Psikolog Dr. Ferahim Yeşilyurt, klinik
psikolojide/psikiyatride bir hastalık olarak tanımlanmasa da, olumsuz iç konuşmaların bazı
psikolojik sorunlara neden olarak rahatsızlığın şiddetini arttırabildiğini söylüyor. Ve kadınların
en çok kurdukları 12 cümle ile kendi kendilerini sabote ettiklerini belirtiyor. Şöyle ki:
- Diğerlerinden farklıyım, onlar daha akıllı.
- Ben zaten her zaman geriden giderim.
-
Keşke daha güzel olsaydım (güzel değilim).
- En iyisi olmalıyım.
- Keşke daha zeki bir
kadın olsaydım.
- Herkes benden daha çok çalışıyor.
- Ben beceriksizin tekiyim.
- Hafızam
pek iyi değildir.
- İsimleri aklımda tutamam.
- Benden bir şey olmaz.
- Çok sinirliyim,
dengesizim, dağınığım.
- Korkağın tekiyim.
İÇ SESİMİZİN TONUNU ANNEMİZİN
TAVRI BELİRLİYOR
Çocuklar konuşmaya ilk başladıklarında yapacaklarını tek tek ifade
ederler. “Kamyonu alıyoruz, oyuncağı üzerine koyuyoruz” gibi. Bir süre sonra bu
konuşmalar yok olur. Yaşamımızdaki ilk konuşmalar anne ve yakın çevrenin etkisiyle oluşur. Eğer
endişeleri nedeniyle korumacı bir anne yanında büyüyorsanız, çevresel konuşmalar bu doğrultuda
oluşur. Karamsar bir anneniz varsa siz de olaylarla ilgili karamsar konuşmalar yapmaya başlarsınız.
Bir süre sonra ise bu iç konuşmalarınızı başkaları duyamaz. Ama kendi içinizde devam eder gider.
Örneğin; çocukken anneniz izin vermemesine rağmen bardaktan su içmeyi istediniz. Suyu
içerken bardak elinizden kaydı ve yere düştü. Yerlere su ve cam parçaları dağıldı. Eğer anneniz
“Aptal çocuk seni. Sana söyledim değil mi; içemezsin diye... Ortalığı berbat ettin!”
şeklinde konuşursa siz de bu konuşma tarzından etkilenirsiniz.
Anneniz olaya daha
sakin de yaklaşabilir: “Şimdi içemiyorsun ama biraz büyüdüğünde tek başına bardaktan su
içebilirsin” şeklinde konuşursa daha umutlu bir konuşmayı öğrenmiş olursunuz.
40 KERE SÖYLEYİNCE OLUYOR!
İç konuşmaların öğrenilmesi zamanla
olur. Birkaç kerelik yapılan konuşmalardan çok, zaman içinde sürekli tekrarlanan konuşmalar daha
fazla yerleşir. Çünkü öğrenmede tekrarın yeri büyüktür. Yapılan tekrarlayıcı konuşmalar olumsuz
düşüncelerin yerleşmesine neden olur. Kendi kendini sabote eden kişiler kendileriyle olumsuz iç
konuşmalar yaparlar. Yapılan bu konuşmalar ise yaşananları kaygı ve üzüntüleri arttırır.
DEĞİŞEBİLİRSİNİZ!
Psikolog Yeşilyurt, kendi içimizde gerçekleşen
bu olumsuz iç konuşmaları değiştirmenin mümkün olduğunu, dünyadaki pek çok uzmanın bu görüşü
paylaştığını söylüyor. Çocukluktan itibaren kendi kendimize yaptığımız olumsuz iç konuşmalar zaman
içinde otomatikleşir ve kolaylıkla olumlu biçime dönüştürülemez. Bu nedenle arkadaşlar ve aileler
tarafından “Yanlış düşünüyorsun, öyle düşünme, abartma” gibi o anki olumsuz iç
konuşmalarınızı değiştirmeye yönelik çabalar işe yaramaz. Hatta bazen sizi daha fazla kızdırabilir.
Bu nedenle eğer kendi başınıza bu sorunların üstesinden gelmekte zorlandığınızda bir uzmandan yardım
almanız faydalı olur.
SORULARINIZIN CEVAPLARINI BULUN! |
|