Evet, el yıkama alışkanlığınız var mı? Ya, sigara alışkanlığınız? Hastalandığınızda yakınlarınızı öpmekten kendinizi alıkoyabiliyor musunuz, ya da aksırıp hapşurduğunuzda ağzınızı eliniz yerine kağıt mendille kapatıyor musunuz? Cevabınız ve uygulamalarınız her ne olursa olsun, bu ve benzeri konularda çocuğuza öğretmeniz gerekenler var!
Bu arada, hatırlamamız gereken bir konu da, bağışıklık sistemimizi ilgilendiren pek çok faktörün olduğu: Genetik özellikler, beslenme, yaşam biçimi, temizlik ve hijyen kurallar, aşılar, hatta uyku düzeni gibi...
İşte, hem kendinizi, hem de çocuğunuzu hastalıklardan korumanın yolları ve uygulaması küçük, sonuçları büyük ipuçları...
- Okullarda ve toplu yaşanan mekanlarda teneffüs ettiğimiz havanın yanı sıra, kullanılan eşyalara, masalara, kapı tokmaklarına yerleşen mikroplar da çocukları hasta edebiliyor. Bu nedenlerle, çocuğunuzu hastalıklardan korumak için ilk yapmanız gereken, ona ellerini yıkama alışkanlığı kazandırmak olmalı. Çünkü, sadece 20 saniye elleri yıkayarak virüs ve bakterilerin neden olduğu, birçok bulaşıcı hastalıktan korunmak mümkün. Unutmayın; el yıkamak hayat kurtarır!
- El yıkamak tabii ki, tuvalet kullanımı ve tuvalet eğitimi sırasında da çocuklara benimsetilmesi gereken temizlik kurallarının başında geliyor.
- Mikroplar, aksırık ve öksürük yoluyla havaya yayılır. Bu nedenle, çocuğunuzun eliyle ağzını kapamasını istemek yerine, ona kağıt mendille ağzını-burnunu kapamayı öğretin.
- Diş fırçalarının sık sık (ayda bir kez) değiştirilmesi de hastalıklardan korunmada alınacak önlemler arasında yer alıyor. Çünkü diş fırçaları da zamanla mikrop yuvası haline geliyor.
- Temizlik ve hijyen kurallarına uymanın yanı sıra, enfeksiyonlu kişi-kişilerle yakın temasta bulunmamak da, hastalıklardan korunmak için uyulması gereken çok önemli bir kural. Bu nedenle çocuğunuz hastalandığında, okula göndermemek konusunda bilinçli davranmanın yanı sıra, çocuklarımızı da hasta ziyaretlerine götürmemeli ve evde hasta yatan aile üyesiyle temasını engellemeliyiz.
- Hastalanıldığında evde dinlenmek, bol sıvı alınması, gerektiğinde ateş düşürücülerin kullanılması, yaşanılan mekanların havalandırılması kış hastalıklarının bulgularını azaltmaya yarayan yöntemler arasındadır.
- Elleri, ağız ve burun çevresini temiz tutmak ne kadar önemliyse, burnun içini temiz tutmak da hem hastalık öncesi, hem de hastalık sırasında önem taşıyan konulardan bir tanesi. Çocuğunuza düzenli olarak serum fizyolojik kullanarak (bir tür hijyenik su) burun temizliğini sağlayabilirsiniz. Eczaneden almak yerine evde hazırlamak isterseniz, bir su bardağı kaynatılıp soğutulmuş su içine 1 çay kaşığı karbonat ve bir çay kaşığı kaya tuzu koyarak karıştırmanız yeterli.
- Solunum yolu hastalıkları sırasında, yaşanılan mekanlardaki nem miktarı da önem taşımakta. Bu nedenle, bir oda nemlendiricisi edinebilirsiniz. Ancak, aletin içine koyacağınız suyun steril olmasına dikkat edin. Ya da, kaloriferlerin (ya da sobanın) üstüne su koyarak, evin nemlenmesini sağlayabilirsiniz. Fakat, kazaları önlemek şartıyla...
