Uzman Psikolog Şeyda
Özdalga: “ÇOCUKLA ALIŞVERİŞTE DOĞRU DİSİPLİN ANLAYIŞI
ŞART!” “Çocuğun davranışları birer sonuçtur. Çocuğun mizacı, gelişim
özellikleri, anne baba ve yakın çevre tutumları, istek ve ihtiyaçlarının yeterince ve doğru bir
şekilde karşılanmaması, iletişim yanlışları nedeniyle istenmeyen davranışlar gelişebilir. Disiplin
çocuğun eğitimindeki sağlıklı tutum ve kuralları oluşturur. Bu kuralları oluştururken olumsuzları
değil olumlu davranışları pekiştirmek, olumsuz olanları değiştirmek ve düzeltmek hedeflenir.
Alışveriş merkezinde ağlayarak oyuncak isteyen çocuğun istediğini almak, önce ‘hayır’
deyip sonra almak bu davranışını sürdürmesine, bir daha sefer aynı davranışları göstermesine neden
olur. Çocuk, ağlayınca, tutturunca (bıktırınca) sonunda istediğime kavuşabilirim, diye düşünür. Bu
nedenle disiplinde dikkat edilmesi gerekenleri şöyle sıralayabiliriz.
1. KURALLARI
ÇOCUĞUN YAŞINA, KİŞİLİĞİNE VE ÖZEL DURUMLARINA GÖRE AYARLAYIN 2-4 yaşındaki benmerkezci
dönemde olan bir çocuğun isteklerini diretmesiyle, 6 yaşındaki bir çocuğun diretmesi arasındaki fark
değerlendirilmelidir. Ya da hasta olan çocuğun davranışları, o an ki durumuna göre düzenlenmelidir.
2. ÇOCUĞA KURALLARIN NEDENİNİ AÇIKLAYIN ‘Sofrada hep beraber
yemek yemek istiyoruz’, ‘Dişlerini fırçaladığında daha sağlıklı ve güzel dişlerin
olacak’, ‘Her dışarı çıktığımızda bir oyuncak alamam’, ‘Yeterli param
yok’, ‘Benzer bir çok oyuncağın, eşyan var’, ‘Alınan oyuncak çok kısa sürede
değerini kaybediyor. Hemen bir kenara atıyorsun’, ‘Yemeğe çağırdığımda geç gelince
yemeğin soğuyor, lezzeti değişiyor’, ‘Odan dağınık olunca aradıklarını bulmakta
zorlanıyorsun’, ‘Önce sokakta oynayıp, sonra ders çalışırsan çalışmaya istek ve enerjin
azalır’ gibi yaklaşımlarla kuralın nedenleri açıklanır.
3. KENDİSİNDEN
BEKLENEN DAVRANIŞI AÇIK BİR DİLLE AYRINTILI OLARAK ÇOCUĞA ANLATIN ‘Benden
ağlayarak bir şey istediğinde yapmayacağım’, ‘Arkadaşın hediye verince, hemen yanında
açıp, teşekkür edilir’ gibi beklenen davranışın tanımı yapılır.
4. ÇOCUĞA
KURALLARIN UYGULANMASINDA AKTİF ROL VE SORUMLULUK VERİN Önce beceriyi öğretip sonra
uygulamasına fırsat verilmelidir. ‘Bak dişlerini, yemekten sonra, aşağıdan yukarıya en az 60
saniye, 60’a kadar içinden sayarak fırçalayacaksın. Haydi bakayım, nasıl yapacaksın’,
‘Sofrayı kurmama yardım için bekliyorum’ gibi uygulama fırsatları yaratın.
5. ÇOCUK BEKLENEN DAVRANIŞI GÖSTERDİĞİ ZAMAN HEMEN TAKDİR EDİP MEMNUN OLDUĞUNUZU
BELİRTİN ‘Bugün sokakta bir şey tutturmadığın (ağlamadığın) için teşekkür
ederim’, ‘Zamanında yatınca bak dinlenmiş olarak kalktın’ gibi olumlu geri
bildirimler o davranışın devamını sağlar.
SORUN OLAN DAVRANIŞTAN ÖNCE: -
Önleyici açıklamada bulunun, beklentilerinizi açık dille önceden çocuğa söyleyin. - Çevreyi
değiştirin, çevreyi çocuğa uygun hale getirin. Ağlayarak oyuncak tutturursa, oyuncakçıdan çıkarmak
gibi. - Beklenen davranışlara anne ve baba olarak örnek olun. Bağıran bir model varsa o da
bağıracaktır. - Çocuğunuzun iyi alışkanlıklar geliştirmesine yardımcı olmak için yol gösterin ve
yaptığı zaman takdir edin.
SORUN OLAN DAVRANIŞ SIRASINDA: - Sorun olan
davranışın nedenini düşününüz. Gerçek bir istek ve ihtiyaçtan kaynaklanıyorsa öncelikle bunları
karşılamalısınız. Kardeşini kıskandığı için tırnağını yiyen bir çocuğun bu davranışının düzelmesi
için sevgi ve ilgi ihtiyacı öncelikle değerlendirilmelidir. - Yapıcı bir çözüm yolu ve
ALTERnatif gösteriniz. ‘Yemeğini yedikten sonra dondurma yiyebilirsin’,
‘Ödevlerine önce bildiklerinden başlayabilirsin. Bilmediklerinde beraber bakarız.’ -
Ailenin bireyi olarak duygularınızı ve kabul edilmez davranışın kendi üzerinizdeki etkilerini,
duygunuzu açıklayın. ‘Eşyalarını etrafa attığında, toplamak için çok zaman
harcıyorum.’
