Çağın
büyüyen sorunu bilgisayar ve oyun bağımlılığı nedir? İnsanın hayatını nasıl etkiler? Ve bu
bağımlılıktan kurtulmak için nasıl bir yol izlenmelidir? Uzman Psikolog Aslı Akkan
anlatıyor.
KENDİ YAŞAM KOŞULLARINDAN UZAKLAŞIYORLAR
Oyun
bağımlılığı, sosyo-kültürel açıdan ele alındığında, kişinin oyun oynadığı (özellikle rol yapma
oyunlarında), süre içinde kendi yaşam koşullarından “yapay” olarak uzaklaştığı, oynadığı
oyunun içine girdiği, hatta kendine yeni bir karakter oluşturma sırasında bambaşka bir kimlik
kazandığı görülmektedir. Bu sayede kişi kısa süre olsa da gerçek yaşam zorluklarından uzaklaşmakta,
sorunlarını unutmakta ve yeni bir dünya içinde daha huzurlu olmaktadır. Ne de olsa bu dünya tamamen
kendi kontrolündedir ve beğenilmediği anda kapatılıp, istenildiğinde de tekrar açılıp tekrar
yapılandırılabilir. Oynanılan oyunlar, aynı zamanda özdeşleşilen karakterler sayesinde kişilerin
modelleme gereksinimlerini de karşılamış olur.
HAYATLARINI KONTROL
EDEMEYENLER ÇOĞUNLUKTA
Yapılan araştırmalar bu oyunları “bağımlılık”
derecesinde oynayan ve hatta her ne olursa olsun bırakamayan kişilerin “normal”e oranla
daha utangaç, hayatlarının kontrolünü daha az elinde bulundurabildiklerine inanan, daha kaderci ve
daha az inançlı olduklarını ortaya çıkartıyor. Ayrıca bu kişiler zamanlarının büyük kısmını
bilgisayar başında geçirdiklerinden sosyal ilişkileri azalıyor, okul/iş hayatları ve hatta temizlik
ve öz bakımları bile aksıyor. Yukarıda kısaca özetlenen bu gibi nedenler sürekli bilgisayar oyunu
oynamayı öncelikle bir alışkanlık sonrasında ise bir bağımlılık haline
dönüştürmektedir.
NEDEN VAZGEÇİLEMİYOR?
Psikoloji açısından “oyun bağımlılığı”
öğrenme kuramlarıyla açıklanabilir. Operant (Edimsel) Şartlanma teorisine göre, bağımlılık yapan
maddenin kullanımı sonrası/sırasında sağladığı olumlu hisler kişinin o maddeyi kullanmaya devam
etmesi için bir sebeptir. Bağımlılık yapan madde bireyin üzerinde ya hoş hisler bırakır ya da
olumsuz hislerinin kaybolmasını sağlar. Bu sebeple, kullanımdan hemen sonra gelen iyi his,
bağımlılığın olumsuz sonuçlarından daha önemli görülür. Bunu bilgisayar oyunlarının çok oynanması ve
bağımlılık yaratması sürecinde değerlendirecek olursak, oyunun verdiği görsel uyarıcıların vücutta
yarattığı fizyolojik hoşluk hissi sonucu kullanımının sürdürülmesi olarak düşünebiliriz. Birey,
oyunun sunduğu yeni dünya karşısında refleksif olarak etkilenir ve oyuna yönelir. Oyun oynama
sırasında ve sonrasında da fizyolojik bir rahatlama hisseder. Oyun oynandıktan sonra hissedilen bu
tip rahatlatıcı duygular ise, oyun oynama davranışının tekrar tekrar yapılıp bir alışkanlık ve hatta
bağımlılık haline gelmesine yol açar. Ayrıca tıpkı diğer bağımlılık yapan maddelerde olduğu gibi,
bağımlılığı yapan maddenin ortadan kaldırılması halinde kişi maddeyi arar ve yoksunluk belirtileri
gösterir.
KİMLER BAĞIMLIDIR? |
İRADE, İSTEK VE GAYRET
Tüm diğer
bağımlılıklarda olduğu gibi oyun bağımlılığı da baş edilmesi gereken bir olgudur. Yine tüm
diğer bağımlılıklarda olduğu gibi bu bağımlılıkla başa çıkmak da önemli bir gayret, irade ve istek
gerektirir. Karar verildikten sonra adım adım bir plan çerçevesinde bu faaliyetin kişinin yaşamından
çaldığı zaman sınırlandırılmalıdır. Bu yönde atılacak ilk adım farkındalığı arttırmaktır. Kişinin
gerçeklikten bu oyunlarla koptuğu, hayatının fonksiyonelliğinin etkilendiği gözönüne konmalıdır.
Oyun oynama alışkanlığı hakkında farkındalık sağlandıktan sonraki adım ise alternatif
etkinliklere yönelmek olacaktır. Örneğin, eve gelir gelmez bilgisayar başına geçmek yerine aile içi
sohbetler, fiziksel aktiviteler, kitap okuma vb. alternatif uğraşlar edinilebilir. Oyun
bağımlısı olmamak ve öte yandan çağımızın bu son derece yararlı teknoloji aygıtından verimli bir
şekilde yararlanabilmek de mümkündür. Bunun en güzel yolu da, oyun oynamayı hayatın odak noktası
halinde getirmeden, sadece zaman geçirme araçlarından biri haline getirmektir.
|