- Kendi sağlığınızı düşünmüyor olsanız bile, çocuğunuzun ve diğer bireylerin sağlığını düşünerek evde ve diğer kapalı ortamlarda sigara içmemeniz de enfeksiyon sıklığını belirgin olarak azaltacaktır.
- İlk 6 ay anne sütü alan çocukların daha az üst solunum yolu enfeksiyonlarına yakalandıkları bilinmektedir. Bu ve diğer pek çok nedenle bebeğinizi mutlaka emzirin.
- Hastalığın seyri sırasında belirtiler iyi ya da kötü yönde değişebilir. Bu nedenle çocuğunuz hastalandığında, hastalığı doktor kontrolünde izlemeniz önemlidir. Örneğin; bir bronşiyolit başlangıçta nezle gibi görünebilir. Zatürre, genellikle gribi izler. Aynı şekilde virüs enfeksiyonlarını da bakteri enfeksiyonları izleyebilir.
- Kış hastalıklarına genellikle virüsler neden olur. Ve antibiyotik kullanımı virüslere etki etmez. Doktorunuza danışmadan çocuğunuza antibiyotik vermeyin. Üstelik, antibiyotiklerin gereksiz kullanımı, mikroorganizmalara düşmanını zamanından önce tanıma şansı verdiği için, antibiyotiklerle öldürülemeyen dirençli tiplerin gelişmesine yol açar.
- Ateş, vücudun doğal savunma mekanizmalarından biridir. Bu nedenle çocuğunuzun ateşi çıktığında, ateşin ortadan kaldırılması değil, kontrol altına alınması gerekir. Özellikle ilk 24 saat, ateşin belli bir düzeyde sürmesi doğal karşılanır.
- Yılda 6 ila 10 defa üstsolunum yolu enfeksiyonu geçiren çocuğunuz için endişelenmeyin. Unutmayın ki, çocuğunuzun geçirdiği her hastalık bağışıklık sistemi için olumlu bir deneyimdir. Çocuğun bağışıklık sistemi yıllar ilerledikçe, mikroplarla daha kolay başa çıkar.
- Hastalıklardan korunmada beslenme ve uyku düzeni gibi yaşam alışkanlıkları da çok etkilidir. Dolayısıyla, dengeli beslenen ve düzenli olarak uykusunu alan çocuğun bağışıklık sistemi de daha güçlü olacaktır. |
Rutin aşılarının yanı sıra okula giden çocuklara Pnömokok ve Grip aşısı yaptırmanızda da büyük yarar var. Çünkü bu aşıları olan çocuklar, üstsolunum yolu hastalıklarına, zatürre, ortakulak iltihabı ve memenjit hastalıklarına karşı daha dirençli oluyorlar.
Pnömokok aşısı Dünyada 2 tip pnömokok aşısı vardır. Bir tanesi 2 yaşından sonra ruhsatı olan diğeri ise 2. aydan sonra yapılabilen aşılardır. Dünyada az sayıda ülkede rutin uygulanır. Ülkemizde de 4 aydır rutine girmeye başlamıştır. 2., 4., 6. ve 12-15. aylarda uygulanır. Bir yaşından büyüklerde en az iki ay ara ile 2 doz, iki yaşından büyüklerde ise tek doz uygulanır. 2 yaşın üstünde orak hücreli anemi, kistik fibroz, diabetes mellitus, kronik karaciğer hastalığı, HIV, nefrotik sendrom, kronik böbrek yetmezliği, dalak yokluğu ya da yetmezliği, astım durumunda önerilmektedir. Aşı yerinde şişlik, kızarıklık ve ateş yapabilir.
İnfluenza (grip) aşısı Aşı 9 yaşından küçük çocuklara 2 doz, 9 yaş üstü çocuklara 1 doz uygulanır. 6-35 ay arası çocuklarda yarım dozdur (0,25 ml). 1 yıl süre ile yüzde 50-95 arasında koruyuculuk sağlar. Rutin aşı takviminde yoktur. 6 aydan büyük ve şu sorunları yaşayan çocuklara yapılması tavsiye edilir: Astım, kistik fibroz, kalp hastalığı, ciddi bağışıklık yetmezliği, HIV enfeksiyon , orak hücreli anemi, diabetus mellitus, kawazaki, kronik böbrek yetmezliği. |