Yeni eğitim-öğretim yılının başlamasına neredeyse 3 hafta kaldı, hatta bazı okullar için 2 hafta… Çocukları sıcak yaz aylarının verdiği rehavetten yavaş yavaş çıkartmanın zamanı geldi!
Kimi çocuk kamplara gitti, kimi ailece yazlığa, kimi ise büyükanne-büyükbaba yanında geçirdi tatilini… Tatil bu, nasıl geçmiş olursa olsun uzun, sıcak ve güzeldi… Bol bol dinlenildi, eğlenildi, sosyalleşildi, okul dönemi boyunca vakit bulunamayan etkinlikler, hasret kalınanlar gerçekleştirildi.
Bu arada da tabii, sıcakların ve yaz rehavetinin etkisiyle çocukların çoğunun beslenme ve uyku düzenleri bozuldu. Genellikle her zamankinden daha geç yatıldı, geç kalkıldı, dolayısıyla öğünler sarktı; yapılması gereken ödevlerin, okunması gereken kitapların büyük bir bölümü de öylece kaldı.
Şimdi ise, okullar açılmadan uyku ve beslenme düzenini yeniden oluşturmak, yeni eğitim dönemine eksikleri tamamlamış olarak girmek, dolayısıyla okula hazırlanmak gerekiyor.
Tabii, yeni okul kıyafetleri, yeni kitap ve kırtasiye alışverişi de yapılacak hazırlıklar arasında şüphesiz… Fakat, yine de önceliği rutinleri okul zamanına göre yeniden düzenlemeye vermek gerekiyor…
ERGENLİĞİN ETKİSİ… Altıncı sınıfa geçen, 11 yaşımdaki kızım Duru’ya bakıyorum da, ergenlik döneminin başlamasının da etkisiyle sanırım, bu yaz hem iştahında belirgin bir azalma, hem de gece geç saatte yatmaya yatkınlığı önceki yazlardan çok daha belirgindi.
Çok zorlamadan, yaz boyunca küçük hatırlatmalar yaptım, ama genellikle esnek davrandığımı itiraf etmeliyim. Çünkü O artık çocukluktan genç kızlığa geçmekte olan bir birey… Kendi kontrolünü kendi sağlasın istiyorum ve küçük hatırlatmalarla hiç de fena gitmiyor, diye düşünüyorum. Ve tam da bu noktada kendime ve tüm annelere, kirpi de yavrusunu; “Yavrucuğum ne yumuşak, ne güzel tüylerin var” diye severmiş hatırlatmasını yapıyorum! :)
DÜZEN ŞART! Aslında çocuğa hep bir düzen oluşturmak gerekiyor, yaz ya da kış fark etmiyor. Çocuklar düzen seviyorlar. Tabii, bu düzenin onların yaşlarına ve biricik mizaçlarına bağlı olarak ihtiyaçları ve ilgi alanları doğrultusunda sağlanması gerekiyor. Çünkü her çocuk biricik! Öte yandan, yaz tatilinde hiçbir düzene maruz kalmayan çocukların okula adaptasyonları da daha uzun ve daha zor oluyor şüphesiz. Gerçekte, belli bir düzen oluşturmaktaki amaç ise, çocuğun otokontrolünü kendisinin sağlamasına destek vermek! Ve işin sihri ise, düzeni düzen gibi değil de günü renklendiren aktiviteler halinde sunmak!
Yani, “Ödevlerini yap” demekle çocuklar ödev falan yapmıyor. Fakat, kahvaltıdan sonra saat 11.00-12.30 saatleri arası “ders zamanı”, ardından öğle yemeği ve 13.30-15.00 “sinema keyfi” gibi bir periyot, daha doğrusu günü planlayan bir çizelge özellikle okul zamanının yaklaştığı şu günlerde çocuğun çok işine yarayabilir, hatta zamanla bundan zevk bile alacaktır. Bir-iki deneme sonucu bıkmadan, denemenizi tavsiye ederim.
Herkese harika bir yeni eğitim-öğretim yılı dileklerim ve sevgilerimle...
