AĞIR KALDIRMAYIN
Hamile bir kadın
vücudunun imkan tanıdığı pek çok işi yapabilir. Ama zor işlerden; ağır yük taşımak vb. gibi
kaçınması faydalı olur. Yani; gebelikten önceki yaşam temposunu, gerekliyse bazı kısıtlamalarla
sürdürebilir. Alınan kilolar nedeniyle hareket kabiliyeti kendiliğinden sınırlanır. Bu dönemde en
sağlıklısı kendini zorlamamaktır.
SÜREKLİ AYAKTA YA DA OTURARAK
KALMAYIN
Gebenin sürekli oturarak ya da sürekli ayakta durarak iş yapması sakıncalıdır.
Çünkü bacaklardaki kan dolaşımını etkiler. Sürekli oturarak çalışan gebeler, aralıklarla ayağa
kalkarak, dolaşmalıdır. Sürekli ayakta durmak gerektiğinde, tek ayağını 10 cm. yükseklikte bir
desteğe dayamak ve aralıklarla değiştirmek yararlı olur.
SICAK SU VE
SAUNA
Hamilelikte duş almak ya da süngerle yıkanmak, küvete su doldurarak yıkanmaktan
daha güvenlidir. Banyo suyu ılık olmalıdır. Sıcak su, sauna ve hamamlar hamileler için
tehlikeli olabilir.
TETANOZ VE HEPATİT B DIŞINDAKİ AŞILARA
DİKKAT!
Eğer bir sağlık kurumu tarafından takibiniz yapılıyorsa, size 4. aydan itibaren,
2 doz tetanos aşısı önerilecektir. Doğumun steril koşullarda yapılması, tetanoz riskini büyük ölçüde
ortadan kaldırır. Ama önlem almanız faydalı olur. Ayrıca aşıyla gelen bağışıklık, doğum sonrasında
bebeğiniz için de koruyucu olacaktır.
Hepatit B aşısı için de benzer şeyler söylenebilir. Şu
an rutin aşı programında olmamakla birlikte, doğumunuzu genel hastanelerde gerçekleştirmeyi
planlıyorsanız, bu aşıyı yaptırmanızı tavsiye ederiz.
Tetanoz ve Hepatit B haricinde,
yapılması planlanan aşılar hakkında mutlaka önceden bilgi alın.
AZ PİŞMİŞ ET
VE ÇİĞ YUMURTA TÜKETMEYİN
Uzmanlar; anne adaylarını az pişmiş yumurtadan, deniz
ürünlerine kadar pek çok besinden uzak durmaları için uyarıyor. Şöyle ki:
- Küflü ve
pastörize edilmemiş sütten yapılan peynirler güvenilir değildir. Pastörize edilmemiş yumuşak
peynirlerde; erken doğum, düşük ve doğum kusurlarına yol açan listeria (tehlikeli bir bakteri
cinsi) bulunur.
- Az pişmiş yumurta ve pişmemiş yumurta içeren mayonez gibi yiyecekler
hamileyken tüketilmemelidir.
- Çiğ ya da az pişmiş et kesinlikle yenmemelidir. Az pişmiş ve çiğ
ette toksoplazma riski vardır. Toksoplazma, düşüğe ve doğum kusurlarına neden
olabilir.
- Midye, istiridye, karides gibi çiğ ve az pişmiş kabuklu deniz ürünleri
yenmemelidir. Sushi de hamilelikte tüketilmemelidir.
- Konserve balıkları haftada iki
kereden fazla yemeyin. Köpek balığı ve kılıç balığından da uzak durmalısınız. Bu balıklar civa gibi
ağır metaller içerebilir ve bunlar da bebeğinizin sinir sistemine zarar verebilir.
UZUN SÜRE GÜNEŞTE KALMAYIN
Kadın cildi hamilelik sırasında daha hassastır ve
güneş yanığına karşı daha korumasızdır. Eğer yüzünüzde “cholasma” adı verilen gebelik
maskesi oluşmuşsa, yani düzensiz ve koyu renk değişiklikleri varsa bu durumda siz de güneş
ışınlarına ve ultraviyoleye karşı aşırı duyarlısınız demektir. Güneş altında uzun süre geçirmeniz
hem vücut sıcaklığınızın aşırı artmasına hem de vücudunuzdaki suyun azalmasına (dehidratasyon) neden
olabilir. Her iki durum da gebeliğiniz açısından olumsuz etkiler yaratabilir. Tüm bu nedenlerden
dolayı hamileyken uzun süre güneş altında kalmanız önerilmez.
