ÜYE OL | ŞİFREMİ UNUTTUM

Sağlıklı bir bebek yetiştirmenin en önemli şartlarından biri bebeğinizi kendi sütünüzle beslemenizdir. Anne sütü bebekler için gerekli olan tüm besinleri içerir. Anne sütü ile beslenen çocukların bağışıklık sistemi güçlüdür, hastalık ve alerjik durumlara karşı daha dirençlidirler. Ayrıca, beyin ve zeka gelişimleri de bu mucizevi sıvıdan olumlu yönde etkilenir. Buna rağmen, ilk 6 ay sadece anne sütüyle bebeğini besleyen annelerin oranı sadece yüzde 8!

Yapılan araştırmalar gösteriyor ki, ülkemizde binlerce bebek anne sütü ile doğru bir şekilde beslenmediği için hayatını kaybedebiliyor. Doğan her bin bebeğin yüzde 38’i bir yaşına gelemeden yaşamını yitiriyor. Beslenme bozukluğu, ölüm nedenleri arasında ikinci sırada yer alıyor. İlk bakışta bu istatistik pek inandırıcı gözükmese de; doğru! Bunun nedeni, ülkemizde emzirmenin yaygın olmasına karşılık, ek besinlere geçişin ya çok erken ya da çok geç olmasıdır. Örneğin; bebeklerin ilk 6 aylarında sadece anne sütü almaları gerekirken, süte su katılmasıyla ishal riski artar. Bu da bebeğinizin sağlığı açısından büyük tehlikelere yol açabilir.

Araştırmalara göre ilk 6 ay sadece anne sütü ile beslenen bebeklerin oranı geçmişe göre her geçen gün artmaktadır. Fakat bu artış yeterli düzeye ulaşmamıştır. Bunun sonucunda yanlış beslenmeden dolayı günümüzde hala bebeklerimiz ölüyor. Ki, bu durumu önlemek son derece basit. Yapılması gereken; ilk 6 ay yanlızca anne sütünü tercih etmek, sonrasında ise ek besinlere geçmek ve ek besinlerle birlikte emzirmeyi 2 yıl süreyle devam ettirmek.

NEDEN ANNE SÜTÜ?
Bebekler için ilk 6 ayda en uygun besin anne sütüdür. Neden derseniz; anne sütü içerisindeki koruyucu maddelerle bebeğinizi birçok hastalıktan korur. Bağışıklık sistemlerini güçlendirir. İhtiyaç duydukları bütün besinler anne sütünde vardır. Anne sütü mikroplardan arınmıştır, her zaman hazır, sağlıklı ve hijyeniktir. Dolayısıyla, bebeğinize vereceğiniz en kıymetli hediye onu emzirmektir.

İlk 6 aydan sonra ek gıdalara da geçerek 2 yaşına kadar emzirmeye devam etmeniz, yerinde bir uygulama olur. 2 yaşına kadar olan süreç bebeğinizin gelişiminin en hızlı olduğu dönemdir ve emzirmeniz bebeğinizin ilerideki fiziksel ve ruhsal sağlığını da olumlu yönde etkiler. Emzirme süreniz ne kadar uzun olursa bebeğiniz için o kadar d faydalı olur. Uzun süre anne sütü ile beslenen çocuklar bazı hastalıklara karşı daha dirençlidirler. Yapılan bazı araştımalara göre, anne sütü ile beslenen çocukların daha zeki oldukları da ortaya çıkmıştır.
Emzirme annelerin sağlıkları için de çok önemlidir. Emzirme kolay, hijyenik ve ekonomiktir.

Emmek bebeğiniz için en uygun beslenme yöntemidir. İhtiyacı olan bütün besinleri karşıladığı gibi sizinle tensel temas kurmasını da sağlar. Bu durum bebeğinizin kendine güven duygusunu geliştirir. Doğduğu andan itibaren gelişimi için gerekli olan her şey anne sütünde mevcuttur. Bu nedenle ona vereceğiniz en güzel hediye sütünüzdür!

