması gerekir. Özellikle aile ve eğitmenler, çocuk ve hızlı büyüme dönemindeki ergenleri bilinçlendirmelidir. Araştırmalar; öğrenilen bilgilerin beyinde korunması için, öğrenimden sonra yeterli ve dengeli beslenmek gerektiğini gösteriyor. Burada ikindi öğününün önemi de ortaya çıkmaktadır.
Özellikle zayıflığın moda olması, çocuk ve ergenlerde anoreksi (aşırı iştahsızlık ve zayıflama) oranını arttırmaktadır. Aileler bu konuda son derece dikkatli olmalıdırlar. Üstelik, çok zor tedavi edilen bir hastalıktır. Kısa süre içinde kilosunun yüzde 20’sini kaybeden çocuklarda, yemek yememe ve bulantı-kusma mevcudiyetinde anoreksiden şüphe edilir.