Elinizden arkadaşlarınızın önerdikleri diyet listelerini düşürmüyor, üstelik buna rağmen tartıda gördüğünüz sayıdan memnun kalmıyor veya verdiğiniz kiloları kısa sürede geri mi alıyorsunuz? Siz gün boyunca yarı aç dolaşırken, bazı kadınların ise hiç diyet yapmadıkları halde uzun yıllar formlarını korumaya devam etmesinin bir sırrı olmalı diye mi düşünüyorsunuz? Haklısınız! Formda kalmayı sağlayacak sırlar var…
AZ ANCAK SIK BESLENİN
Metabolizmanızın iyi çalışması ve şeker dengesinin kurulması için aç kalmamaya ve az beslenmeye özen gösterin. Bunun için günde 3 ana öğün 3 ara öğün beslenin, böylece hem aç kalmadan, hem de metabolizmanın daha hızlı çalışmasını sağlayarak, kilo kontrolünü sağlayabilirsiniz.
DÜŞÜK KALORİ VE DÜŞÜK YAĞ İÇEREN BESLENME PROGRAMINI TAKİP EDİN
Yağlı besinlerden uzak durmaya ve çok kalorili besinlerle karnınızı doyurmamaya dikkat edin. Bu tür besinler içerdikleri yüksek kalorinin yanı sıra yağ ve karbonhidrat miktarının fazlalığından dolayı çabuk acıkmanıza ve açlık krizi geçirmenize neden olur.
DÜŞÜK GLİSEMİK İNDEKSLİ BESİNLER TERCİH EDİN
Patates, pirinç pilavı, beyaz ekmek, çay şekeri ve bal gibi kan şekerini hızlı yükselten ve ani iştah artışına neden olan yüksek glisemik indeksli besinlerden kaçının. Bunun yerine kan şekerini hızlı yükseltmeyen ve tok tutan tam buğday, tam çavdar ekmeği, bulgur pilavı ve meyve gibi düşük glisemik indeksli besinleri tercih edin.
BESİNLERİN PİŞİRME ŞEKLİNE DİKKAT EDİN
Kızartmaları ayda 1 veya 2 kez ile sınırlandırın, bunun yerine haşlama veya fırında pişirme şekillerini tercih edin. Patates kızartmasını çok sevseniz de, baharatlandırarak fırında elma patates şeklinde hazırlayabilirsiniz.
YEMEKTEN ÖNCE ÇORBA VEYA SALATA TÜKETİN
Yemekten önce yenen çorba veya salata açlık hissini azaltarak, ana yemeğin daha az yenmesini sağlıyor. Bu kurala mümkün olduğunca uymaya çalışın. Tabii ki yenilen çorbanın içeriği de önem taşıyor, düşük kalorili olanları tercih edin.
ATIŞTIRMAK İÇİN DÜŞÜK KALORİLİ BESİNLER YİYİN
Hem açlık şikayetlerinizin sonlanması, hem de doygunluk sağlanabilmesi için yemek aralarında acıktığınızda kalori değeri düşük sebzelerden, salatalardan tüketin.
DIŞARIDA YEMEK YERKEN DİKKATLİ OLUN
Davetlerde veya iş yemeklerinde; ızgara balık, tavuk, köfte veya yağsız et gibi seçenekleri, salata gibi düşük kalorili besinlerle birleştirerek hafif menüleri tercih edin.
BOL BOL SU İÇİN
Vücudu bir kap gibi düşünürsek, bunun yüzde 60-70’ini su oluşturuyor. Su içmeye önem verilmediği takdirde ise vücuttaki yağ miktarı artabiliyor. Bunu önlemek için günde 10-12 bardak su içmeyi ihmal etmeyin.
DENGELİ BESLENİN
Her besin grubunu eşit olarak tüketin. Günlük öğünlerinizin; et, balık, tavuk veya kurubaklagil gibi protein grubundan, süt ve süt ürünlerinden, tahıl grubundan ve sebze-meyveden oluşması gerektiğini unutmayın.
İÇECEKLERİN KALORİLERİNİ GÖZ ARDI ETMEYİN
İçeceklerin kalori yönünden besinler kadar tehlikeli olduğunu bilin. Bu nedenle içeceklerin üzerinde yazan kalorileri dikkate alın ve alkolden mümkün olduğunca uzak durun. Asitli ve enerjisi olmayan içecekleri de besinlerin sindirilme hızına etkisi olacağı için çok sık tercih etmeyin. Çünkü bunlar besinlerin emilimini hızlandırdığı için çabuk acıkmaya yol açıyor.
DÜZENLİ FİZİKSEL AKTİVİTE
Düzenli olarak fiziksel aktivite (spor, yürüyüş, pilates vb.) kilo vermenin yanı sıra sıkılaşmaya ve formda kalmaya da yardımcı olur. Ne kadar yoğun olursanız olun, haftanın birkaç günü fiziksel aktiviteyi asla ihmal etmeyin.
HAFTADA BİR TARTILIN
Fazla kilolardan kurtulduktan sonra vücut ağırlığının düzenli takip edilmesi gerekiyor. Haftada 1 veya 15 günde 1, aynı saatlerde tartılarak kilo kontrolü sağlayın.
|