ANNE SÜTÜNÜN YARARLARI
1. Emzirilen bebeklerin zeka düzeyleri, emmeyen bebeklere oranla daha yüksektir.

2. Diğer besinlerden daha kolay hazmedilir. Anne sütü, inek sütünden daha az protein içermesine karşılık içerisindeki protein bebeğinizin dolaşımına geçer. Anne sütünün içerisindeki demir ve çinko bebeğinizin bağırsaklarına daha kolay geçer.

3. Anne sütü bebeğe bir kalkan görevi yapar. İçeriği enfeksiyonlara karşı etkilidir ve bebeğinizin bağışıklık sistemini geliştirir.

4. Emzirilen bebekler sosyal hayatlarında daha başarılı olurlar. Mama ile beslenen bebeklerle kıyaslandığında psikomotor ve sosyal gelişimleri daha belirgin bir şekilde ilerler.

5. Anne sütü aşılara destektir.

6. Anne sütü ile beslenen bebeklerin ilk 3 yılda ölüm riski oldukça düşüktür.

7. Anne sütü doğal bir sakinleştiricidir.

8. Anne sütü hijyeniktir ve mikroplara karşı koruyucu özellik taşır.

9. Emmek bebeğinizin duygusal ihtiyaçlarına da cevap verir. Bebeğiniz kucaklanmaktan ve tensel temastan çok hoşlanır.

10. Erken doğum yapan annelerin sütü, diğer bebeklere oranla farklı ihtiyaçları olan prematür bebeklerine yöneliktir. Normal doğum yapan annelerin sütünden daha farklı bir içeriğe sahiptir. Dolayısıyla her annenin sütü bebeğinin ihtiyaçlarına doğal olarak en iyi şekilde cevap verir.

11. Anne sütü görme bozukluklarını azaltır.

12. Anne sütü, solunum sistemi ve boşaltım sistemini enfeksiyonlardan korur. Diş çürüklerini engeller.

13. Emzirilen kız bebeklerin ileride meme kanserine yakalanma riskleri daha düşüktür. Aynı zamanda emziren annelerin de meme kanserine yakalanma riski düşüktür.

14. Anne sütü çocuklarda meydana gelebilen juvenil romatoid artrit hastalığına karşı korur.

15. Anne sütü ile beslenmeyen bebeklerde, çocukluk çağında lenfoma hastalığının ortaya çıkma olasılığı daha yüksektir.

16. Anne sütü egzamaya karşı koruyucudur.

17. Anne sütü alerjilere karşı da büyük ölçüde koruyucudur.

18. Emzirilen bebeklerde reflü daha az görülür.

19. Anne sütü astım hastalığı riskini azaltır.

20. Anne sütü ile beslenen bebeklerde ani bebek ölümü sendromu daha az görülür.

EMZİRMENİN ANNEYE OLAN YARARLARI
Yapılan birçok araştırma ortaya koyuyor ki, anne sütünün sayısız faydaları var. Anne adaylarının bebeklerinin ve kendilerinin sağlığı ve mutluluğu için yapması gereken en önemli şeylerden bir tanesi kendilerini emzirmeye hazırlamak…

Anneler unutmayın ki emzirmek yalnızca bebeğiniz için değil sizin için de çok önemlidir! Şöyle ki:

* Emzirmek bebeğinizle arasınızdaki bağları güçlendirir. Emzirme, oksitoksin hormonunun salgılanmasına yol açar. Bu hormon rahim kasılmalarına, süt salgısının salgılanmasına ve içgüdüsel annelik davranışlarını yönlendirir.

* Emzirme, annenin kendine güven duygusunu arttırır. Emzirirken anne olmaktan duyduğunuz mutluluk daha da artar. Bebeğin büyüdüğünü görmek ve bunun sizin sütünüz sayesinde olduğunu bilmek tarifi zor, güçlü duygular yaşatır.