ÇOCUĞU OKULA HAZIRLAMAK GEREK! Okulların açılma zamanı yaklaşırken, hem yeni eğitim-öğretim döneminin temposuna hazırlamak hem de tatilin son günlerini keyifli geçirmelerini sağlamak isteyen ailelere Uzman Psikolojik Danışman Belin Güner Nas’ın önerileri var.
Yaz tatilinde çocuklarını Eylül’deki yeni eğitim-öğretim döneminin temposuna hazırlamak ama bir yandan da onların tatil haklarını elinden almak istemeyen aileler için uzmanlar, “Çocuğunuza hem sıkılmadan ders çalışabileceği, okuyabileceği bir yandan da oynayabileceği günlük rutin oluşturun, önerisinde bulunuyorlar.
Fakat, dikkat edin bu rutini oluştururken önceliğiniz çocuklarınızın farklılıklarını kabul etmek olsun. Rutin oluşturulurken tüm anne-babaların çocuklarının farklılıklarını kabul etmesi ve çocuklarına bu bakış açısıyla yaklaşması gerektiğine dikkat çeken uzmanlara göre, anneanne ya da babaannesinin, dedesinin evinde yaz tatilini geçiren çocuklara yapılacak, “Burası anneannenin evi ve burada onun uygun gördüğü bir düzen var. Evimizde döndüğümüzde yine bizim evin kuralları geçerli olacak” uyarısı da bu rutinin bir parçası olmalı.
Okulların açılmasına kadar geçecek sürede çocuklarına hem dinlenme ve tatil fırsatı vermek, hem de bu süre içinde onlara öğrendiklerini unutturmamak önemli. Bunun için de hayatın her alanında olduğu gibi yaz tatilinde de rutin oluşturmak gerekiyor. Bu rutini oluştururken ise, çocuğun neler yapmaktan hoşlandığı, hangi etkinliklere ilgisinin olduğu ve neleri yapmakta zorlandığı gibi konuları belirlemekle işe başlanabilir.
DERS PROGRAMI HAZIRLAYIN! Her erkek çocuğun futbol dahisi olamayacağı, her kız çocuğunun da tatilini kitaplarını başında geçiremeyeceği gerçeğini kabul edin. Okulların kapanmasından bugüne kadar geçen süreyi de bir kenara bırakın. Bu dönem içinde yapılmamış ödevler, çözülmemiş testler, okunmamış kitaplar ya da yapılmamış spor aktivitelerin hepsini kalan zamana sıkıştırmak çocuğu daha da sıkmaktan başka bir işe yaramaz. İşe, çocuğun okuldan ruhsal olarak da kopmaması ve öğrendiklerini unutmaması için bir ders programı hazırlayarak başlayabilirsiniz.
OKULA HAZIRLANIRKEN BUNLARA DİKKAT! - Çocuğunuza günde 1-1,5 saati geçmeyecek bir ders programı hazırlayın. Özellikle öğleden önce yapılan çalışmalar çocuğunuzun zihni açık olduğundan daha faydalı olacaktır. - Programın en önemli kısmını okumaya ayırın. Okuldan verilen tatil okuma kitaplarının yanı sıra yine çocuğunuzun hoşuna gidebilecek, ilgisini çekecek kitapları da programına dahil edin ve okuma zamanını çocuğunuzun isteği dışında arttırmayın. - Programına akademik eksikliklerini gidermeye yönelik bir sonraki yılın matematik problemlerini çözme gibi ona artılar kazandıracak çalışmalar ekleyin. - Okuldan verilen yaz ödevlerini programı içinde farklı gün ve saat dilimlerine yayın. - Çocuklar en iyi sokakta öğrenir. Saklambaç oynar, saklanır, kovalanır, kuşların peşinden koşar, doğayla iç içe olur. Taşla, toprakla, kumla oynar. Diğer çocuklarla doğal ortamda beraber olur. Bu sayede çıkan anlaşmazlıkları, bir öğretmenin ya da yetişkinin araya girmesiyle değil de doğal yollardan çözer. Bu sayede keşfeder, öğrenir, rahatlar. Bu yüzden çocuklarınızı TV izleme, bilgisayar oyunlarıyla oyalanma gibi aktiviteler yerine sokakta oynamaya teşvik edin. - Çocuğunuzu bir spor dalına yönlendirin ya da yaptığı bir spor varsa geliştirmesi için imkan tanıyın.