SORUN OLAN DAVRANIŞTAN SONRA: 1. Kabul edilmez
davranışın etkilerini göstererek pişmanlık duymasını sağlayın. ‘Ödevini unuttuğun için, okula
ödevsiz gideceksin demektir.’ 2. Çocuğun kabul edilmez davranışın sonuçlarını yaşamasına
müsaade edin. ‘Döktüğün boyaları, temizlemeni bekliyorum.’
GÜNÜMÜZDE
DİSİPLİN ANLAYIŞI Geçmişte babaerkil disiplin anlayışında baba otorite simgesi olarak
katı , mesafeli, tutum ve kurallarla yaklaşırdı. Günümüz ailelerine baktığımızda ise daha esnek,
geçirgen, sevgi paylaşımı daha çok ancak hiyerarşiyi tam tersine çeviren çocukerkil yaklaşımlar
içermeye başladı. Karar veren çocuklar, isteklerine kolay ulaşan çocuklar, tatmin edilemeyen
çocuklar, izin alınan çocuklar haline gelmekteler. İki uçlu durumun daha kontrol edilebilir düzeye
gelmesi için çocuğun ihtiyaç duyduğu sınırları olmalıdır. Sınır koymak aslında onun için güvenli bir
ortam yaratmaktır. Yetişkinlerin yaşamında da sınırlar vardır. Trafikte kırmızı ışıkta geçmeyiz,
geçersek kaza olabilir, ceza alabiliriz. Yani bu bu kural emniyetimiz ve güvenliğimiz içindir.
Çocuklara konan kurallarda onların fiziksel, ruhsal, sosyal sağlıkları ve gelişimleri içindir.
Ancak bazı anne babalar içinde bulundukları koşullar ve yaşantıları nedeniyle uygun disiplin
yaklaşımlarında bulunamazlar. Çocuklarının davranışları konusunda birçok yol deneyip, başarılı
olamayanlar, yoğun çalışma hayatları ya da kendi yaşadıkları olumsuzluklar nedeniyle çocuklarını
rahat bırakanlar, kendilerini yaptıkları hatalarla suçlayıp telafi etme çabasıyla sınır koymayanlar,
sorumluluklarından dolayı yorgun anne babalar, öfkelerini kontrol edemeyenler, koydukları kuralların
aile büyükleri tarafından bozulmasından disiplin uygulamakta zorlanırlar. Uzmanlar olarak
devamlı olumsuz davranışa odaklanmak yerine, istenen davranışın ödüllendirilip desteklenmesinin
olumlu disiplin anlayışı olarak öneririz. Olumsuzu bir süre görmezden gelerek veya davranışa uygun
yaptırım ile söndürmek ise destekleyicidir.
İSTENEN DAVRANIŞLARA
ÖDÜL Olumlu davranışı sık sık ve davranışın hemen ardından ödüllendirin. Ödüller
çoğunlukla sarılmak, öpmek, okşamak, kucaklamak, övmek, alkışlamak gibi sosyal ödüller; arkadaşına,
sinemaya, bilgisayar oynamak, televizyonu yarım saat daha fazla izlemek, sevdiği yemeği ısmarlamak
gibi haklar olmalıdır. Maddi ödüllerde de bedeli yüksek olmayan yiyecek, kitap, okul malzemesi gibi
rüşvete dönüşmeyecek ödüller olmalıdır. Yoksa ‘Dişimi fırçalarsam bana ne
alacaksın?’pazarlığına dönebilir.
Olumsuz davranışı ‘farkında olmadan’
ödüllendirmeyin. Daha geç yatmak isteyen çocuğunuza ‘Hayır şimdi yatıyorsun’ deyip sonra
oyalanmasına göz yummak, ısrarlarına teslim olmak ona daha sonrada bu şekilde davranmayı
öğretecektir. ‘Hayır’ lar ‘Havet’e yani ‘Evet’e dönerse istenen
davranış yerleşmez. Bu konuda eşlerin de ortak, kararlı yaklaşımı olmalıdır. Aile büyüklerinin bu
kuralı bozmalarına izin verilmemelidir.
Olumsuz davranışa dikkat gösterin, yaptırımlar
uygulayın. Yaptırımlarda dozu aşmamalı ve yapılan olumsuz davranışın şiddetine ve niteliğine uygun
bir yaptırım uygulanmalıdır. Televizyon izleme süresini aştı diye tüm hafta sonu televizyondan
mahrum etmek, arkadaşıyla kavga eden çocuğa bilgisayar oynamama cezası vermek şiddet ve niteliğine
uygun değildir. Yaptırım uygunsuz davranışın hemen ardından gelmelidir. Yaptırımın nedeni çocuğa
anlatılmalıdır ve kesinlikle fiziksel şiddet
uygulanmamalıdır.” |