*Emzirme annenin doğum sonrasında hızlıca toparlanmasına yardımcı olur. Salgılanan hormonlar nedeni ile rahim her ne kadar eski haline hemen dönmese de oldukça toparlanır. Bu doğum sonrası kanama riskini azaltmaktadır. Doğumdan sonra emzirmeyen annelere dışarıdan hormon takviyeleri yapılması gerekebilir. Aksi takdirde, kanama riski artar.

*Emziren annenin doğumda aldığı kiloları vermesi, eski formuna kavuşması daha kolaydır. Düzenli beslenen anneler, emzirme nedeni ile daha çok efor harcarlar ve süt üretimi için gerekli olan annedeki yağlar daha hızlı kullanılır. Böylelikle kilo vermek daha da kolaylaşır.

*Emzirme bebek için olduğu kadar anne için de sakinleştirici etki yapar. Uykuya dalmayı kolaylaştırır.

*Emziren annelerde demir eksikliğinden kaynaklanan kansızlık riski azalır. Doğum sonrası kanama emzirme nedeni ile azalacağından ve emzirme süresince adet görme olasılığı düşük olduğundan eksilen demir depoları yeniden tamamlanır.

*Meme ve yumurtalık kanserine yakalanma riskini azaltır.

*Diyabeti olan annelerin günlük insülin ihtiyacını azaltır.

*Emzirme kemik erimesine karşı da anneleri korur.

HER ANNENİN SÜTÜ BEBEĞİNE YETER Mİ?
Cevabımız evet! Yeter ki anne bu duruma adapte olsun, düzenli beslensin ve doğumdan sonra bebeğini sık sık emzirsin. Hamilelik sürecinde 20. haftadan itibaren süt bezlerinde üretim yavaş yavaş başlar ve doğumla bu süreç daha da hızlanır.

GÖĞÜS ŞEKLİ ÖNEMLİ MİDİR?
Süt yeterliliği için göğsünüzün büyüklüğü önemli değildir. Süt keseciklerinin sayısı ve büyüklüğü her kadında aynıdır. Memenin büyüklüğü orada bulunan yağ ve kas dokularına göre değişir. Bunun da süt üretimi ile bir ilgisi yoktur.

SÜT NASIL ÇOĞALIR?
Süt üretimini arttırmanın en kolay yolu bebeğinizi emzirmeye başmanız olacaktır. Bebeğiniz emdikçe prolaktin hormonu salgılanır ve bu hormon üretimin devamını sağlar. Diğer bir hormon oksitoksin ise, süt keseciklerini kasar ve içerideki sütün kanallara akmasına neden olur. Kanallara ulaşan süt memenizin kahverengi kısmının altındaki havuzda birikir. Bebeğinizin emmesi ile süt bir taraftan azalırken diğer yandan da dolar. Bu nedenle sütünüzü arttırmanın en iyi yolu bebeğinizi sık sık emzirmenizdir.

HER ANNENİN SÜTÜ BEBEĞİNE ÖZELDİR!    
Sadece insanlara has değil bütün canlıların sütü kendine ve yavrusuna özeldir. Bu özellik anne sütünü çok değerli ve benzersiz bir hale getirir. Örneğin; prematüre doğan bir bebeğin sütü onun ihtiyacı olan her şeyi karşılar.

"GÖĞÜSLERİM BOZULUR MU?" DİYE DÜŞÜNÜYORSANIZ...
Bu konu hakkında çeşitli görüşler bulunmaktadır. Bazı doktorlara göre göğüsleri emzirmek değil, hamilelik bozar. Hamilelikte büyüyen meme bezleri, doğumdan sonra küçüleceği için sarkmalara neden olabilir. Bu annenin bebeğini emzirmediği durumlarda daha çok görülür. Ama anne bebeğini emzirir ise, bezeler birden bire küçülmemiş olur ve göğüsler daha az deforme olur.