SİGARA VE
ALKOLDEN UZAK DURUN
Sigara hamilelikte düşük ve ölü doğuma sebep olduğu gibi çeşitli
komplikasyonlar da sigara içen annelerde çok daha sık gözlenir. Bunlar; vajinal kanama, anormal
plasenta yerleşimi, plasentanın erken ayrılması, erken kese yırtılması ve erken doğumdur. Ayrıca
doğum gerçekleşse bile çocuğun bağışıklık sistemi ve akciğeri ile ilgili ciddi sorunlar da
yaşanabilir.
Anne adayı alkol aldığında, bebeğin kan dolaşımına giren alkol miktarı anne
kanındaki alkolden fazladır. Alkolü bedenden atmak için gereken süre bebekte annenin iki katıdır.
Alkol de bebeğin anne karnındaki gelişimi ve ileriki yaşamı için ciddi tehlike oluşturur. Alkol
nörotoksik bir madde olduğundan, gelişmekte olan bebeğin beyin hücrelerinin gelişimini engeller ve
hamilelikte kesinlikle uzak durmak gerekir.
TOPUKLU AYAKKABI VE STRECH
KIYAFETLER GİYMEYİN
Hamileliğin özellikle ilerleyen aylarında topuklu ayakkabı ve strech
kıyafetlerin giyilmesinden kaçınılması gerekir. Bu tür kıyafetler yaz aylarında bunaltıcı ve anne
adayını fiziksel olarak zorlayıcı olur.
STRES
Hamilelikle
birlikte gelen stres normal boyutlarda tutulursa zararlı değildir. Ancak uzun süre ve ciddi strese
mağruz kalmış hamilelerde yüksek tansiyondan anksiyete bozukluğuna kadar birçok rahatsızlık meydana
gelmekte ve bu da dolaylı yoldan bebeği etkilemektedir. Ayrıca yapılan araştırmalar, stresin çocuğun
zeka seviyesini de etkilediğini ortaya koyuyor.
HER BİTKİ ÇAYINI
İÇMEYİN
Belli başlı bazı bitkisel çayların içinde bulunan etken maddeler özellikle
çocuklarda ve hamile kadınlarda sorunlara neden olabilir. Çeşitli bitki çayları, örneğin adaçayı,
sinameki, fesleğen, keten tohumu, ahududu çayı gibi çaylar sıkça tüketildiğinde düşük yapma riskini,
gebelikte kanama riskini ve rahim kasılmalarını arttırarak erken doğum yapma riskini
arttırmaktadır. Fesleğen, biberiye, lavanta, yaban mersini, sarı kanturon, melisa yaprağı,
kediotu, oğul otu, aloe vera, karahindiba bunlara örnek verilebilir. Bu sayılan bitki çaylarının
ortak özelliği gebelik döneminde kullanıldıklarında erken doğum, gebelikte kanama ve düşük riskini
arttırma olasılıklarının bulunması ve bu nedenle kesinlikle kullanılmaması gerektiğidir.
DİYET ÜRÜNLER VE TATLANDIRICILARA VEDA EDİN
Diyet içecek ve
gıdaların içeriğinde ve suni tatlandırıcılarda bulunan aspartam, her ne kadar bebeğe zararlı bir
madde olarak görülmese de (gebelikte ilaç kategorisi B, yani kullanımı uygun) tatlandırıcı olarak
diğer maddeleri içeren diyet ürünlerden ve mümkünse tüm diyet ürünlerinden tümüyle uzak durmak
gerekir.
GAZLI VE KAFEİNLİ İÇECEKLERİ TERCİH ETMEYİN
Kolalı
içecekler, çay, yeşil çay ve kahve kafein içerikleri nedeniyle günlük kullanımı maksimum iki birim
(fincan veya bardak) ile sınırlanmalıdır.
|