ANNENİN BİLMESİ GEREKENLER Öğün saatleri: Uygulanması gereken en doğru yöntem, doğumdan hemen sonra bebeğin emzirilmesi ve ten temasının gerçekleşmesidir. Ya da doğumdan sonraki ilk 1 saat içinde bebeğin emzirilmesidir. Çünkü ilk anda bebekler emmeye çok isteklidirler ve bu 1 saat dikkate alınmazsa, bebek emmek istemeyebilir. Bebeklerin acıkma aralığı birbirinden farklı olduğu için bazı bebekler daha kolay hazmeder ve daha çabuk acıkırlar. Bazıları ise yavaş hazmettikleri için daha uzun aralıklarla emmek isterler. Bunun için size düşen görev bebeğinizi ihtiyacından fazlasına zorlamamaktır. İlk haftalarda bebeğiniz sık sık acıkır ve düzensiz aralıklarla emmek ister. Onu belli bir düzene alıştırmak için zorlamayın ve bebeğiniz her istediğinde emzirin. Genellikle ilk 2-3 haftadan sonra beslenme alışkanlığı daha düzenli bir hale gelir. Artık düzenli aralıklarla emmeye başlar. En az 2 saatte bir emzirmeniz gerekir. Emzirme hazırlıkları: Öncelikle sabırlı ve iradeli olun. Çünkü bebeğinizin doyması bazen beklediğinizden daha uzun sürebilir. Sütün gelme süresi kişiye göre değişebilir. Doğumdan sonra memeden öncelikle ağız sütü (kolostrum) denilen koyu kıvamlı, sarı renkli, az yağlı, bol proteinli ve antikorlu bir sıvı gelir. Bu sıvı yüksek derecede besleyici özelliklere sahiptir. Ağız sütü başlangıç için bebeğe yeter. Daha sonra emzirmenin devamlılığı ile süt üretimi fazlalaşır. Emzirme; bir memedeki süt bitince diğer memeye geçme sırasıyla yapılmalıdır. Başlangıçta emzirme süresi her göğsünüz için 10’ar dakikadır. İlerleyen zamanlarda bu periyotlar 15’er-25’er dakika sürebilir. Bebeğiniz ilk günlerde emerken her öğünde 10 gram kadar süt emerken, 10 aylık olduğunda yaklaşık olarak 100 gram süt emer.

EMZİRİRKEN NELERE DİKKAT ETMELİSİNİZ?
Bebeğin sağlıklı bir gelişim süreci geçirmesindeki en önemli etken, anne ile bebek arasındaki duygusal bağdır. Emzirme anne ile bebek arasındaki bağı oluşturmada çok önemli bir yer tutar. Çünkü bebek emerken rahatlar, kendini güvende hisseder, mutlu olur. Emzirme anı bebekler için özeldir. Emzirmeyi ne kadar doğru ve isteyerek yaparsanız, o kadar yararlı ve doyurucu olur.

1. Bebeğinizi emzirirken sakin ve sessiz ortamlar tercih edin.

2. Emzirmeden önce ellerinizi iyice yıkayın. Göğüslerinizi her zaman temiz tutun.

3. Emzirme esnasında rahat oturabildiğiniz yerleri seçin. Özellikle sırtınızı yaslayın, bebeğinizi yatırdığınız taraftaki kolunuza destek alın. Rahat değilseniz yorulursunuz ve emzirmenin bir an önce bitmesini istersiniz. Bu da emzirmenizi eziyete dönüştürebilir.

4. Otururken en ideal emzirme pozisyonu rahat bir koltukta sırtınızı yaslayarak oturmanızdır. Kucağınızdaki bebeğinizin başı dirseğinizin iç tarafında, yüzü memenizin hemen yanında olmalıdır. Oturduğunuz koltuğun kol konulan yerlerinin olması sizin için daha faydalı olacaktır.

5. Bebeğin sadece başı değil, bütün vücudu anneye dönük olmalıdır.

6. Emzirirken bebeğinizin rahat nefes alabilmesi için burnunun açık olmasına dikkat edin.

7. Bebeğinizi göğsünüze yaklaştırdığınızda içgüdüsel olarak o yöne doğru kafasını çevirir. Başlangıçta memenizi kendi kendine ağzına alamaz ona yardımcı olmanız gerekir. Bu nedenle emzireceğiniz zaman yanağına dokunursanız ya da göğüs ucunu yanağına dokundurursanız emme refleksi uyarılır. Meme ucunu tamamen ağzına almasını sağlamalısınız.

8. Bazen boşta olan elinizle baş ve işret parmağınız üstte, diğer üç parmağınız da meme ucunun alt kısmında kalacak şekilde memenizi tutarak destekleyebilirsiniz. Fakat sıkı tutmamaya dikkat edin. Çünkü süt akışını zorlaştırabilirsiniz.

9. Bebeğinizin yeterli şekilde emdiğini anlayabilmek için şakaklarına ve kulaklarına bakmanız yeterlidir. Kulakları ve şakağı oynuyorsa, gereken sütü emiyor demektir.

10. Bebeğiniz acıktığında hızlı hızlı emer ve doydukça emmesi yavaşlar. Doyduğunda uyuya kalabilir ya da emmeyi kendisi bırakabilir.

11. Bebeğinizi düzgün bir şekilde kucağınıza yerleştirirseniz, emzirme size acı vermez. Başlangıçta göğüslerinizde bir batma hissedebilirsiniz. Bu duygu zamanla geçer. Eğer emzirmeyi yanlış yapıyorsanız, batma hissi geçmez ve yapmanız gereken meme ucunu çekip yeniden bebeğinize vermenizdir.

12. Emzirdikten sonra mutlaka bebeğinizin gazını çıkartmalısınız.

13. Her emzirmeden sonra meme uçlarını kurutun. Emzirmediğiniz zamanlarda da sütünüz geliyorsa, göğüs pedi kullanın.

DOĞUM SONRASI DÖNEMDEKİ SORUNLAR
Loğusalık döneminde yaşanan sorunlar emzirme kalitesini düşürür. Bunun için dikkatli olmanız gerekir.

Göğüslerdeki çatlaklar:
Bilinçsiz ve yanlış emzirme nedeni ile göğüslerde çatlaklar ve yaralar olabilir. Bu yaralar temiz tutulmazsa mikrop alabilir. Bu bir enfeksiyona (mastit) sebebiyet verebilir. Bundan korunmak için yapmanız gereken en önemli şey, bebeğin uygun posizyonda kucağa alınması ve meme ucunun tamamen bebeğin ağzına verilmesidir. Bunun yanında temizlik çok önemlidir. Günlük banyo yapılması ve ellerin temiz tutulması gereklidir. Giysilerinizin temizliğine de özen göstermeniz gerekir. Giysilerinizi, özellikle sutyenlerinizi pamuklu kumaş olanlardan tercih edin. Bebeğinizi emzirdikten sonra bir damla sütü göğüs ucunuzda bırakmanız iyileşmesine yardımcı olacaktır.  Garmastan Pomad da çatlaklarınıza çok iyi gelir.

Uzun süreli emzirmelerden kaçınmanız gerekir. İlk 6 ayda bir günde yaklaşık olarak 8 veya 12 kez, kısa süreli emzirmelisiniz. Ağrı ya da başka nedenlerle bebeğinizi emziremiyorsanız, sütünüzü yardımcı elemanlarla çekerek kaşıkla bebeğinize verebilirsiniz. Buna rağmen göğüs uçlarınız çok hassassa, meme ucu başlığı ile bebeğinizi emzirebilirsiniz.

Meme iltihabı (Mastit)- Meme apsesi:
Süt kanallarının tıkanması sonuncunda mastit meydana gelir. Göğsünüzün büyük bir kısmı şişer, gerilir ve ağrır. Tıkanan kanal tedavi edilmezse, meme apsesine yol açar. Apse olan göğüs içi su dolu bir balon gibi olur. Ağrır, sıcaktır ve şişlik vardır. Bu gibi durumlarda doktorunuza başvurmanız gerekir.

Yapılacak şey, emzirmeye devam etmek olacaktır. Çünkü emzirmezseniz süt memede kalır ve mikroplar yayılır. Bu da sütün tamamen kesilmesine yol açabilir. Eğer bebeğinizi emziremiyorsanız, gün içerisinde pompayla sütünüzü çekerek göğüslerinizi boşaltın.

Doktorunuz tarafından verilen ilaçları düzenli olarak kullanın, mümkün olduğunda dinlenin ve göğüslerinize pansuman yapın.

Meme ucu ağrıları:
Meme ucu ağrıları bebeği yanlış emzirme nedeni ile meydana gelir. Yapmanız gereken, bebeğinizi doğru bir şeklide kucağınıza yerleştirmektir. Emzirirken acı hissederseniz, bebeğinizin duruşunu kontrol edin ve doğru pozisyona getirin.

- Kısa ve gömülü meme uçları
Kısa olan meme uçları doğuştan gelen bir durumdur. Bebeğinizi emzirebilirsiniz. Ucu dışarı çıkarabilmek için iki işaret parmağınızla zıt yönlere doğru göğüs ucunuzu gerin. Bu egzersizi günde iki kere 5’er dakika uygulamanız yararlı olabilir. Doğumdan hemen sonra emzirmeniz de meme ucunun dışarı çıkmasına yardımcı olabilir.

- Uzun meme uçları
Bu da doğuştan gelen bir durumdur. Meme başı uzun olduğunda bebek sadece ucu emer ve meme ucu ağzını doldurduğu için koyu renkli kısım dışarıda kalır. Bu nedenle süt üretimini sağlayan hormonlar uyarılmaz ve bebek yeterince süt alamayabilir. Yapmanız gereken olabildiğince koyu renkli kısmı da bebeğin ağzına almasını sağlamaktır.

Göğüs ucu her ne şekilde olsa da her anne bebeğini emzirebilir!

ANNE SÜTÜNÜN MUHAFAZASI Emzirmede olduğu gibi, bu konuda da temizliğe çok dikkat etmeniz gerekir. Yapmanız gereken öncelikle elleriniz yıkamaktır. Tabii, göğüslerinizin temizliği de çok önemli. Sütünüzü sağmanızın en pratik yolu elle sağmanızdır. Tabi burada sütü koyduğunuz kabın temizliğine dikkat etmelisiniz. Bir diğer yöntem de pompa yardımıyla sağmaktır. Her kullanımdan önce pompayı sabunlu su ile yıkamanız gerekir. Eğer hastaysanız ya da ilaç kullanıyorsanız, doktorunuza başvurmanız gerekir. Sağdığınız sütü cam ya da plastik bir şişede saklamaya özen gösterin. Kapaklı olmalarına ayrıca dikkat edin. Sağdığınız sütü buzdolabında (+1 veya +4 derece arasında) 72 saat saklayabilirsiniz. Buzlukta (-7 veya -2 derece arasında) 3 hafta kadar muhafaza edebilirsiniz. Yine derin dondurucuda (-18 derecenin altında) 6 aya kadar saklayabilirsiniz. Dondurulmuş sütü buzdolabına koyarak yavaş bir şekilde eritmelisiniz. Ya da daha hızlı çözmeniz gerekiyorsa, sıcak su dolu bir kabın içine koyarak da eritebilirsiniz. Donmuş sütü oda sıcaklığında bekleterek çözme yöntemi yanlıştır. Soğuk sütünüzü ılık suyun altında ısıtabilirsiniz. Sütü çok fazla ısıtmak yanlıştır. Süt kesilebilir ve içerisindeki proteinler zarar görebilir.